Deniz Ticaret Odası Temmuz Ayı Meclis Toplantısı bugün yapıldı.

Toplantıda esas olarak MLC 2006 Sözleşmesinin yürürlüğe girmesi ele alındı. İşte toplantının tüm ayrıntıları: 

Kaptanoğlu: 'Okul yönetiminin kusuru yok!'

03 Temmuz 2013 tarihli DTO aylık meclis  toplantısı Cengiz Kaptanoğlu’nun gündeme dair konuşması ile açıldı. Kaptanoğlu  Marmara ve Boğazlar Sahil Güvenlik Komutanı Mehmet Karabacak, İstanbul Liman başkanı Gani AYGÜN, Deniz ve İç Sular Düzenleme  Genel Müdürü Cemalettin ŞEVLİ’ye Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürü Hızır Reis Deniz’e  hoşgeldiniz diyerek teşekkür etti ve  1 Temmuz İTÜDF diploma törenindeki olaylara değinerek şunları söyledi.”Üzüldüğüm bir şeyi söylemeliyim. 1 Temmuzumuz hayırlı olsun.Kabotaj Bayramımız kutlu olsun. O gün bir vafatımız vardı Saffet Atasoy ağabeyimizi  kaybettik. Görev bölümü yaptık ve ben tören için fakülteye gittim.1 Temmuzda olan ve gazeteye yansıyan olay birincisi öyle bir şey olmadı, gazeteye yansıyanlar gibi. Medya veya birileri ne yapmaya çalışıyor. Oranın idaresinin de bir kusuru da yok. Bize gelen davetiyedede başlama tarihi 17 olarak yazıyor. Öğrenci  velilerini kaynaşma konuşma ve birlikte vakit geçirmek için erken de çağırmış olabilirler.Orada yapılan hiç bir hareketin sayın bakanımızla hiç bir ilgisi yok. Şükürler olsun orada hiç bir arkadaşımız söylenen laflara cevap vermedi ve vakur durdu.”

Gündem dışı olarak TÜDEV Vakfı ve Piri Reis Üniversitesi bağış tutarının artırılması kurula sunuldu ve kabul edildi.

Şevli: 'Mutlaka taraf olmalıyız'

İMEAK Deniz Ticaret Odası Temmuz ayı Meclis Toplantısına katılan Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Şevli, (MLC 2006) sözleşmesine dahil olmanın Türk Denizciliği için önemli bir adım olduğunu ifade ederek  20 Ağustos tarihinde yürürlüğe girecek sözleşmeye uygun olarak  Türk limanları ve  gemilerine Mayıs ayından itibaren MLC 2006 uyumluluk denetimleri gerçekleştirdiklerini söyledi.Şevli şunları söyledi:”Biz bu meclise çok aşınayız çok geldik gittik, giderkende çok mutlu ayrıldık. Yeni bir seçim oldu yeni üyelerimiz var hepsi denizci,hepsi birbirinden gayretli, ben genel müdürlüğüm adına meclisimizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.Hiç yorulmadan her türlü saygı sevgiiçerisinde çalışmasını diliyorum.Gündeme baktığımızda MLC var. 20 Ağustos geldi dayandı.tabiiki davet hepimize geldi. MLC çok önemli olduğu için ben daire başkanı ve uzman arkadaşlarımızı da aldım.Ve bir sunum da yapılacak. Biz bakanımızın özellikle Çalışma Bakanlığı ile görüşmesi var bizim taraf olmamızla ilgili.Taraf olmasanız bile gittiğiniz ülkede taraf olan ülkeye gittiğinizde gemileriniz denetlenecek .Taraf olmak bizim için bir güç. En azından taraf olmakla kendimizi ifade edeceğiz. Bu nedenlede resmi müracaatımız başlamıştır.Bu konuda ciddi bir mesafe de yolda. Şunu söylüyorum bu sene bitmeden taraf olma işlemimiz biterse istediğimizi elde edeceğiz. Bununla birlikte biz Mayıs ayından itibaren denetimlere başladık. Denetimin amacı şu MLC’ye uygun mu gemilerimiz.Tabii biz bunu yaparken beyaz bayrayğa geçerken nasıl ön sörvey yapıyorduk.Gemilerimiz dışarda tutulmasın diye.Sektörle beraber yaptık bunu.  Böylece beyaz bayrağa geçtik. 20 Ağustostan itibaren gemilerimiz ciddi denetlenecek.Bundan dolayı yara alırsak ki şimdi tüm zamanların en iyi durumundayız korkarımki eğer işbirliği içinde çalışmazsak dikkat etmezsek korkarımki emeklerimiz boşa gitmesin.Ülkemizin prestiji bayrağımızın prestijine zarar gelmesin. Bu nedenle bütün liman başkanlıklarımız ve müdürlüğümüz daima sizlerle işbirliği halindeyiz ve bunu başaracağımıza inanıyoruz diyerek sözlerini tamamladı.


