1000 yeni kapasite geldi YİD projeleri gündemde

Türkiye'nin yat limanı kapasitesinin 2015 yılında 20 bine, 2023 yılında 30 bine ulaşması bekleniyor. 

Türkiye’de marinacılık sektörü hızla büyüyor.  2002’de sadece 25 marina varken, 2011 sonu itibariyle bu rakam 46’ya yükseldi. Deniz Ticaret Odası’nın (DTO) bu yıl hazırladığı sektör raporuna göre, 2012’de hizmete açılan marinalarla birlikte sektöre ‘bin’ yeni kapasite eklendi.

Türkiye’de Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan turizm işletme belgeli 18 yat limanı, turizm yatırımı belgeli 15 yat limanı bulunuyor. Diğerleri ise “çekçek yeri” statüsüyle faaliyet gösteriyor. Özel sektör yatırımları da artarak devam ediyor.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın ihalesini yaptığı 5 yat limanının inşası devam ederken, 8 proje de ihale için gün sayıyor. 20 bine yaklaşan yat bağlama kapasitesinin, 2023’te ise 30 bine çıkarılması hedefleniyor.

Fransa, İspanya ve İtalya ile yarışıyorlar

İtalya’nın 6.500 km uzunluğundaki kıyılarında 380, İspanya’nın 4.964 km uzunluğundaki kıyılarında 96 yat limanı var.

Türkiye’nin kıyı uzunluğu 8.333 km, sadece 46 yat limanı ve çekek yeri bulunuyor.

1 milyona yakın yatın bulunduğu Akdeniz çanağında marina kapasitelerinin yüzde 75'ini Fransa, İspanya ve İtalya oluşturuyor. Fransa'nın 227 bin, İtalya'nın 128 bin bağlama kapasitesi var.

Bu ülkelerin sektörde Türkiye’nin başlıca rakipleri olduğunu belirten Çeşme Marina Genel Müdürü Kemal Saatçioğlu “Türkiye’de şu anda çok iyi marinalar var ancak maalesef sayı ve bağlama kapasitesi anlamında hâlâ çok gerilerdeyiz” dedi.

Ataköy Marina Genel Müdürü A. Serdar Çıtak, “Son yıllarda özellikle güney kıyılarımızda yapılan marina yatırımlarıyla boşluk hızla doldurulmaya çalışılıyor. Türkiye, halen Akdeniz havzasındaki marina turizminden yıllık bazda yüzde 5-7 oranında pay alıyor. Yüksek standartlarda yeni marinalara ve özellikle mega yat marinalarına ihtiyaç var” diye konuştu.

Çelebi Marina Genel Müdürü Füsun Aldırmazoğlu da “Akdeniz ülkeleriyle rekabet, sektördeki pazar payımızı artırmak, marinacılık yatırımlarının teşvik edilmesi ve marina sayısının artırılmasıyla mümkün” dedi.

Palmarina Bodrum’un Genel Direktörü Levent Baktır, Türkiye’nin 8 bin km’lik kıyı şeridine karşın 20 bin civarında yat bağlama kapasitesi ile Akdeniz çanağında bulunan 750 marinanın yüzde 5’ini oluşturabildiğine dikkat çekti.

Baktır, “Dünya marinacılık sektöründe Fransız Rivierası’nın karşısına Türk Rivierası’nın çıkacağını düşünüyorum. Doğu Akdeniz, bizim burada yarattığımız Palmarina konseptine aç bir durumda. Batı Akdeniz’de Fransız Rivierası, Sardunya,  Majorca, Barselona ile bu desteği alıyor. Bizler de Türkiye niye o standartlarda hizmet vermiyor düşüncesi ile yola çıktık. Bu yolunda ne kadar doğru bir yol olduğunu karşılaştığımız talep ile gördük” şeklinde konuştu.

Marinacılık sektörü 2012’de % 4.5 büyüdü

YİD modeliyle bugüne kadar 7 yat liman yapıldı. Bu projeler şöyle sıralanıyor: Didim, Çeşme, Sığacık, Yalova, Mersin, Alanya ve Kaş yat limanları.

Kamu liman ve marina yerlerinin devri özel sektörü geliştiriyor. Bu kapsamda Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın ihalesini yaptığı ve inşası süren 5 yat limanı projesi bulunuyor. Dalaman Yat Limanı, Datça, Gazipaşa, MuğlaÖren ve Kumkuyu yat limanları. Haliç’in ihalesi dün yapıldı. 7 yat limanı için ihale hazırlığı var.

Sektörün gündeminde yer alan yeni ihaleler şunlar: İzmir Karaburun, Silivri, Tekirdağ, İzmir Çeşme Şifne, İzmir Seferihisar, İzmir Yeni Foça ve Balıkesir Avşa Adası Türkeli Yat Limanı. Sektör yetkililerin projeksiyonlarına göre 1 milyar dolarlık yatırım planı var.

Eğer projeler gerçekleşirse marina, çekçek yeri sayısı 80'i bulacak. Bakanlık sektör 10 milyar dolar gelir yaratan bir sektöre dönüşmesi için teşvik ediyor.

Sektör yetkilileri 40 marina daha yapılması gerektiği görüşünde. Mevcut marinalar 70 bine ulaşan Türk tekneleri için bile yeterli değil. Bu sayı yaz aylarında yabancılarla birlikte 100 bini geçiyor. Her yıl 1500 – 2000 yeni tekne katılıyor.

Marinturk Satış ve Pazarlama Müdürü Osman Ertem, “Uluslararası istatistikler incelendiğinde ise ülkemizde 6 bin kişiye 1 tekne (motor bulunan sandallar da dahil) düşerken, bu oran Avrupa Birliğinde her 90 kişiye 1 tekne, İskandinav ülkelerinde ise 20 kişiye 1 tekneye çıkıyor. Ülkemizin yatçılık pazarının 2012 yılında yüzde 4.5 civarında büyüdüğü tahmin ediliyor. Pazarın büyüme oranı 5 yıl önce yüzde 1.8 olduğunu düşünürsek kişi başı tekne sahipliği oranının hızlanarak artacağını tahmin ediyoruz. Bu da teknelerin barınma ihtiyaçlarının karşılanması için yeni marina ihtiyaçlarının ortaya çıkmasına neden olacak” diye konuştu.

İspark da marinacılık sektörünün yeni oyuncusu oldu ve İstanbul’da 10 marina yapmak istiyor.

Editör: TE Bilişim