Mermiye karşı tazyikli su!
Kaptan Phillips filmiyle Somalili korsanlar tekrar gündeme geldi. Denizcilerin onlarla silahsız mücadele ettiğini de bu sayede öğrendik
2009'da Somalili korsanlar tarafından kaçırılan Maersk Alabama'nın kaptanı Richard Phillips'in anılarını anlattığı kitaptan uyarlanan Kaptan Phillips/Captain Phillips filmi vizyona girince korsanlar hakkındaki haberlerde de arttı. Öyle ki, geçtiğimiz günlerde prestijli The Guardian gazetesinde Somalili korsanları gemilerden uzak tutmak için denizcilerin Britney Spears şarkıları çaldığına dair bir haber bile okudum! Silahlı korsanlara karşı 'notaların gücü'nü kullanan denizciler beni çok şaşırttı. Ben de hem Kaptan Phillips filminin gerçekçiliğini sorgulamak hem de yük gemilerindeki güvenlik zaaflarını anlayabilmek için yıllardır yük gemilerinden üçüncü kaptanlık yapan arkadaşım Harun Ulutaş'ı alarak Kaptan Phillips'i izlemek için yola çıktım.
HALAT ÇALDILAR
Ulutaş, filmden önce anlatmaya başladı. "Gemilerde silah bulunduramıyoruz" diye girdi söze: "Ben birçok kez korsanlarla karşı karşıya kaldım. Birinde Aden'deydik. Gemimize ateş açtılar. Hızımızı artırarak ve manevralarla korsanlardan kurtulduk. Mogadişu yakınlarında ise bir gece vakti korsanlar gemimize çıktı. Fakat onlar silahsızdı. Sadece palaları vardı. İlk yıllarımdı. Bulduğum bir demir sopayla yanlarına gitmeye çalıştım ama kaptan bana engel oldu. Güzel bir fırça da yedim. O korsanlar, manevra halatlarımızdan birini çaldı. Genelde bu halatları çalıp tekrar aynı gemiye satmaya çalışıyorlar. Bizim yedek halatımız vardı; yolumuza devam ettik."
DİKENLİ TELLİ KORUNAK
Harun Ulutaş, film başladıktan sonra, korsanların gemiye çıktıkları sahnede beni uyardı: "Silahımız olmadığı için, korsanların gemimize çıkmasını filmde olduğu gibi tazyikli su kullanarak engellemeye çalışıyoruz. Geminin dört bir yanında hortumlar var. Tazyikli su sıkarak korsanları batırmaya çalışıyoruz. Ama bu, her zaman işe yaramıyor. Bir hortum arıza yaptığında korsanlar hemen o boşluktan yararlanıp gemiye merdiven atıyorlar. Ama şimdi bu hortumlar için farklı bir sistem geliştirildi. Hortumlar sürekli hareket ediyor. Bu, hem korsanların boşluk bulmasını engelliyor hem de hortumlara ateş açılmasını zorlaştırıyor. Bir de korsanların gemiye çıkmasını engellemek için dikenli teller ve kilitli kapılar kullanıyoruz."
Film sona erdiğinde Ulutaş, birkaç küçük ayrıntı dışında filmin oldukça gerçekçi olduğunu söyledi. Sadece mürettabatın makine dairesine saklandığı sahneye takılmıştı. "Gemiye müdahale olduğunda, bütün mürettabat kendini makine dairesine kapatabilir. Buradan gemiyi idare ederler. Gemiyi durdurmaya gerek yok" dedi. Bir de, denizciliğin tehlikelerini hatırlatan bu filme rağmen "Denizi özledim. En yakın zamanda tekrar denize çıkmam lazım" dedi. Beni bir kez daha şaşırttı.
