"Amerikan devinin gözü Kıbrıs'ta"

Kıbrıs Rum kesiminde yayımlanan Politis gazetesi, Amerikan petrol devi Chevron'un Kıbrıs açıklarındaki petrol kaynaklarıyla ilgilendiğini ve Norveç şirketinin sözde Rum ''münhasır ekonomik bölgesinde'' gerçekleştirdiği araştırmaların verilerini satın aldığını yazdı.

Lefkoşa - Chevron şirketinin verilecek ikinci tur izinlere büyük ilgi gösterdiğini kaydeden gazete, Güney Kıbrıs'ın sözde ''münhasır ekonomik bölgesinde'' hidrokarbon araştırmaları yapılmasına ilişkin ikinci tur izinlerin birkaç ay geciktiğini, ikinci tur izin sürecinin siyasi gelişmelerle bağlantılı olarak sonbaharda ya da yıl sonuna doğru başlamasının tahmin edildiğini belirtti.

Rum tarafının, hidrokarbon araştırmaları yapılmasına ilişkin ikinci tur izin sürecini başlatacağı tahmin edilen dönem, Türk tarafının, devam eden Kıbrıs müzakerelerinin sonuçlandırılmasını hedeflediği döneme denk geliyor.

Gazete, ''Chevron Kıbrıs Petrollerini İstiyor'' başlığıyla verdiği haberinde, Amerikan şirketinin araştırma verilerini satın aldığına işaret etti.

Habere göre, Chevron'un, Güney Kıbrıs'ın sözde ''münhasır ekonomik bölgesinde'' araştırmalar yapan Norveç şirketinden, 4 bin 795 kilometrelik bir alanla ilgili iki boyutlu deprem verileri satın aldı. Söz konusu şirket, Rum Ticaret Bakanlığından yapılan araştırmalarla ilgili deprem verileri hakkındaki raporun iki kopyasını da aldı.

Chevron'un, sözü edilen araştırma verilerini satın almak amacıyla Norveç şirketi ve Rum tarafına bir milyon Avro'dan fazla para ödediğini duyuran gazete, bahsedilen miktardan Rum tarafının kasasına 300 bin Avro kaldığını kaydetti.

Gazeteye göre, Rum Ticaret Bakanlığı Enerji Dairesi Müdürü Solon Kasinis de Amerikan petrol devi Chevron'un Kıbrıs açıklarındaki petrolle ilgilendiğini doğruladı.

Kasinis, Rum Devlet Radyo-Televizyon Kurumuna (RİK) yaptığı açıklamada, İsrail tarafından bölgede doğal gaz tespit edilmesinin ardından, Güney Kıbrıs'ın ''münhasır ekonomik bölgesi'' içerisindeki alanlara yönelik ilginin arttığını söyledi.

Başka bir Amerikan şirketi

Gazete, ''Noble Energy'' isimli başka bir Amerikan şirketinin de deniz altındaki 12. parseli işletmek için hali hazırda Rum tarafıyla anlaşma imzaladığını, söz konusu şirketin 12. parselde büyük miktarda doğal gaz yatakları tespit ettiğini yazdı. 

Güney Kıbrıs'taki Ameriken büyükelçisinin ''Noble Energy'' isimli Amerikan şirketinin söz konusu parselde araştırma yapmaya başlayacağını açıkladığını aktaran gazete, ''Noble Energy''nin Güney Kıbrıs'ın sözde ''münhasır ekonomik bölgesinin'' çok yakınında bulunan büyük miktarlardaki doğal gaz yataklarından faydalanmak amacıyla, İsrail'le de bir anlaşma imzaladığını bildirdi. 

Gazete, Amerikan şirketlerinin sürece müdahalesinin, Güney Kıbrıs'ın sözde ''münhasır ekonomik bölgesinde'' gerçekleştirilen araştırmaların ''meşruluğuna'' ilişkin Rum tezlerini güçlendirdiğini ileri sürdü. 

Alan genişliyor

Öte yandan, araştırma izinleri prosedüründe Rum tarafına danışmanlık yapan Fransız şirketi ''Beicip-Franlab''ın, Norveç şirketi PGS'nin (Petroleum Geo-Srevices) 12 bin 500 kilometrelik alanda gerçekleştirdiği yeni araştırmalar konusunda rapor hazırlamayı üstlendiğini de yazan gazete, söz konusu Fransız şirketinin bu çalışmadan yaklaşık olarak yarım milyon Avro alacağını bildirdi.

Gazetenin haberine göre, Rum Bakanlar Kurulu, bir yıl önceki kararının ardından, Rum tarafının Norveç şirketi PGS ile iki boyutlu deprem araştırmaları alanının genişletilmesi amacıyla yeni bir anlaşma imzaladı. Gazete, ek çalışmaların Norveç şirketi tarafından tamamlandığını, araştırma alanının başlangıçta yapılan anlaşmadakinin neredeyse iki katı olduğunu kaydetti. 

Başlangıçta yapılan araştırma temelinde, araştırmaların 6 bin 500 kilometrelik bir alanı kapsaması gerektiğini belirten gazete, en nihayetinde tarafların, araştırmaların 12 bin 500 kilometrelik bir alana yayılması konusunda karara vardıklarını yazdı. 

TPAO'ya verilen izin

Bu arada, Rum gazeteleri, Bakanlar Kurulunun Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) şirketini Doğu Akdeniz'deki Türk kara suları dışında bulunan bölgelerde araştırmalar yapmak için yetkilendirme kararı almasını ''petrol misillemesi'' olarak nitelediği ve bunun, Kıbrıs açıklarında yeni bir gerginliğe yol açmasının beklendiğini savundu. Rum siyasiler de bu durumu tepki gösterdi.

Rum hükümet sözcüsü Stefanos Stefanu, konuyla ilgili açıklamasında, ''Rum tarafının, egemenlik haklarını müdafaa etmek için girişimlerde ve faaliyetlerde bulunduğunu'' söyledi.

''Bunu her zaman çok gürültü yapmadan, bağırıp çağırmadan gerçekleştirdiklerini'' ifade eden Stefanu, ''haklılıklarından emin olduklarını'' belirterek, ''Bu yüzden her zaman, soğukkanlı ve kararlı bir şekilde haklarımızı talep ediyoruz ve egemenlik haklarımızı müdafaa ediyoruz'' diye konuştu.
 

Editör: TE Bilişim