-ÇÖLLÜ: “DENİZCİLİK KADERİNE TERK EDİLDİ”
-“BİR MEDYA GRUBU İÇİN 750 MİLYON DOLAR KREDİ VERİLİRKEN DENİZCİLİK SEKTÖRÜ UNUTULDU”
CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü, ekonomik krizin denizcilik sektöründe ciddi tahribat yaptığını, rakip ülkelerin milyar dolarlık fonlar oluşturduğu dönemde, AKP hükümetinin hiçbir adım atmadığını belirtirken, “Türkiye’de denizcilik kaderine terk edildi. Bir medya grubunun el değiştirmesi için 750 milyon dolar kredi verilirken, denizcilik sektörü görmezden gelindi, unutuldu” dedi.
CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü, denizcilik sektörünün sorunlarının araştırılması amacıyla verilen araştırma önergesi üzerine CHP Grubu adına TBMM Genel Kurulu’nda bir konuşma yaptı. Türkiye çok şanslı bir deniz ülkesi olduğunu, denizlerin ciddi bir potansiyeli barındırdığını kaydeden Çöllü, ancak AKP iktidarının denizciliğin beklediği adımları atmadığını söyledi. Krizin denizcilik sektörüne teğet geçmediğini kaydeden Çöllü, “Gemi inşaa sektörümüz ciddi bir krizi yaşadı. 20 bine yakın kişi aşını, işini kaybetmiştir. Gemi siparişleri durmuş, onlarca sipariş iptal edilmiştir. Yaklaşık 5 milyar dolarlık iş kaybı söz konusudur. Deniz taşımacılığımız büyük bir kan kaybı yaşadı. Günlük gemi kiraları 200 bin dolar seviyelerinden, 50 bin dolarların çok altına düştü. Türk bayraklı gemi sayımız geriledi. Taşımacılıkta 2003’de Türk bayraklı gemilerin oranı yüzde 32 iken, bugün yüzde 20’lere düşmüştür. Denizcilerimiz, sorunlarını birçok kez hükümete anlattılar. Bir kaç toplantıya ben de katıldım. Ama hiç bir adım atılmadı. Denizcilerimiz kaderine terk edildi ve büyük kayıplar yaşandı. Bugün ise sektör kendi dinamikleri ile harekete geçmeye çalışıyor. Daha önceden bir can suyu sektöre verilebilseydi böylesine bir tahribat yaşanmayabilirdi” diye konuştu.
-MEDYA GRUBU İÇİN 750 MİLYON DOLAR -
AKP iktidarının krizi seyretmekle yetindiğini, ancak rakip ülkelerin denizcilik sektörüne ciddi destekler sağladığını belirten Çöllü, Almanya, Çin ve Kore gibi ülkelerin 10-15 milyar dolarlık fonları devreye soktuğunu, Fransa’da ise devletin büyük tersanelerinden birine ortak olduğunu kaydeden Çöllü, “Bu ülkeler kendi denizcilik sektörlerinin krizden en az hasarla çıkmasını başarmışlardır. Bu ülkeler milyar dolarlık fonlar oluştururken, Türkiye’de sektör kaderine terk edilmiş, yatırımcılar bankaların insafına bırakılmış, özel bankaların da kredi konusundaki olumsuz tutumu nedeniyle sektör ağır darbe yemiştir” diye konuştu.
Türkiye’de denizcilik sektörünün ciddi bir finans sorunu yaşarken, Hükümetin hiçbir adım atmadığını ancak aynı dönemde kamu bankalarının, özel bir medya grubu için 750 milyon dolar kredi verdiğini vurgulayan Çöllü, “Denizciliğimiz ağır bir krizi yaşarken, gemi inşaa sanayiinde büyük kayıplar yaşanırken, deniz taşımacılığı acil destek beklerken, hükümetin programına bununla ilgili hiç bir şey almaması, denizciliğimiz adına kaygı vericidir. Denizcilik sektörü kaynak ararken, bir medya grubunun el değiştirmesi için kamu bankaları hiç çekinmeden bir kişiye 750 milyon dolar kredi açarken, binlerce kişiye istihdam sağlayan, Türkiye için önemli katma değerler sağlayabilecek denizcilik sektörü için hiç bir adım atılmaması kabul edilebilir bir durum değildir” dedi.
