Haydarpaşa Port projesi çerçevesinde bölgedeki kalıntılar için bir kazı çalışması başlatılacak ve bu kazılarda ortaya çıkan eserler sergilenecek.

Haydarpaşa Garı ve Liman Dönüşüm Projesi için nihai düzenleme kararı, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde kabul edildi. Böylece projenin hayata geçmesinin önünde engel kalmadı.

Anıtlar Kurulu’nda onay bekleyen proje için yapılacak ihalenin ardından Haydarpaşa’ya ilk kazma vurulacak. Belediye Meclisi’nde, AK Partili üyelerin oylarıyla kabul edilen ve CHP tarafından dava edilen planın yeniden ele alınmasının sebebi, ilk planda yer alan idari sınır ile SİT sınırı arasındaki uyumsuzluktu.

Onaylanan planla birlikte Haydarpaşa’ya gökdelenler dikileceği ve garın otel yapılacağı söylentileri boşa çıkarıldı ancak Haydarpaşa Port Projesi geçen yıl Belediye Meclisi’ne geldiğinde bu köşede gündeme getirdiğim:

“Bölgedeki arkeolojik kalıntıların durumunun ne olacağı” sorusuna açık bir cevap verilmemişti. Bu sorunun cevabını Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara’dan aldım. Kara; Hıristiyan tarihi araştırmaları, Türk turizmi ve arkeoloji dünyası açısından müjde niteliğinde açıklamalar yaptı. Haydarpaşa Garı’nın hemen arkasında, muhtemelen rayların altında Bizans imparatorlarının yazlık sarayının kalıntıları bulunuyor.

17 yaşında Doğu Roma İmparatoru olan 395–408 yılları arasında hüküm süren Arcadius döneminde yapıldığı tahmin edilen bu saray, merasim ve seferden dönen orduyu karşılama amacıyla kullanılıyordu. Bu sarayla birlikte Haydarpaşa Port alanındaki en önemli arkeolojik kalıntılar ünlü Kadıköy Konsili’nin toplandığı Sainte Euphemie Kilisesi ile Saint Christophe Kilisesi’ne ait. Özellikle Kadıköy Konsili’nin toplandığı Sainte Euphemie Kilisesi Hıristiyan dünyası için büyük önem taşıyor.

Bu kilisede, 451 yılının 8 ekiminde başlayarak 1 kasıma kadar devam eden konsilde Hıristiyanlıkla ilgili önemli kararlar alınmış bu kararlar doğrultusunda Hıristiyan dünyasında büyük bir bölünme yaşanmıştı.

Bu bölünme İsa'nın hem tanrı hem insan tabiatlı olduğuna inanan diofizitler ve İsa'nın tek bir tabiatı olduğuna inanan monofizitler arasındaydı.



Editör: TE Bilişim