Toplantıya Denetim Dairesi Başkanı Giray Yüksel MLC 2006 ile ilgili yapılan faaliyetleri içeren sunumu ile devam edildi.

Giray Yüksel bu MLC 2006 sürecinin çok hızlı bir şekilde yürütüldüğünü ve bizim yapımıza da uygunluğu için yapılan çalışmalardan sözetti. Bakanlıktaki genel müdürlükler ile birlikte çalışma sosyal güvenlik bakanlığı ve  hudut ve sahiller sağlık genel müdürlükleri ile koordineli çalışıldığını söyledi.Kabul sürecine kadar ulusal mevzuatımızda MLC’ye uygunolmayan neler var onların tesbiti için çalıştık dedi . Gemi denetime gelindiğinde sertifika istenecek taraf olduğumuz zaman sertifikaların verimesini sağlayacağız.Şu anda gemilerimizin bir fotoğrafını çekmek istiyoruz ne kadar uyumlu ne kadar uyumsuz.Biz bayrak devleti olarak gemilerimize ön sörvey uygulanması için bir talimat yayınladık. MLC 2006 sözleşmesine taraf oluncaya kadar, 200 gt ve üzeri uluslararası sefer yapan (balıkçılık ya da benzeri faaliyetler yürüten gemiler, yerel özellikler içerecek şekilde imal edilmiş olan gemiler ile savaş gemileri ve deniz kuvvetlerine ait gemiler hariç) tüm Türk bayraklı ticaret gemileri uğradıkları ilk Türk limanında program dışı denetime tabi tutulacak. Denetimlerde kısa sürede giderilebilen eksikliklerin giderilmesi sağlanacak, süre gerektiren eksikliklerin ise gemi denetim görevlilerimizle koordine olarak gemi kaptanı ve işletmecisi tarafından hazırlanacak bir düzeltici faaliyet planı kapsamında sorumlu kurumlar nezdinde çözülmesi için süre tanınacaktır. Bir nevi bakanlık olarak armatör ve gemi adamlarımıza danışmanlık hizmeti sunacağız. Şu soru sorulabilir eksiklik bulundu gemiler seferden men edilecek mi? Hayır . Armatörün gemisini hazırlaması için tedbir bu.Şirket çalışanlarının  eğitilmesi ve farkındalık eğitimlerinin yapılmasının sağlaması lazım. Gemi denetim bölümü adı altında bir rehber yayınladık. Burada yöneticilerin MLC 2006 konusunda neler yapabileceği konusunda bilgiler var okunması faydalıdır.

Daha sonra sorular soruldu MLC 2006 ile ilgili.Personelin barınma ve yaşam mahalli ile ilgili eski gemilerde MLC 2006 tya uyumun zorlukları ile ilgili bunların ne şekilde yapılabileceği ile ilgili.

'Zabitlerin yüzde sekseni MLC 2006'ya uyumlu'

Zabitlerin eğitimi ile ilgili soru geldi, Cemalettin Şevli zabitlerin MLC 2006 ile yüzde 80 uyum sağladığını artı bir eğitim gerekmediğini söyledi.

Giray Yüksel ayrıca Meslek odaları MLC 2006 ya taraf olmayıne kadar  istiyor diye DTO’ya sorduk ancak gelen cevaplar taraf olmamızın istendiği yönündeydi dedi.

Densa’nı sahibi sorduğu soruda madde 103’te duş başlıklarının temizlenmesi kumanyada kalori hesaplaması gibi ayrıntılar olduğunu yabancı limanlarda bu maddelerden dolayı tutulmalar olursa denizcilik bakanlığımız ne kadar arkamızda bunu bilmek istiyoruz diye sorusuna bazı maddelerin çok detayları olduğunu ancak biz bu konuda rehber olmaya devam edeceğiz. Ama biz belli başlı hangi koşullarda geminin tutulacağı konusunu anlatacağız şeklinde cevapladı.Ağırlıklı konuların dikkate alınacağı ve avrupa ülkelerinin uygulamaları konularını araştırıyoruz, kişisel yorumlar için zorluklar yaşamamak istiyoruz. Biz bütün gemilerimizin tutulmaması için mücadele edeceğiz ediyoruz.En üst seviyede bununla uğraşıyoruz. Çok bilinen nedenlerle tutuluyor  gemilerimiz. Sonuna kadar armatörlerimizin yanındayız.  Ancak personelin ingilizce seviyesinin ve mesleki yeterliliklerinin kontrolu gerekir dedi,.


