Uzun yıllardır herkesin merak ettiği önemli projelerden biri haline gelen ancak imar sorunuyla boğuşan Galataport’ta süreç yeniden başladı. İlk kez 2005 yılında ihalesi yapılan ancak Danıştay tarafından iptal edilen projede, imar planı çalışmaları tamamlandı.
 
Yeni imar planının Özelleştirme Yüksek Kurulu’nda onaylanmasının ardından karar Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, Karaköy’de Türkiye Denizcilik İşletmeleri’ne ait 112 bin 147 metrekare yüzölçümlü Salıpazarı kruvaziyer liman alanında yapılması planlanan proje, tekrar ihaleye çıkacak. Kararın yayımlanmasıyla birlikte birçok farklı çevreden de tepkiler yağmaya başladı.
 
Projeyle birlikte tarihi mekânların korunamayacağını belirten çevreler, Karaköy’ün siluetinin değiştirileceğinden endişe ediyor. Karaköy ve çevresinde yaşanan hareketlilik de akıllarda soru işareti yaratıyor. Bölgedeki tarihi binaların gayrimenkul firmaları tarafından alınıp, otel projeleri yapılacağının açıklanması da endişeleri haklı çıkarıyor.

‘Sürecin takipçisiyiz’
 
2004-2005’ten beri sürecin takipçisi olduklarını belirten Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi İkinci Başkanı Sabri Orcan, bölgenin bir kruvaziyer liman için uygun olmadığını belirterek, amacın kruvaziyer limanlara verilen haklardan faydalanarak, yatırım alanları oluşturmak olduğunu ifade etti. Projeyle birlikte bölgenin siluetinin değişip ticari alan yaratılacağını vurgulayan Orcan, “Burası Boğaz trafiği açısından sorun yaratır. Ayrıca bölge tarihi sit alanında bulunuyor. Fakat Özelleştirme İdaresi diğer yasalardan faydalanıyor” dedi.
 
Orcan, “Yeni imar planında bina yüksekliğine 21.5 metrelik sınır getirilmiş. Fakat 7-8 katlı binalar bu bölge için çok yüksek. Bir kruvaziyer limanının 21.5 metre yüksekliğe ihtiyacı olmaz” dedi. Orcan projenin 2005’te yurtdışında bir gayrimenkul fuarından tanıtıma çıktığını aktararak, “2005’te burası pazarlandı. Yüksek ve kazançlı bir yatırım olarak sunuldu. Yani burası bir liman olarak değil, bir yatırım olarak ortaya kondu” diye konuştu.
 
Projenin kente uygunluğuna bakılmadığını belirten Orcan, “Bu proje teknik ve fiziksel açıdan hatta tarihi açıdan da bölgeye uygun değil. Proje tek kruvaziyer limanı olarak ortaya konuyor ama bir ihtiyacı karşılamanın dışında arza dönük bir yatırım halini alıyor. Biz projeye karşı değiliz İstanbul’un tabiî ki bir kruvaziyer limanı olmalı ancak yapılan, tarihi bir bölgeye göz koymaktır” dedi.

‘Karaköy butik ve lüks otel üssü olacak
 
Galataport’la yıldızı parlayan Karaköy, son yıllarda inanılmaz bir hareketliliğe sahne oluyor. Gayrimenkul firmalarının yerini almaya başladığı bölgede, prim artışı yaşandığına dikkat çeken Remax Taksim ofisinde gayrimenkul danışmanı olan Engin Gürbüz, özellikle apart ve butik otel yatırımlarının ivme kazandığını belirtti. Gürbüz, “Karaköy piyasasında konuşulan duyumlara  göre, Karaköy artık birçok firmanın hedefinde yer alıyor. Bunlar arasında Bankalar Caddesi üzerindeki tarihi Sümerbank binasını 9 milyon dolara satın alan Yılmaz Ulusoy,  Global Holding binasını satın alan Alkoçlar Turizm ve Türkbank binasını ihale yoluyla satın alan Torunlar Holding,  bulunuyor” dedi.
 
Gürbüz, “Yine Vakıfbank binası 49 yıllığına yap-işlet-devret modeliyle Hakan Madencilik tarafından otel olarak değerlendirilecek. Tophane’deki Bilgi Üniversitesi’nin binası ise 9.5 milyon dolara CVK Group tarafından satın alındı. İşadamı Nizam Ilışım da 1.5 milyon dolara  Bereket Han’ı satın aldı” diye konuştu.

İlk ihale iptal edildi
 
Galataport projesi,  ilk kez 2005’te Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından ihaleye çıkmıştı. İhaleye katılan firmalar arasından 3 milyar 538 milyon Euro’luk en yüksek teklifi veren İsrailli işadamı Sami Ofer ile işadamı Mehmet Kutman'ın ortaklığındaki Royal Caribbean konsorsiyumu ihaleyi almaya hak kazanmıştı. Fakat daha sonra ihale Danıştay’ın aldığı kararla iptal edilmişti.

Turizm merkezi
 
“İstanbul’un tek kruvaziyer limanı” olarak lanse edilen proje kapsamında 112 bin 147 metrekare yüzölçümlü liman alanında, konaklama ve dinlenme tesislerini de kapsayan turizm merkezinin yapılması planlanıyor. Projenin ticaret alanındaysa alışveriş merkezleri ve restoranlar yapılacak. Projede rıhtım, yeşil alan, kültürel tesis ve taşıt yolu için de yerler ayrıldı. Danıştay’ın verdiği iptal kararının ardından tekrar hazırlanan imar planında bina yüksekliğinin 21.5 metreyle sınırlandırılması, jeolojik gerekçelerle önlem alınacak alanların belirlenmesi ve  inceleme yapılması şartı yer aldı.
Editör: TE Bilişim