Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, iktidarı devraldıklarında Türkiye'nin fırtınada sürüklenmiş, girdaba yakalanmış bir gemiye benzeterek, ''Biz geldik, Türkiye'yi, milletimizi bu çaresiz mürettebatın elinden kurtardık, geminin rotasını doğru yola koyup, sağ salim karaya çıkardık'' dedi.


Bağış, Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliğinin (GİSBİR) Tuzla'daki lokalinde, Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı, Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan ve GİSBİR Başkanı Murat Bayrak'ın da aralarında bulunduğu iş adamları ve tersanecilerle görüştü.

Egemen Bağış, toplantıdaki konuşmasında, GİSBİR'in 1971'den bu yana denizcilik sektörüne önemli katkılar sağladığını söyledi.


Denizlerin gereğinin yıllardır yerine getirilmediğini ama sanal düşmanlar için bu ülkenin kaynaklarının, enerjisinin ve umudunun heba edildiğini kaydeden Bağış, içeride ve dışarıda üretilen sanal düşmanlarla uğraşmaktan, Türkiye'nin, denizlerine, madenlerine, akarsularına, en önemlisi de insanına, insan potansiyeline, gençlerine, çocuklarına, eğitime, yani geleceğine vakit ayıramadığını dile getirdi.

Bağış, Hükümet olarak bu anlayışı tersine çevirmek, statükoyu kırmak ve ezberleri bozmak için 8,5 yıldır kararlı bir mücadele verdiklerini anlatarak, ''Biz, iktidarı devraldığımızda, Türkiye fırtınada sürüklenmiş, girdaba yakalanmış bir gemi gibiydi. Biz geldik, Türkiye'yi, milletimizi bu çaresiz mürettebatın elinden kurtardık, geminin rotasını doğru yola koyup, sağ salim karaya çıkardık. Türkiye, bizim iktidarımızla birlikte yeniden 'yelkenler fora' dedi'' ifadelerini kullandı.

Türkiye'de tersaneciliğin 600 yıldan fazla bir geçmişe sahip olduğunu belirten Bağış, ilk tersanenin Osmanlı İmparatorluğu döneminde, 1390 yılında Gelibolu'da kurulduğunu belirterek, İstanbul Haliç Tersanesi'nin halen mevcut olan taş havuzlarının temellerinin 1455 yıllarında Fatih Sultan Mehmet tarafından atıldığını ve Türk tersanelerinin 16. Yüzyılda dünyanın en büyük tersaneleri haline geldiğini söyledi.


Tuzla tersanelerinin, Türk gemi inşa sanayisinin kalbi denilebilecek önemde bir üretim bölgesi olduğunu ifade eden Bağış'ın, gemi inşa sanayi alanındaki asıl büyük ilerlemenin 2003 yılından bu yana yaşandığını vurguladı.


Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, bu ilerlemenin devam etmesi ve gemi inşa sektörünün daha da büyümesi için 12 Haziran seçimlerinin çok kritik olduğunu dile getirerek, ''Hiç şüpheniz olmasın, gemi doğru kaptanın, doğru mürettebatın elinde muasır medeniyet limanına varacaktır. İstikrar Sürsün, denizcilik sektörü daha da büyüsün'' dedi.


-DENİZCİLİK VE GEMİ İNŞA SANAYİNDE YAPILANLAR-

Egemen Bağış, Türkiye'de denizcilik ve gemi inşa sanayisinde yapılanlara da değinerek, şunları dile getirildi:


''2002 yılında 37 olan tersane sayısını bugün 107'ye, yatırımdaki tersane sayısını 60'a çıkardık. Süper yat inşaatında dünya beşinciliğine geldik. 2002 yılında mevcut proje kapasitesi 550 bin detveyt ton (DWT) iken 2009 yılında 3,38 milyon DWT oldu. Gemi inşasında da 2002'de 488 milyon dolar tutarında ihracat yapılırken, 2009'da 1 milyar 82 milyon dolar tutarında ihracat yapıldı. Kabotaj hattında 159 milyon yolcu ve 9 milyon 316 bin araç deniz yoluyla taşındı. 2003 yılına göre yolcu sayısında yüzde 60, araç sayısında yüzde 50'lik artış gerçekleşti.


Batmakta olan balıkçılık sektörünü ayağa kaldırdık. Kıyılarımıza 34 adet balıkçı barınağı yaptık. 15 adedinin yapımı devam ediyor. Yat limanları yap-işlet-devret modeliyle yapılmaya başladı. Kısa vadede yat bağlama kapasitemizi 26 bine çıkarıyoruz. 2023 yılında ise yat bağlama kapasitemizi yüzde 23'e, yat turizmi gelirlerimizi ise 10 milyar dolara yükselteceğiz.''

 

Editör: TE Bilişim