Soru sormak için söz alan Levent Karaçelik Türk filosunun büyük çoğunluğu 30 yaşın üzerinde diye olduğunu  fizikman bu kurallara uymamız zor, Türk bayraklı gemi kaldı mıki, Zaten büyük gemiler bu kurallara uyuyor bunu sonu felakettir.Karadeniz’de bunun uygulanmaması lazım. Yunanlıların bunu ertelettiğini  söyleyen Karaçelik  ,hangi koster bu kurallara uyabilirki 15 yıl muaf olmak için çalişmalıydık dedi.


MLC 2006 ile ilgili Giray Yüksel’in verdiği bilgiler ve sunumdan sonra Metin Kalkavan kürsüdeydi.

Metin Kalkavan: 'Kavga çıkmazsa kimse anlamaz'

Metin Kalkavan bu konuyu kasıtlı olarak karıştırmak istediklerini, karıştırma nedenlerinin ise insanların daha iyi anlayacağını düşünmeleri nedeniyle olduğunu söyleyerek sözlerine devam etti.:”Kavga çıkmazsa kimse anlamaz. Kültürümüz böyle, sunumun yarısında uyudum ama hadise çok önemli. DTO resmi görüşüdür kesinlikte MLC 2006 nın 20 Ağustostan önce uygulanmasını talep ettik.TC tarafından imzalanmasını istedik. Çünkü imzalandığı takdirde muafiyet hakkımız doğar.İmzalanmadığı zaman muafiyet hakkın olmaz seni herhangi bir yerde tutar .Bir gerçeği kabul etmek zorundayız.

Çalışanların çalışma şartları giderek iyileşmek zorunda.Gerçeği kabul etmeliyiz. Bunu ben canı gönülden destekliyorum. Dünyada bu yapılıyorsa biz niye yapmayacağız ki. 30 yaşında bir koster ne kazanıyor sıfır.Ekonomik ömrünü tamamlamış. Demekki bunu bir şekilde artıya çevirmeliyiz. Yapılması ne gerekiyorsa yapmalıyız . Gemilerde telsiz kamarası vardır. Köprüüstünde tuvlete takılıp kalmayın Yapılabilir.Teknolojinin geldiği noktada teknolojiden kaçamazsınız. En iyisini yapmalıyız bu gemilerde yapılacak olanlar yapılacak yapılamayacaklar için ise koster yenileme teşviği için uğraşacağız. Eskiye 15 yıl muafiyet diyorsun Levent bey, böyle bir şey komünist ülkede olabilir sende komünist olduğun için,doğal karşılıyorsun ama bu geçmişte kaldı. DTO devletten 20 ağustostan önce bu kararın onaylanmasını istiyor.Rusyanın onayladığı Bulgaristanın onayladığı bir şeyi bizim onaylamamamaız düşünülemez biz onlardan iyiyiz  ilerdeyiz dedi.

Bu sırada Levent Karaçelik konuşmaya girerek Sayın Başkan Bir şey söylemezsem çatlayacağım;son günlerin moda deyimiyle seçilmiş olmanız sektörü bu kadar yakından ilgilendiren konu için bir anket yapmadan  tek başınızakarar verme yetkisi vermez yönetim kuruluna .Sektörün çok büyük kısmını çok yakından ilgilendiren maddi konuda bir çok gemi devre dışı kalacak, seçilmiş olmak yetmez bence bir anket yapılmalıydı dedi.

Kalkavan: 'Bazen diktatörlük gerekir'

