Danmarkalı girişimci Dacoma, geminin altında kalan ve balb diye tabir edilen, hareket eden geminin oluşan dalgalardan etkilenmemesi için kullanılan kısmın içini kurşun ile doldurmak yerine hava tankı takarak ‘’canting omurga’’ teknolojisini baş aşağı çeviriyor.
Canting omurga, açık deniz yarışlarında, özellikle de en büyük gemi sınıflarında bulunan bir cihazdır. Teknenin topuk kuvvetine karşı koymak için bulunan, teknenin altındaki sert bir eğme dikmesinden asılı bir yelken balastı biçimidir.
Canting Omurga
Dacoma'nın hava dolu versiyonu bilgisayar kontrollüdür ve dalga hareketine ayarlanmış bir şekilde sallanır. Airkeel olarak bilinen bu teknoloj teknenin altına yaklaşık 1,5 metre draft ekler ve alt kısmı hava ile dolu, içi boş bir dikdörtgendir. Birincil uygulama alanı, mürettebat konforunun ve yumuşak manevra gerekliliğinin ön planda olduğu rüzgar çiftliği transfer gemileridir.
Tasarımın hayata geçirilmesinin ardından ilk testi yapmak üzere tekne denize açıldı. 30 dakikalık liman gezisi sırasında sistem bilgisayarı tarafından yüzlerce veri noktası kaydedildi ve haftalarca yapılan analizlerden sonra Dacoma, airkeel teknolojisinin tasarlandığı gibi çalıştığını belirledi. Baurichter, “360 derecelik bir dönüş yaptığımda, gemi omurgası, yalpayı önlemek için sadece 5 derece sallandı, ancak bu oldukça yavaş bir hızdaydı” diyor.
Analiz aynı zamanda, ince ayar yapmak için sistemin güç tüketimi ve rota dengesinin daha fazla test edilmesinin gerektiğini göstermektedir. Baurichter, "Başından beri sistem pilleri aşırı büyüktü, ancak bunu optimize etmemiz gerekiyor. Sistemin ticarileştirilmesi söz konusu olduğunda güç kullanımı ve ağırlık önemli parametrelerdir." Dedi.
Bir sonraki açılışta, Airkeel, işlevini liman dışındaki dalgalarda gösterecek. Proje, Danimarka Denizcilik Fonu ve İnovasyon Fonu'nun desteği ile Güney Funen Denizcilik Kümesi içinde gerçekleştirilmektedir.
