Türk Mühendis Şampiyon Oldu

Amerikan Makine Mühendisleri Cemiyeti (ASME) tarafından bu yıl 17. si düzenlenen Dünya Güneş Enerjili Tekne Şampiyonası'nın (Solar Splash 2010) sonuçları altı gün süren yarışların ardından belli oldu. Türk mühendis Fatih Kan' ın bulunduğu New Orleans Üniversitesi Solar Tekne Takımı 2009 yılında elde edilen ikinciliğin ardından, bu yıl toplamda 1000 puan uzerinden 976 puana ulaşarak, üniversite takımı olarak New Orleans'a ilk şampiyonluğu yaşattılar. İkinciliği İngiltere'den yarışmaya katılan Southampton Üniversitesi alırken, Northern Iowa Üniversitesi üçüncü oldu.

Amerika Birleşik Devletleri'nde her yıl farklı eyalet ve şehirde düzenlenen yarışmanin bu seneki ev sahipligini Arkansas eyaletinin Fayetteville şehrinde bulunan Arkansas Üniversitesi yaptı.

Geçtiğimiz Mayıs ayında New Orleans Üniversitesi (UNO), Gemi İnşa ve Makineleri Mühendisliği bölümünden mezun olan Fatih Kan, böylece öğrenci olarak son defa katıldığı bu yarışmada, şampiyonluk yaşayan ilk Türk mühendis oldu.

Takımın diğer üyeleri Blake Elliot, Ricardo Martinez, Sam Beane ve Mario Munoz. UNO Solar Tekne "Milneburg Joy", yedi kategoride düzenlenen yarışmanın hız (sprint), süreklilik (endurance) ve manevra (maneuverability) yarışlarında birincilik  elde etti.

Yarışma esnasında rakiplerine verdikleri yardım ve destekten dolayı büyük alkış alan New Orleans takımı, turnuva komitesi tarafından şampiyonanın sportmenlik ödülüne de layık görüldü.

New Orleans Univesitesi 2009 yılında katıldıkları Dünya Güneş Enerjili Tekne Şampiyonasında 22.32 saniye ile sprint dünya rekoru kırmalarına rağmen ikincilik elde etmisti. Bu sonucun kendileri için şaşırtıcı olmadığını belirten Fatih Kan, "Bu yıl takım olarak tecrübeli, ne yaptığımızı bilerek yarışmaya geldik. Sprint rekoru kırmamıza rağmen birçok kategoride kaybettigimiz küçük puanlardan dolayı geçen sene üzülerek ikinci olmuştuk. Tekne hakkında bizim elimizde olan pek çok teknik bilgiyi raporumuza aktardık ve görsel dizayn için sponsorlardan destek aldık. Bu gibi ayrıntıları önem vererek New Orleans a bu gururu yaşattık" dedi.

2009 yılında teknenin testi sırasında Gemi İnşa (NAME) bölümü öğrencileri olarak, elektrik devre problemleri, motor gücü data bilgileri ile ilgili aksaklıklar yaşadıklarını belirtirken, bu yıl okulun elektrik mühendisliği öğrencileri bitirme projesi olarak teknenin güç sistemlerini geliştirmemize katkı sağladılar” dedi.

DenizHaber Fatih Kan ile ABD'den görüştü ve konuyla ilgili bilgiler aldı.

Takim olarak nasıl hazırlandınız?

Mühendislik bölümü dekanımız, 2009 yılı yarışları sonrasında kendisine ilettiğimiz sorunlarımızı dinledi. Malum, geçen sene gemi inşa oğrencileri olarak çok çabalamamıza rağmen, elektrik ve devre problemlerinde çok zaman kaybı yaşadık. Bu aksaklıklarla uğrasmak yerine, elektrik bölümünden öğrencilerin projemizi geliştirmeleri konusunda yardım istedik. Nitekim, elektrik bölümü son sınıf öğrencilerine, teknenin güç sistemleri ile alakalı bölümü bitirme projesi olarak verildi.

Teknenizde yaptığınız yeniliklerden bahsedelim isterseniz? Geçen sene de “Milneburg Joy” ile yarışmıştınız.

Bu seneki yarışlarda, tüm yarışma düzeneklerimize uyguladığımız “Data Edinme Sistemi” (DAQ) ile motorlarımızın gücünü, güneşsiz bir yarışta nasıl bir seyir izlememiz gerektiği ve daha birçok bilgiyi uzaktan ekranlarımıza ulaştırmamızı sağlayan bir sistemi tekneye uyarladık. Sprint yarışında kullandığımız Forklift motoru ile geçen yıl yarışmalar rekoru kırdık, ama 1:1 oran, vitessiz özellikteki motorun “Durdurulamaz” özelliği ile de manevra yarışını kaybetmiştik. Bu yil motor güç denetleyici olarak yerleştirdiğimiz “controller” ile bu sorunu çözdük. Elektrik mühendislerinin yaptığı hesaplamalar sonunda, akü sistemimizde büyük voltlu 3 lü 42EP yerine, küçük voltlu 9 lu 13EP kulandık. Testlerde, çok güzel sonuçlar elde ettik ama yarışmada rekorumuzu yenileyemedik.

