ARINÇ "12 MİL KARARI KALKSIN"

TBMM Başkanı Bülent Arınç, Türkiye’nin 30 yıllık Ege politikasında değişim işaretleri verdi. Bülent Arınç, dün gazetelerin Ankara temsilcilerini konutunda ağırladı. Yenilen öğle yemeğinde Arınç’ın Ege’yle ilgili sözleri Türkiye ile Yunanistan arasındaki en önemli sorunlardan birine ışık tutacak nitelikteydi. Arınç, Yunanistan’ın Ege’de karasularını 12 mile çıkarmasını önlemek için 1995’te Meclis’in aldığı, ‘casus belli (savaş nedeni)’ kararını artık ortadan kaldırmak gerektiğini belirtti. 1995’te Meclis oturumunu yöneten başkanvekili Kamer Genç’in, kararı oylatmadığını hatırlatan Arınç, şöyle konuştu:

KARAR DEĞİL

‘Benim anladığım casus belli (savaş nedeni) kararı, Yunan Parlamentosu’nda rahatsızlık oluşturmuş görünüyor. Biliyorsunuz, 1995’te bir Meclis kararı vardı. Bu yüzden dostluk ortamı kurulamadı. Ben baktırdım, bu bir karar bile değil. Biri, ‘Oylatalım’ demiş, Kamer Genç oylatmamış bile. Buna bir bakmak lazım. İlişkilerin gelişmesinde engel olduğu anlaşılıyor.’

ORTADAN KALDIRMALI

Yunanistan’ın Ege’de karasularını genişletmesini hayati çıkarlarına aykırı gören Türkiye’nin ‘casus belli’yi, 1970’lerden beri uyguladığını hatırlatmamız üzerine Arınç, ‘Tarihi deşersek bunun sonu gelmez. Şimdi başka bir devreye girdik’ diyerek şöyle devam etti:

‘Türkiye ile Yunanistan arasında Ege sorunlarının çözümünü sağlamak için istişari görüşmeler devam ediyor ve iyi gidiyor. Artık bu devirde bu kararı da ortadan kaldırmak lazım.’

GİZLİ ELLER KİM

Arınç, sorular üzerine Mersin’de bayrak yakma olayının ardından Trabzon’da bildiri dağıtmak isteyen küçük bir grubun kalabalık tarafından linç edilmeye çalışılmasıyla yaşananların perde arkasında ‘bazı gizli eller’ olduğunu ima etti, Jojobet ancak kim ya da kimler olduğunu açıklamaktan kaçındı.

Arınç şöyle konuştu:

SAĞDUYU ŞART

‘Bu olaylarda milli bir hassasiyet mi var, yoksa ardında başka bir şey mi var? Olaylar büyütülüp siyasi sonuç ve pay çıkartmak isteyenler olabilir. Sağduyuyla hareket etmek lazım. Olayları büyütürsek nereye gideceğini düşünmek lazım. Tepkinin nerede duracağı belli değil. Ben herkesi sükûnete davet etmek istiyorum. Ülkenin polis gücü, bağımsız yargısı var. Bu olayların ardında AB sürecini baltalama ve durdurma, hükümeti yıpratma, demokratikleşmeyi önleme teşebbüsleri olabilir.’

Savaş uyarısı

ULUSLARASI İlişkiler Sözlüğü’ne göre, diplomasi dilinde ve uluslararası hukukta devletler arasındaki ilişkilerin kesilmesine ve savaş çıkmasına neden olabilecek her türlü eylem ve işleme ‘casus belli’ adı veriliyor. Bir devletin başka bir devletin davranışlarını kendisi için tehlikeli bularak ‘casus belli’ olarak nitelemesi, aykırı biçimlerinin en kesin ve ağırı olarak niteleniyor.

30 yıllık karar

EGE’de, Yunan karasularının 12 mile çıkmasının Türkiye tarafından savaş nedeni, diplomasi diline göre casus belli, sayılacağını ilk kez Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil açıklamıştı. 8 Haziran 1995’te, TBMM Yunanistan’ın Ege’de karasularını 12 mile çıkarmasını önlemek için bir karar aldı. Tarihi oturumu Başkanvekili Kamer Genç yönetti. Genç, TBMM’deki siyasi partilerin grup başkanvekillerinin ortak hazırladığı bildiriyi okuyunca, Meclis’te alkış koptu ve oylama bile yapılmadan karar kabul edilmiş oldu. Kararda, Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkartması halinde, Ege’nin yüzde 72’sinin Yunan karasuyu olacağı, bunun Türkiye’nin çıkarlarına aykırı olduğu bildirildi ve hükümete askeri tedbir alma dahil, her türlü yetki verildi.Karar oylanmamış olsa bile Türkiye’nin Ege politikasının temelini oluşturdu. Hatta Yunan hükümetleri, yıllarca hem ikili görüşmelerde, hem de AB platformlarında bu kararın iptal edilmesini istedi.1997’de ilk yumuşamayı, Süleyman Demirel ile Kostas Simitis, Madrid’de bir bildiri yayınlayarak yaptılar. Bildiride, Yunanistan Ege’de Türkiye’nin hayati çıkarları olduğunu, Türkiye ise sorunların kuvvet kullanımıyla çözülmeyeceğini kabul etti.

Kaynak:Hürriyet

DenzHaber.Com

Editör: TE Bilişim