-AKP’NİN TUTUMU KAYGI VERİCİ-
Türkiye’de denizciliğin uzun yıllardır ihmal edildiğini, kaynakların kara yolları için kullanıldığını, bugün yolcu taşımacılığının yüzde 95’inin, yük taşımacılığının ise yüzde 92’sinin karayoluyla yapıldığını vurgulayan Çöllü, “Deniz taşımacılığı kat kat ucuz olmasına karşın, biz yolcumuzu da yükümüzü de karayoluyla yapıyoruz. Geçen yıl burada bir kanun kabul ettik. Liman özelleştirmelerinden sağlanan gelirden, karayolları ve demiryolları yatırımlarına kaynak ayrılması öngörüldü. Yani limanları satıp, gelirini karayollarına aktaracaksınız. Bu anlayışla denizciliğin gelişmesi mümkün müdür?” diye sordu.
“Denizcilik sektörünün; yük ve yolcu taşımacılığı, limancılık faaliyetleri, gemi inşa ve tersanecilik hizmetleri ve deniz turizmini oluşturan; kruvaziyer turizm, marina işletmeciliği, yat işletmeciliği, yat yapım ve çekek yeri faaliyetleri, dalış turizmi ve su sporu faaliyetleri, yanı sıra balıkçılığı ile ülkemizin lokomotif sektörlerinden olması gereği tartışılmaz bir gerçektir. Bunların yanına eğitimi de ekleyebiliriz. Bu saydığım alanlarda yapılması gereken çok iş var. Ama bu iradenin olduğunu söylemek mümkün değildir” diyen Çöllü, Denizcilik Müsteşarlığı’nın uyarılar üzerine bir strateji planı hazırladığını söyledi. Çöllü, “Bu doküman diyor ki dünya deniz ticaret filosu büyürken, Türk bayraklı gemilerle yapılan taşımacılık düşüyor. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz açısından bu sonuç çok dramatik bir durumdur. Bu planın verilerine göre, 2003 yılında ihracatın yüzde 28’i türk bayraklı gemilerle gerçekleştirilirken, 2008 yılında bu rakam yüzde 15’e gerilemiştir. İthalat ise aynı dönemde yüzde 30’dan yüzde 14’e gerilemiştir. Bu tablo, ülkemizin hak ettiği bir tablo değildir. Türkiye’nin yüzünü daha fazla denize dönmesi gereklidir. Ancak böyle bir bakışın olmadığı ortadadır. Bakın hükümetin 2010 yılı programında da denizcilik neredeyse yoktur. Doğrudan denizcilikle iki konu var. Türk limanları için yönetim modeli hazırlanacak, kıyı yapıları master planı tamamlanacak. İki başlık ile denizcilik sektörünün önem ve değerinin anlaşılabildiğini söylemek mümkün değildir. Öncelikle denizciliğimizin önem ve değerinin, yönetim kadrolarının zihinlerine yerleşmesi gerekir. 2 başlıkla denizciliğin nefes alması, yol alması mümkün değildir. Denizciliğimiz ağır bir krizi yaşarken, gemi inşaa sanayiinde büyük kayıplar yaşanırken, acil destek beklerken, hükümetin 2010 yılı için bunlardan hiç bahsetmemesi, programına bununla ilgili hiç bir şey almaması, denizciliğimiz adına kaygı vericidir” dedi.
-MÜSTEŞARLIK YENİDEN YAPILANMALI, KREDİ SAĞLANMALI-
Denizcilik sektörü için önerilerini de sıralayan Çöllü, Denizcilik Müsteşarlığı’nın yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. Çöllü, “Denizciliğin rotasını çizmesi gereken Denizcilik Müsteşarlığı’nın halen bir kanunu yok. 7 yıldır bu konuda kimsenin eli kıpırdamıyor. denizcilik müsteşarlığının, ulaşım, taşıma, gemi inşaa sanayi ve turizm boyutlarıyla, sektöre yönelik tüm hizmetlere odaklanan, yeni ve kapsamlı bir organizasyona ihtiyacı olduğu açıktır” dedi.
Denizcilik sektörünün kredi imkanlarının arttırılması, sektöre yönelik garanti fonu gibi bir yapının kurulmasını, Eximbank ile birlikte diğer kamu bankalarının da kredi konusunda devreye girmesi gerektiğini söyleyen Çöllü, kruvaziyer turizm ve marina yatırımlarına öncelik verilmesi, Türk koster filosunun yenilenmesi gibi adımların bir an önce atılmasını istedi. Çöllü, “Kaynaklarımız sınırlı ise, ki öyle, o zaman stratejik bir planlama yapıp, en fazla katma değeri yaratacak alanlar için kaynaklarımızı kullanmalıyız. Denizlerimiz, ülkemize en fazla katma değeri sağlayabilecek, ekonominin can simidi olabilecek bir potansiyele sahiptir. Bu anlamda, araştırma komisyonunun kurularak, yalnızca bugünün sorunlarını değil, geleceği de planlayabilmeliyiz” dedi.