Senden başka takımda yabanci öğrenci var mı? Hintli ve Japon birçok öğrencinin okulda öğrenci olarak bulunduğunu belirtmiştin.

İki senedir takımdaki tek yabancı benim. Lisans eğitimi alan yabancı öğrenci az ama Master ve Doktora için bölümün hemem hemen yüzde 75 i yabancı.

Data Edinme Sistemi (DAQ) hakkında biraz daha ayrıntılı bilgi verebilirmisin? Ne gibi yararları oldu?

Mesela önceki yıllarda, akü durumu hakkında bilgi almak için devamlı kıyı ile canlı halde, konuşur halde bulunmak zorundaydık. Zaten, yarişma halindeyken rakibi düsünmek yerine, kıyıdaki arkadaşa rüzgarda bağıra çağıra bilgi vermek zorunda kaldığımız güç durumlarla karşılaşmadık. Tek güç durum, rüzgardan kalkan güneş panelinin İngiltere'nin teknesine vurması olacaktı ki onu da ağırlığı dengeleyerek geçiştirebildim. Yoksa benim yarıştığım endurance ta ikinci olabilirdik.

Altıntaş Tersanesi görsel dizayn sponsoru

“Küçük puanlari dikkate aldık” derken, hiç önemsemediğiniz yarışma bölümleri de oldu mu?

Yarışmanın sadece dört bölümü tekne yarışlarından oluşmakta ve diğer bölümlerde elde edilen en küçük bir puan şampiyonluk veya ikinciliği etkileyebiliyor. Çok ayrıntılı olarak yarışmanın bu bölümlerine özen gösterdik. Bu sene teknik raporda takımın alabildiği en yüksek skoru 90 üzerinden 87 alarak elde ettik. Sonrasında, işçilikte tekrar dereceye girdik. Türkiye' den Altıntaş Tersanesi görsel dizayn sponsorumuz oldu. National Instruments DAQ system sponsorumuzdu.

Yarışmada sürpriz yapan takım hangisi oldu?

İngiltere'den yarışmaya katılan Southampton Üniversitesi yarışma kalifikasyonuna kadar teknelerini zor yetiştirdi. Takım kalabalık gözüküyordu ama hazırlıksız gibilerdi. Geç kalmalarından dolayı , fazla bir iddiaları olduğunu düşünmedik. Çok güzel bir proje ile herkesin takdirini aldılar. Nitekim, ardımızdan ikinci oldular.

Türkiye' de birçok okul bu şampiyonaya katılmak için tekne inşa etti ve geçtimiz yıllarda İstanbul Teknik Üniversitesi (ITÜ) ikinciliğe kadar ulaştı. Birinciliği elde ederek, ilk Türk Mühendis olarak ne düşünüyorsun?

Bu projede sampiyonluk yasayan Turkiye'den bir okulun projesine yardımcı  olmak çok isterim. İsterim ki, Türk bir takımımız burada İstabul Teknik Üniversitesi'nin sadece birkaç senede yaptığını yıllar boyunca yapsın. Geçen sene Türk olduğumu söyleyince, ITÜ' yü birçok kez sormuşlardı. Hatta bölüm başkanımız Dr. William Vorus, Türk takımının yanına yaklaşırsam, benden süphelenebileceğini de bikaç defa söylemişti. Neyse ki, katıldığım senelerde ITÜ burada bulunmadı, bende günah keçisi olmaktan kurtuldum.

Dr. Vorus yıllardır bu projede değisik teknelerle öğrencilerinin yarıştığını gördü fakat bize verdigi son dersle hem bizleri mezun etti hem de emekli olmuştu ve fakülte advisor ı olarak katıldığı son yarışmada bu kupayı ona hediye etmek varmiş. Biz sadece şampiyonluk değil, bu anlamda bir çok ilki New Orleans a yaşattik.

Artık mezun oldun. Geleceğe dönük planlarda neler var? Böyle özel bir bölümü Birleşik Devletlerde bitirmek sana ne gibi yararlar saglayabilir?

Bu soruya ünlü düşünür ve filozof Plato'nun sözü ile cevap vermek istiyorum. Onunda dedigi gibi “Bana birşey söylersin unuturum, bana bisey öğretirsin; hatırlayabilirim, beni işin içine sokarsan, o zaman anlarım.” Şu anda, üçüncü aşamaya gelmek üzereyim, artık öğrendiklerimizi, anlamak istiyorum. Öncelikle, aileme bana verdikleri destekten ötürü minnettarım. Sadece sabır ve destek ile böyle bir geleceği bana sunan babama bu haberin ulaşmasi onu daha mutlu edecektir. Aile sirketimiz Altintaş Grup ve Birlesik Devletlerde tecrube kazanıp, finans ve yönetim alanında master yapmak istiyorum.

Çok teşekkürler, başarılarının devamını dileriz.

 

Editör: TE Bilişim