Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, “Bize düşen görev, şehitlerimizin bıraktığı bu toprakları geleceğe taşımak, İstiklal Mücadelesi'nden istikbal mücadelesine giden yolda büyük Atatürk'ün bize gösterdiği muasır medeniyet seviyesine ulaşmak, onun da ötesine geçmektir” dedi.
Bakan Yıldırım, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Denizcilik Fakültesi tarafından Çanakkale Zaferinin 97. yıldönümü dolayısıyla Çakabey Denizfeneri Konferans Salonunda düzenlenen konferansta, Çanakkale Zaferi'nin, İstiklal Mücadelesi'ne gidilirken açılan ilk kapı olduğunu belirterek, Çanakkale Savaşları'nı anlamadan, irdelemeden Kurtuluş Mücadelesi'ni anlamanın mümkün olmadığın söyledi. Çanakkale Zaferi'nin, sömürgeci devletlerin, 600 yıldan fazla üç kıtada hükümdarlık sürmüş Osmanlı devletini tarih sahnesinden silmeyi amaçlayan çok uluslu bir harekat olduğunu dile getirerek, ''Çanakkale, sömürgecilerin son hedefidir'' diyen Yıldırım, Çanakkale Zaferi'nin kazanılmasını sağlayan birlik ve beraberliğin önemine işaret etti.
Bakan Yıldırım, şunları kaydetti: ''Esasında 'Çanakkale geçilmez' derken dünyaya verilen mesaj, 'Müslüman Türk varlığı bu bölgede, coğrafyada, bu kıtada devam edecektir' mesajıdır. Çanakkale Zaferi'nden almamız gereken mesajı da iyi özümsememiz, iyi okumamız lazım. Nedir o mesaj, 'bu toprakların bize bedeli çok büyüktür. Onlar, bağımsız bir ülke bırakmak için her şeylerini vermişlerdir. Bize düşen görev, şehitlerimizin bıraktığı bu toprakları geleceğe taşımak, istiklal mücadelesinden istikbal mücadelesine giden yolda büyük Atatürk'ün bize gösterdiği muasır medeniyet seviyesine ulaşmak, onun da ötesine geçmektir.''
Her dönem Türk milleti üzerinde plan yapanlar olduğunu, bu plan yapanların ülkenin zayıf anını hep kolladıklarına dikkati çeken Yıldırım, Türkiye'nin 30 yıldır kaynaklarının ve enerjisinin büyük kısmını terörle mücadele, birlik ve beraberlik için harcamak zorunda kaldığını, bunun hala devam ettiğini ifade etti. Büyük devlet olmanın kolay olmadığını, Türkiye'nin coğrafi durumunun, avantajların yanı sıra bir çok sorunu da beraberinde getirdiğini kaydeden Yıldırım, ''Türkiye'nin stratejik önemi bugün de artarak devam etmektedir. Güçlü, bölgede etkin, dünya politikalarında söz sahibi bir Türkiye artık zaruret haline gelmiştir. Bunun için 9 yıldır ülkemizin birçok alanda biriken sorunlarını çözerek bugünlere geldik'' diye konuştu.
Çanakkale denince ilk önce hatırlanacak isimlerden birinin Mehmet Akif Ersoy olduğunu dile getiren Yıldırım, Mehmet Akif'in Çanakkale Zaferini anlattığı ''Şu Boğaz harbi nedir var mı ki dünyada eşi, en kesif orduların yükleniyor dördü beşi'' dizelerini okudu. Yıldırım, Çanakkale Savaşı olmasıydı dünya düzenin bugün başka türlü şekillenmiş olacağını ve bu savaşın dünyaya verilen bir insanlık dersi olduğu söyledi.
Bakan Yıldırım, Çanakkale Zaferi'nin milli bilinç açısından önem taşıdığını ve çocukların mutlaka savaşların geçtiği bölgeye götürülmesi gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti: ''Geçenlerde sordular, 'Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi okunsun mu okunmasın mı' diye. Saçma sapan bir soru. Orada söylediğim şeyi burada tekrar ediyorum. Kıbrıs harekatı ne zaman oldu, 1974. 1974'ten sonra doğanlar Kıbrıs'ta neler olduğunu bilmiyor. Biz Çanakkale'de neler olduğunu, neler yaşandığını bilmiyoruz. Kurtuluş Savaşı'nda hangi mücadelenin verildiğini görmedik. Bu söylevler, bu marşlar kolaylıkla yazılmadı. Bunun her satırında şehit kanı, birlik beraberlik, bu milletin kardeşliği, bağımsızlığının ifadesi var. Onun için bu işlerle uğraşmayalım. Çocuklarımıza milli değerlerimize yönelik aidiyetlerimizi sulandıracak hiçbir faaliyete de geçit vermeyelim. Buna ihtiyacımız var.''
Bakan Yıldırım'ın konuşmasının ardından DEÜ Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kemal Arı, ''Çanakkale'de Bir Garip Mezar: Mülazım-ı Evvel Mehmet Nazif Efendi'' adlı sunum yaptı.
Bu arada, Bakan Yıldırım, konferansa katılmadan önce Denizcilik Fakültesinde açılan ''Atatürk ve Deniz' 'konulu resim sergisini gezdi, öğrencilerle bir süre sohbet etti.
Öte yandan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, İzmir programındaki değişiklik nedeniyle konferansa katılamadı.