Cevaben kanunun verdiği hakları kullanıyoruz diyen Kalkavan “biz aslında Türk Armatörünü koruyoruz kabul etmezsek gemileri bekleyen tehlikenin daha büyüktür, 2002 den önceki kara bayrak hadisesini hatırlayın. Bizim o zaman port state kontrolümüz var mıydı?. Yoktu.O zaman ne yaptık DTO nun enbüyük başarısı buydu. Biz talepte bulunduk.  Gemimiz dışarda yakalanınca masraf daha büyüktü. Bunları önce biz yakalayalım dedik.130 tane o zaman çok değerli denizcilerini denizden çekmelerine razı olduk. Ne oldu biz kazandılk. Biz bunu doğru uygularsak yine biz kazanacağız. Biz Karadenizde muafiyet aldık ne olacak Bulgaristan Rusya almış siz almadan Karadenizde nasıl dolaşacaksınız.  Başkası iyileştirise sizde yapacaksınız.” Dedi. Daha önce yaşanan olaylara değinen Kalkavan başka bayraklara farklı uygulamalar olmuştur geçmişte aynı gemiler farklı bayraklarda farklı uygulamalar görmüş Marşhal bayrağında kontroller yapıldı aldık örneğin ama Türk Bayrağında problem yaşadık. Türk Bayrağının şunu yapması lazım eğer kabul edilirse muafiyetlerin uygulanması lazım. Ama kağıt üzerinde yaparım gerçekte uygulamam derseniz öyle birşey olamayacağını söyledi.Herkes iyi kötü birşeyler yapılacak. Yeni bir sektör doğuyor ama bunlar yapılmak zorunda. Bizim birde gerçeğimiz varki alaylı kaptan ve makinistlerimiz var PIC kontrolu görmeyen zabitlerimiz var. Ekonomik şartlar bizi bazen torba makinist  koymaya zorlar bazen. Manning’te öyle konduğu için oraya elemanları tam olarak koymanız lazım. Bu bir periyorttur gelecek geçecek. Eski elemanlarımıza eğitim vermek gerekebilir en doğrusu budur Kural geliyor o kurala göre uygulamalar yapmamız lazım. Öyle ertemeleiyiz gibi uygulamalar olmaz . DTO kanunla kurulmuş seçilmiş bazı şeylerde referandum yapmaz diktatörlük yapar.Doğru olan için. Doğru olanı budur. Üyeler menfaat çelişkisine girer.DTO olarak daha iyisini yapmamız lazım. Ama idaremizi burada uyarıyoruz. Alabileceğimiz muafiyetleri almamız lazım. Başka bayraklar bunu yapıyorlar. Dünya’da bir tek bizde yaşlı filo yok . Onların alacağı muafiyetleri bizim de almamız lazım.Bundan sapmamız söz konusu değil.

İzmir DTO başkanı Yusuf.Öztürk söz aldı.Şubelerinin mayıs ve haziran faaliyetleri ile ilgili bilgiler verdi. Bölge yöneticilerine  yaptığı ziyaretlerden sözeden Yusuf .Öztürkgünübirlik  teknelerde LPG kullanımı, fiyat istikrarsızlığı ile ilgili sorunlar dinlendiğini, İzmir Kılavuz kaptan alma bölgeleri ile de Deniz ve İçsular Düzenleme Müdürlüğü tafarından düzenlenen  konu takibimiz altındadır. Diye konuşmasına devam etti ve liman istatistikleri konusunda bilgiler verdi.

Nebioğlu: 'Sakin konuşmazsam gelecek ay meclise gelemem'

