Kralların tasarımcısı Antalya’da tekne yapacak

Aksam-pazar
Tasarım denince tüm dünyanın aklına İtalya geliyor. Küçücük yerel restoranlarında bile kendine özgü çizgiler, farklı tasarımlar hatta başka bir yerde göremeyeceğiniz tabaklar, bardaklar kullanıyorlar. Tasarım, bu halkın genlerine işlemiş… Hâl böyle olunca yat dünyasında da dünyaca ünlü tasarımcılar İtalya’dan çıkıyor. Bu isimlerden biri dünya jet sosyetesinin kullandığı yatlara imzasını atan Tommaso Spadolini…
 
Bugüne kadar yüzlerce yarışmada ödül alan Spadolini, son olarak İspanya Kralı Juan Carlos ve ünlü modacı Roberto Cavalli için tasarladığı yatlarla gündeme gelmişti. Spadolini, geçen yıl da İstanbul’da düzenlenen Dünya Süperyat Ödülleri’nde 70 metrelik Numptia ile ‘Jüri Özel Ödülü’nün sahibi olmuştu. 
“Tasarım İtalyanlar’ın geninde var” demiştik ya, Spadolini bu saptamanın iyi bir örneği. Zira ailesinin neredeyse tamamı mimar. 1957 yılında anne ve baba tarafı mimarlarla dolu bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen Spadolini, açık hava müzesi olarak tanınan Floransa’da büyüdü. Floransa Üniversitesi’nde mimarlık okuyan Spadolini, yat tasarımı üzerine uzmanlaştı. Mesleğinin ilk yıllarında babasıyla çalışan ünlü tasarımcı, Design Studio Spadolini’de 30 yıldır tekne tasarlıyor ve bugüne kadar 200’ün üzerinde yata imzasını attı. 
 
Spadolini, aslında Türkiye’ye yabancı bir isim değil, denizcilik dünyasının yakından bildiği biri. Ömer Malaz’ın sahibi olduğu Numarine’le uzun yıllar çalışan ‘Numarine Line’ı oluşturan Spadolini, geçen hafta yine İstanbul’daydı. Bu kez başka bir şirketle el sıkışan ünlü tasarımcı Larus Yacht için 10 ila 24 metre arasında Lobster ve Trawler tarzı yeni bir seri için çalışmaya başlayacak. 
 
Spadolini ile Türkiye’de denizcilik, ekonomik kriz gibi konularda görüşlerini aldık.  
 
- Yat dünyasında tasarımın geldiği nokta nedir? 
 
Tasarımla öne çıkan tekneler orta ve küçük boy tekneler, üretilmekte olan süper ve mega yatlar 2,5 ile 4 yıl önceki tasarımlar. Tekneler çok büyük teknolojik yenilikler barındırsa bile trend hâlâ birkaç yıl öncenin çizgileri.  Tasarımcılar 40 ile 60 metre aralığında ideal olarak 500 ton ağırlıktan daha hafif bir tasarım peşinde koşuyoruz.
 
- Ekonomik kriz sektörünüzü nasıl etkiledi? 
 
Çok önemli projeler birkaç aydan başlayıp birkaç yıla uzayan gecikmeler yaşadı. Krizde ikinci el piyasası canlandı ve bu da tüm tekne üreticilerini çok ağır şekilde yaraladı. Bu koşullar altında bizim tasarımlarımız da değişmek durumunda kaldı. Artık müşterilerimize daha fazla tasarım, daha fazla iç mekân ve kullanılabilirlik vermek zorundayız. Bu krizden ortaya çıkan tek sonuç, bu piyasa şartlarında ayakta kalabilen güçlü aktörler ve kaliteli ürün. Her ne kadar krizin etkileri azaldı dense de ben 2013 yılının da zor geçeceği kanısındayım. Pazarda halen satılmamış onlarca tekne var.

MÜŞTERİMİZ HÂLÂ BATILILAR
 
- Son yıllarda üretimin Batı’dan Doğu’ya kaydığı görülüyor. Sektördeki bu değişimi nasıl yorumluyorsunuz?
 
Çin kadar Hindistan da çok önemli bir başrol oyuncusu fakat şu an genel olarak ufak ya da orta boy tekneyle ilgileniyorlar. Bu pazarlar, gerekli ortamlar yaratılarak, teknecilik ve teknecilik gelenekleri konusunda eğitilmeli. Şu an bu ülkelerden çok az sayıda zengin tekne sahibi! Gittikçe yükselen bir bölümü ise tekne kiralamaya yöneliyor. Ben halen gelecek birkaç yıl daha Batılılar’ın hâlâ ana müşterimiz olacağı kanısındayım.
 
- Türkiyeli üreticiler artık dünya listelerini zorluyor. Türkiye’nin avantaj ve dezavantajları nedir? 
 
Çok önemli bir yol kat ettiler, günümüzde en bilindik Kuzey Avrupa ve İtalyan tekne üreticilerinin kaliteleriyle başa baş üretim yapabiliyorlar. Türk tekne üreticilerine tasarıma, teknik kaliteye ve satış sonrası servise çok daha fazla önem vermelerini tavsiye ederim. Bunu yapan Türkler var zaten. Ayrıca Türk tekne üreticilerinin birkaç yıl içinde kilit oyuncu olacağını düşünüyorum.
 
Teknecilik tüm dünyada küçük ve orta boyda yatlarla başlar. Bu boy tekne sahipleri, üst seviyede ve zevk sahibi insanlardır. Türkiye’de de tekne sahipliği bu yöne doğru kayıyor. Önemli olan onların hoşuna gidecek kalitede ve özelliklerde ürünler sunmakta.

Türkiye’de yeni projeler...
 
- Türkiye’de yeni projeler için bulunuyorsunuz, ayrıntı verebilir misiniz?
 
Türkiye’de önemli projelerde yer aldım. Numarine ile çok başarılı çalışmalara imza attık ve bugünkü Numarine Line oluşturmayı başardık. Ömer Malaz ve Can Yalman gibi Türkiye’nin yeni jenarasyon profesyonelleriyle çalışma şansı yakaladım. Şimdi ise Antalya’da üretim yapan Larus Yacht’la çalışacağız. 10 ila 24 metre arasında Lobster ve Trawler tarzı yeni bir seri için çalışmaya başlıyoruz. Bu yeni proje beni oldukça heyecanlandırıyor.
Editör: TE Bilişim