Karasuları Yerine ‘Deniz Yetki Bölgesi’ Uygulamasına Geçiyorlar

Rum Yönetimi, “özellikle hidrokarbon alanındaki gelişmeleri ve bu bölgelerde faaliyet gösteren şirket sayısının artmış olmasını dikkate alarak, hak ve yetkilerini daha etkin bir çerçeveye almaya çalıştığı öne sürüldü.

Rum yönetiminin şu ana kadar edindiği deneyimler temelinde, Doğu Akdeniz’de tek yanlı “Münhasır Ekonomik Bölge” (MEB) ilan ettiği deniz bölgesiyle ilgili hukuki çerçeveye, Deniz Egemenlik Bölgesi’nin ve Kıta Sahanlığı’nın belirlenmesine ilişkin değişiklikler içeren önemli “yasalar paketi” ileri götürdüğü bildirildi.

Fileleftheros; “MEB-Kıta Sahanlığı İçin Yeni Çerçeve...

Karasuları Yerine Deniz Yetki Bölgesi Belirlenmesi Yasa Tasarısı Mecliste” başlıklı haberinde, Rum yönetiminin, “özellikle hidrokarbon alanındaki gelişmeleri ve bu bölgelerde faaliyet gösteren şirket sayısının artmış olmasını dikkate alarak, hak ve yetkilerini daha etkin bir çerçeveye almak” düşüncesiyle ileri götürmekte olduğu yasal düzenlemeyle ilgili şu detaylara yer verdi: “Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ile ilgili hukuki düzenlemelerdeki değişikliklerle Kıta Sahanlığı ile ilgili öngörüler, BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin ilgili hükümlerine uyacak şekilde değiştiriliyor.

Yine, aynı zamanda MEB ve Kıta Sahanlığı ile ilgili yasalar birleştiriliyor. Şunu vurgulamakta fayda var; yalnız hukuki değil başka kaygılarla da, Kara Suları ile ilgili yasa çağdaşlaştırılıp Deniz Egemenlik Bölgesi’ne dönüştürülüyor. İki bölgenin sınırlarının ilke olarak, Kıbrıs örneğinde örtüştüğü dikkate alınarak MEB ve Kıta Sahanlığı yasalarının birleştirilmesi gerekli görüldü.

İzah edildiğine göre bu, Akdeniz’deki kıyı devletlerinin kıyıları arasındaki mesafeler 400 deniz milinden az olduğu ve ilgili egemenlik hakları ve kıyı devletinin yetkileri bu iki bölgede büyük ölçüde örtüştüğü için geçerlidir.

Bu yasa ile Kıbrıs’ın (MEB sınırlarını) sınırlandırma anlaşması olmayan (Suriye, Türkiye, Yunanistan) komşu ülkelerle Kıbrıs MEB sınırlarını; kara suları platosu ölçüsü temelinde orta hat/çizgi veya karşılıklı olarak eşit mesafe; Kıta Sahanlığı sınırlarını da Kıbrıs Cumhuriyeti devleti ile diğer devlet arasında anlaşma yapılmadığı takdirde, MEB sınırları ile aynı olarak belirleniyor.

Yasada MEB’deki ve Kıta Sahanlığı’ndaki canlı veya cansız doğal kaynakların aranması ve istifade edilmesi ruhsatı verilmesi yetkisini, deniz altına kablo ve boru (ör. Doğal gaz) hattı döşenmesini bu yasal çerçeveyi işleterek tayin ediyor.

Arama veya istifade ruhsatlandırma yetkisi, canlı kaynaklar için Tarım Bakanlığı’na, cansız kaynaklar için de Enerji Bakanlığı’na veriliyor. Yasa tasarısındaki maddelere göre, her bir yetkili bakanlık tarafından karar alınabilmesi için yetkili bütün bakanların olur vermesi şarttır.

Böylece yalnız ekonomik unsurlar değil siyasi, ulusal güvenlik ve savunma, çevrenin, gemi seyirlerinin ve mevcut kablo veya boru hatlarının güvenliği dikkate alınmış olacak. Yine yasada, MEB’de ve Kıta Sahanlığı’nda ilan edilen güvenlik bölgeleri (alanını Ulaştırma Bakanı’nın belirlediği), politika ve MEB’de ve Kıta Sahanlığı’nda bulunan tesis, yapı veya suni ada üzerinde olan işlem veya ihmal hakkında

Lefkoşa Kaza Mahkemesi ile Ağır Ceza Mahkemesi’nin cezai yetkisi ile ilgili özel yetkiler öngörülüyor. Cumhuriyet’in izni olmadan yapılan sismolojik araştırmalar gibi bazı ciddi yasa ihlallerinin suç sayılması ve 2 milyon Euro’ya ulaşan para cezası uygulanması gibi bir dizi müeyyide de belirleniyor.”

Editör: TE Bilişim