Konuk olarak çağrıldığını söyleyen Yunus Can söz aldı,

Özetle şunları söyledi. Konuk olarak çağrıldım. Daha önce meclis üyesi olarak hararetli konuşmalar yapardım. Şimdi sakin konuşmalıyım önümüzdeki aylarda  yine meclise gelme şansımı riske etmemeliyim. Türkiye’nin 2020 yılındaki olimpiyat için olimpiyat komitesine dün son sunumunu yaptı. İstanbulla alakalı olarak olimpiyat komitesinin en büyük kaygısı ulaşımdır.İstanbul her argümanı ile olimpiyata uygun olsa bile ulaşım en büyük sorundur ve bu bizim önümüze kondu. Köprü ve havaalanı diye sunum yapıldı. Ama İstanbul’da ulaşım için en büyük argüman olarak deniz yolu vardır. Komiteye denizle ilgili hiç bir söz verilmedi. Deniz ulaşımı için neler yapılacağı konuşulmadı.Tamamen unutulmuş durumdadır deniz. İstanbul  bir deniz şehri. İstanbulun 400 km deniz şeridi var.Her türlü ulaşıma açık bir şehir olmasına rağman deniz ulaşımını rehabilite edeceğiz şeklinde söz verilmemesi idarenin denizi dışladığını görüyoruz. Nedenlerini ise bilemiyoruz. Bunun idarece göz ardı edilmesi nedeni ne olabilr. Bundan bir takım çevreler rant elde edemeyeceği için vsair nedenlerden. Deniz ulaşımına herhangi bir teşvik ve yatırım  yoktur.Ama biz diyoruzki bunu özel sektör olarak yapalım onada izin yok. Bunun akılla izanla izahı mümkün değil. Geçen gün ulaşım koordinasyon toplantısına katıldım. Orada acı bir tabloyla karşılaştım. Katılımcıların çoğu belediye menşeli. O toplantı unutamayacağım bir toplantı oldu. Ulaşımla alakalı gündemde 20 madde var ve hepsi  reddediliyor. İşin başında bulunan kişi ne diyorsa o yapılıyor . Bu nasıl koordinasyon.Büyükşehir Belediyesine tam yetki verilmiş o onu istediği gibi kullanacak.İdare bir taraftan deniz ulaşımının payının artırılması için tedbirler alacak.Ancak bu tedbirler alınmaya çalışırken teşvik de ediliyor biliyorum ancak yetki ikiye bölünmüş bir tarafta İstanbul Belediyesi bir tarafta Ulaştırma Bakanlığı. Bu yetkilerin tam anlamıyla kullanılabilmesi için birbiriyle örtüşmesi gerek. Birisi bir karar aldığında diğeride o paralelde bir karar vermeli.Biri karar verdiğinde diğeri vermediğinde kilitlenip kalıyor. Böyle bir rezalet yaşanıyor. Sektör olarak sıkıntımız yok kendi ticari kaygıları var olabilir çözülür. Burada yetki sorunu var belediyeyle deniz ulaşımı ile ilgili yetkisi var İstanbul belediyesinin ama bu yetkiyi kullanacak kimse yok.İstanbul taşımacılığını kara, deniz olarak taşımacılığın bütün hatlarını bir çatı altına toplayacak bir yapıya ihtiyaç var. En azından deniz ulaşımının bir çatı altına toplanması gerek. Geçmişte deniz turizm çalışma gurbu oluşturdunuz bu en azından bir yönetmelik yaptı bu gurup. Deniz ulaşımı ile ilgili bir yönetmelik ihdas edilmesi lazım. İstanbulda bu kadar su yolu varken bunun kullanılmaması ayıptır. Bizi ayıplıyorlar.Avrupalı da ayıplıyor . Bu konuda çalışma bekliyorum dedi.

Sina Şen: 'Kıyı tesisi işletme izini sorunumuz var'

Daha sonra 31 numaralı meslek komitesinden Sina Şen Söz aldı. Sina Şen bütün liman içi tarifeli sefer yapan kurum ve kuruluşlara ziyaretler yaptığını, turyol dışında herkesle konuştuklarını söyleyerek  sözlerine şöyle sürdürdü;”İstanbul’da liman içi tarifeli sefer yapan yolcu motorları kooperatiflerinin söylediği bir kaç konuyu gündeme getirmek için buradayım.Biri kıyı tesisi işletme izinleri. Bölge müdürü ve liman başkanı konuyu biliyorlar 2007 yılında resmi gezetede yayınlanan kıyı tesisi işletme izinleri alanlar prosedürleri yerine getirdiler benimde içinde bulunduğum mavi marmara kooperatifi her şey tamam olmasına rağmen idare sürekli müzakere ediyoruz diyerek oyalanmış tır.Ancak  hiç bir çözüm üremedi. Ne zamana kadar, davul sektörün ve liman başkanının elinde tokmak Ankara’da. Siz bu izinleri almazsanız İstanbul’da hiç bir özel yada tüzel kuruluş yolcu taşıyamacılığı yapamaz.Bürokrasi sürekli belge istiyor ancak biz sorunca makamda imzada deniyor. İstanbul’da bütün kurumlarla ilgili sıkıntı var”.diyerek sözlerini tamamladı.

Kalkavan: 'İdare elinden gelenin en iyisini yapıyor'

Metin Kalkavan  tekrar söz aldı.Sina beyin söylediklerine cevap vermeyecekmisiniz sayın genel müdürüm diye başladığı sözlerine şöyle devam etti. ” İdare elinden gelenin en iyisini yapıyor . Ben bu iskelelrin hepsini hepsini kaldırırım. Devletimiz idare etmiştir iskelelri. Sistemsizlik  var iadere idare ediyor. İskelelri tahsis et diyor diğeride çivi çakamazsın diyor.” Özel yolcu gemileri ve iskelelrin durumu konusunda  kamu size yardımcı olmak istiyor daha ne istiyorsunuz bunu legalleştirelim diyor biz sizin hangi si olduğunuzu nereden bileyim Dentur mu Mavi Marmara mı? Diyerek 31 numaralı komite siz yoksa muhalefetmisiniz diye sordu. Kendisine isimle imzalanmış dentur antetli rapor gönderilmesine de tepki gösteren Kalkavan bana DTO Başkanı Metin Kalkavan’a rapor gönderirken komite adına göndermeniz gerekir dedi.

 

 

Editör: TE Bilişim