Bitlis’in Güroymak ilçesine bağlı Değirmen köyünde ikamet eden Serdar Can, iş bulamayınca yüksek lisans eğitimini bırakıp köyünde balıkçılık yapmaya başladı.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden mezun olan Can, iş başvurularından bir sonuç alamayınca Değirmen köyüne bağlı Köşk mezrasındaki ailesinin yanına dönerek bir alabalık tesisi kurdu. Yüksek lisans eğitimini yarıda bırakıp evinin yanı başından geçen dere üzerinde kendi imkanlarıyla 23 metre uzunluğunda ve 2,5 metre genişliğinde bir havuz yapan Serdar Can, beslediği alabalıkların yetişmesini bekliyor.
Balıkçılığın yanı sıra küçük bir bakkal dükkanı ile çay ocağı da işleten Can, hem sevdiği işi yapıyor hem de ailesine ve köylülere hizmet ediyor. 2011 yılında okulu bitirdikten sonra yüksek lisansa başlayan Can, ders aşamasından sonra tezi yazmayı düşünmediğini ifade etti. Can, "Normalde uluslararası ilişkiler mezunuyum. Okul bittikten sonra yüksek lisans çalışmam oldu. Ancak ders aşamasından sonra tezimi yazmayarak kendi memleketime gelip bu doğa güzelliğini değerlendirip köylüme hizmet etmek istedim. Şu anda tek havuzumuz var, 23 metre uzunluğunda ve 2,5 metre genişliğindedir. Şu anda üretimimiz yok, sadece doğal olarak balıklarımızın üremesini bekliyoruz. Buradaki alabalıkların bir özelliği, tamamıyla doğal olmasıdır" dedi.
“Gelecek yıl daha değişik projelerimiz var”
2011 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra çeşitli iş başvurularından bulunduğunu anlatan Can, "İşe kabul edilmememin sebebi, hem sınavların olması hem de tecrübe eksikliğiydi. Kamu kurumlarında ise referans gerekli olduğu için pek başarılı olamadım. Özel sektörlerde ise ya asgari ücretle ya da onun altında bir maaşla çalıştırmak istiyorlardı. Ancak nitelikli insanlar veya ev geçindirenler için oldukça düşük bir meblağ olduğu için gerekli görmedim. Gelip burada ailemizin yanında balıklarla uğraşmayı daha çok cazip gördüm. Burasını tamamıyla rayına oturttuktan sonra gelecek yıl bizim daha değişik projelerimiz var. Halk arasında istiridye mantarı olarak bilinen mantar üretimini burada geliştirmek adına bir proje düşünüyoruz. Şu an kendi çapımızda yavaş yavaş üretim yapıyoruz, ama ürettiğimiz mantar ise kendi çevreme yetiyor. Gelecek yıllarda daha büyük üretim yapmayı düşünüyoruz. Değerli büyüklerimizden bizlere destek olmalarını umuyoruz" diye konuştu.
