Yozgatlı fedakar anne Tekmile İbiş, 16 yıldır zihinsel ve bedensel engelli oğlu İbrahim’i bir an olsun yalnız bırakmıyor. Anne Tekmile İbiş, sadece ‘anne’ diyebilen oğlu ile göz temasıyla anlaşıyor.
Yozgat’ta yaşayan Tekmile İbiş, doğuştan zihinsel ve bedensel engelli 16 yaşındaki İbrahim’i biran olsun yalnız bırakmıyor. Hiçbir sosyal hayatı olmayan anne Tekmile İbiş, oğlu İbrahim’in eli, ayağı, olup bütün ihtiyaçlarını karşılıyor.
Oğlu İbrahim’in doğumdan 6 aydan sonra nöbet geçirmeye başladığını belirten Anne İbiş, “Daha sonra ağırlaştı beyninde kitle oluştu, büyüdükçe nöbetleri daha da arttı, hastalığı arttı. Sürekli yattığından skolyoz oluştu, skolyoz ameliyatı oldu. Daha sonra ilaçlardan dolayı midesi delindi. Midesine peg takıldı. Ağızdan beslenemediği için dışarıdan tüpten mama ile besliyorum. Yine ilaçlarını buradan veriyorum. Yıllardır İbrahim ile hayat mücadelesi veriyoruz. Eşim asgari ücretle çalışıyor, evim kira. Durumumuz o kadar iyi değil ama Rabbim bir kolaylığını da veriyor. Sabrediyoruz, Rabbim de güzellikler yaşatıyor bu dünyada inşallah ahiretimiz de güzel olur” dedi.
İbrahim’i tuvaletine kucağında götürüp getirdiğini ifade eden Anne Tekmile İbiş, “Oğlumun rahat etmesi için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Tuvaletine götürüyorum, altını değiştiriyorum, karnını doyuruyorum, sıkıldığı zaman dışarı çıkartıp gezdiriyorum. Fizik tedaviye götürüp getiriyorum. Büyüdükçe zor oluyor, ama evladımız mecburen bakmak zorundayız. Kayseri’ye tedaviye götürüyorum. Hafta sonlarında İbrahim neşelensin hava alsın diye köye götürüyoruz. Zor oluyor ama evladımız, bakmak zorundayız” diye konuştu.
En çok tedavi için Kayseri’ye gittiği zaman zorlandığını vurgulayan Anne Tekmile, “Eşim çalışıyor iki çocuğum daha var o çocuklarıma da bakmak zorundayım. Ben bir anneyim, Rabbim bana güç kuvvet versin, ömür verdiği müddetçe İbrahime bakarım, Kayseri’ye gittiğimde çok zorlanıyorum. Orada hastane ortamı beni çok yoruyor. Evde de gücümün yettiği kadar İbrahim’e bakıyorum. Annelik farklı bir şey Allah, anne olmayı herkese yaşatsın, evladı olmayanlara versin. Her anne bakar evladına. Biz de İbrahim’e bakıyoruz, Rabbim ömür verdiği müddetçe de bakarız inşallah yani annelik farklı bir duygu, anlatılmaz yaşanır” şeklinde konuştu.
İbrahim ile göz temasıyla anlaştıklarını anlatan Anne İbiş, “Kendi başına yemeğini yiyemiyor, her işini ben yapıyorum. Tuvaletine ben götürüyorum, karnını doyuruyorum, banyosunu yaptırıyorum, İbrahim’in eli ayağı, dili her şeyi benim. İbrahim ile göz temasıyla anlaşıyoruz. Sadece ‘anne’ diyebiliyor. İbrahim anne dediği zaman ben bütün sıkıntılarımı unutuyorum, onun bana anne demesi dünyalara değer. Hiçbir şey demiyorum, Rabbimden çocuğumun sağlığını sıhhatini diliyorum, Allah bütün annelere benim gibi olan annelere sabır versin. Mükafatını versin, böyle bir çocuğa bakmak çok güzel bir duygu” ifadelerini kullandı.
İbrahim’e bakım ücreti aldığını dile getiren Tekmile İbiş, “Aldığım o ücret de oğlumun tedavisinde kullanıyorum. İbrahim’in ilaçları yurt dışından geliyor ve ilaçların yüzde 50’sini ben ödüyorum. İlaçlar nörolojik ilaçlar olduğu için ücretleri yüksek, eczanelere borcumun birini kapatıp, birine başlıyorum. Sadece aldığım bakım ücreti İbrahim’in masrafına gidiyor. Sosyal Hizmetler Müdürlüğünden yardım almıyorum. Eşim sigortalı olduğu için sosyal hizmetler bana yardım vermiyor. İki çocuğum daha var evim kira, İbrahim kucağımda götürmek, otobüsle gidip getirmek zor olduğu için kredi ile İbrahim adına bir otomobil aldık, eşimin maaşının yarısından fazlası bu krediye gidiyor. Yetiştiremiyorum, ama sonuçta o benim evladım, İbrahim’e bakıyorum ve de gurur duyuyorum. Rabbim iyi ki İbrahim’i bana verdi diyorum. Gerçekten kendimi özel hissediyorum. Rabbim sevdiği kullarına verirmiş, böyle çocuklara bakmak ayrı bir duygu, Rabbim onun da güzelliklerini veriyor bize” dedi.
İbiş, “Benim hiçbir sosyal hayatım yoktur, gündür, gezmedir, düğün, bayramdır, çünkü ben çocuğumu yalnız bırakamıyorum. Ben bir anneyim ve sorumluluklarım var. İbrahim’i en fazla bir saat yalnız bırakabiliyorum o da ilaçlarını yazdırmak için hastaneye gittiğimde oluyor. İbrahim ile bu şekilde ilgileniyoruz. İbrahim beni göremediği zaman huysuzlanıyor, sesimi duyunca sakinliyor, beni göremeyince üzülüyor. Dışarı fazla çıkartamıyoruz. İbrahim çok üşüdüğü için doğalgazın yanında ayrıca evimi soba ile de ısıtıyorum” şeklinde konuştu.
Kaynak: iha