İtalya açıklarında kayalıklara çarparak yan yatan Costa Concordia gemisi ile ilgili tedirginlik sürüyor. Facia gemicilikte kullanılan zehirli yakıt sorununu yeniden gündeme getirdi.
 

Kara taşımacılığında kullanılan yakıtlarda çevre dostu düzenlemeler birbiri ardına gelirken deniz taşımacılığı uzun yıllar ihmal edildi. Gemilerde kullanılan yakıt, ham petrolün işlenme sürecinden artan katımsı atıklardan elde edildiği için atık mazot olarak da adlandırılıyor ve çevre için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Son derece zehirli bir yakıt olan katı mazot, gemi bacalarından savrulan tonlarca kurum ve dumanla atmosfere karışıyor. Gemi yakıtındaki kükürt oranı piyasadaki ağır vasıta dizelindekinden 3 bin 500 kat daha fazla. Yapışkan kıvamdaki atık mazot, gemide filtrelenmemiş bir şekilde yakılıyor.

Denizde katı mazot kullanımının ancak 2020 yılında yasaklanması öngörülüyorDenizde katı mazot kullanımının ancak 2020 yılında yasaklanması öngörülüyor

Alman Doğa Koruma Birliği NABU’dan Dietmar Oelinger, özellikle de atık duman ve kurumun büyük bir sorun oluşturduğuna dikkat çekiyor: “Bacadan atılan kurum parçacıklarının çok zararlı olduğunu gösteren Dünya Sağlık Örgütü’nünkü dahil olmak üzere çok sayıda bilimsel araştırma var. Kurum parçacıkları, ince toz partikülleri grubuna ait. Kansere, kan dolaşımı hastalıklarına, astıma yol açabiliyorlar. Diğer yandan deniz taşımacılığından kaynaklanan kükürt dioksit ve azot emisyonları deniz tabanının asitlik derecesinin azalmasına ya da aynı zamanda ozon etkisinin artmasına yol açıyor.”

Ömrü 9 ay kısaltıyor

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ince toz partikülleri her bir Avrupalı’nın yaşamının yaklaşık 9 ayına mal oluyor. AB Komisyonu’nun bir araştırması, kıyı bölgelerindeki ince toz partiküllerinin yüzde 20 ila 30’unun gemilerden kaynaklandığını ortaya çıkardı.

Kurum parçacıkları iklimin ısınmasına da katkıda bulunuyor. Kurum parçacıkları rüzgâr yoluyla Kuzey Kutbu’na taşınıyor ve buzların yüzeyinde birikiyor. Bu parçacıklar güneş ışınlarını daha iyi emdikleri için de buz ısınmaya başlıyor. Bilim insanları, özellikle de Grönland’ı kaplayan buzulların erimesindeki hızlanmanın bu kirlenmeye bağlı olduğunu tahmin ediyor.

'Denizler ihmal edildi'

Oysa kurum ve kükürt atılımını azaltmak çok da zor değil. Kara taşıtları ve enerji santrallerinde bunun için filtreler ve daha temiz yakıtlar kullanılıyor. Alman Doğa Koruma Birliği’nden Dietmar Oelinger, deniz taşımacılığında da pek çok şey yapılabileceğini vurguluyor.

Oelinger, “En kolayı, katı mazottan vazgeçmek. Her armatör bunu hemen yapabilir. Armatörlerden ve özellikle de kruvaziyer işletmecilerinden bunu talep ediyoruz. Amerikan deniz koruma örgütünün araştırmaları, başka bir yakıt kullanarak kükürt dioksit emisyonlarının yüzde 80, kurum atılımının da yüzde 40 oranında azaltılabileceğini gösteriyor. Diğer yandan atık temizleme sistemleri ile kurum filtreleri kullanıma sokulabilir. Karada bunlar artık alışıldık hale geldi. Ama açık denizde de mümkün. Adım, adım yapılması gerekir" dedi.

AB Komisyonu’nun bir araştırması, kıyı bölgelerindeki ince toz partiküllerinin yüzde 20 ila 30’unun gemilerden kaynaklandığını ortaya çıkardıAB Komisyonu’nun bir araştırması, kıyı bölgelerindeki ince toz partiküllerinin yüzde 20 ila 30’unun gemilerden kaynaklandığını ortaya çıkardı

Maliyet hesabı

Çevre koruma konusunda denizciliğin geride kalmasında maliyet hesabı da rol oynuyor. Çevreye daha az zarar veren gemi dizeli, katı mazottan yüzde 40 daha pahalı. Ancak kötü mazotun kullanılması çok daha pahalıya mal oluyor. Çevre aktivistleri, kurum ve ince toz partiküllerinin yol açtığı hastalık masraflarının armatörlerin değil, vatandaşın cebinden çıktığını vurguluyor.

BM’nin alt kuruluşu olan Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün yasal düzenleme süreci ise yavaş işliyor. Örgüt, denizde katı mazot kullanımının ancak 2020 yılında yasaklanmasını öngörüyor. Bazı liman kentleri vatandaşlarının sağlığını ilgilendiren bu konuyu kendileri ele alarak limanlarında ağır mazot yakılmasını yasakladı. Çevre örgütleri AB’den, Kuzey Denizi ve Baltık Denizi’nde olduğu gibi Akdeniz’de de kalitesiz mazot kullanımını yasaklamasını talep ediyor. Gemi taşımacılığı şu an dünya çapındaki karbondioksit salınımının yüzde 4 ila 5’ini oluşturuyor. Bu da toplam hava taşımacılığında salınan emisyonu geride bırakıyor.
Editör: TE Bilişim