Kalkavan "Sektöre Devlet Desteği" İstedi...
Bu yıl onuncusu yapılan Europort Eurasia Denizcilik Fuarı’nın açılışı bugün İstanbul CNR Fuar Merkezinde yapıldı.
Açılışa Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan, Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu, Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Erşref Öğütçü, AKP İstanbul Eski Milletvekili ve Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, Deniz Ticareti Genel Müdürü Mehdi Gönülalçak, Gemi İnşa ve Tersaneler Genel Müdürü Yaşar Duran Aytaş, Denizcilik Müsteşarlığı İstanbul Bölge Müdürü Cemalettin Şevli, İstanbul Liman Başkanı Mustafa Azman, Türkiye Denizcilik İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ali İhsan Aldoğan, Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Kamil Sağ, Panama İstanbul Fahri Başkonsolosu Şadan Kaptanoğlu, DEFAMED Vakfı Başkanı Saim Oğuzülgen, Uluslararası Kılavuz Kaptanlar Birliği Başkan Yardımcısı Cahit İstikbal ve sektörden çeşitli temsilciler katıldı.
Açılışta konuşan Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan; yaşanan kriz ortamında böyle bir fuarı hem açmanın hem de doldurmanın büyük bir iş olduğunu söyledi.
Kalkavan, denizcilik sektörünün dünya var oldukça süreceğini, dünyanın yaşamasının ve hayatını istediği kalitede devam ettirebilmesinin tamamıyla deniz taşımacılığına bağımlı olduğunu vurgulayarak dünyada taşına yüklerin %90’ının deniz yoluyla taşındığını hatırlattı.
"Devlet yardımı olmadan bu sektör yaşıyamaz""
Bu açıdan bakıldığında gemi inşa sanayinin de olmazsa olmaz bir sanayi kolu olduğunu söyleyen Metin Kalkavan; 1969 yılında başlayan özel gemi inşa sanayinin o yıllardan bugünlere devlet eliyle teşvik edilerek geldiğini belirtti.
O günlerde 500 tonluk, 1000 tonluk gemileri yapmanın inanılmaz başarı olduğunu söyleyen Kalkavan, bugün gelinen noktada her tip gemiyi yapabilecek know-how sahibi bir sanayi olduğunu kaydetti.
Kalkavan, şöyle devam etti:
“O günlerden bugüne 40 sene geçti, 40 senede inanılmaz yol kaydettik. Ama son 5-6 seneye baktığımızda çok daha farklı bir dönem oldu. Dünyada paranın bol olduğu dönemde öyle bir katkı yapıldı ki biz neredeyse baharda açan bir çiçek gibi patlama yaptık. Bugün geldiğimiz noktada devlet yardımı olmadan bu sektör yaşayamaz. Dünyada hangi gemi inşa ülkesine bakarsanız bakın, devlet desteği olmadan olmaz. Devletlere baktığımızda açıkça şu oluyor, isterse o devlet gemi inşaiyeci oluyor, kalıyor ve devam ediyor. İstemeyen devletler havlu atıyor, bırakıyor. Örneğin İngiltere bıraktı, Kuzey ülkeleri bıraktı, ama bir Almanya bırakmadı. “
Bugün dünyada gemi inşada 3 tane büyük devlet olduğunu söyleyen Metin Kalkavan, bu ülkelerin dünya gemi inşasının %85’ini gerçekleştiren Güney Kore, Çin ve Japonya olduğunu belirtti.
Sektörün sadece gemi inşa olarak görülmemesi gerektiğini, büyük bir yan sanayinin olduğunu söyleyen Kalkavan; gemi inşa sanayinin dünyada en büyük katma değeri üreten sektör olduğunu anlattı. Kalkavan, gemi inşa sanayinin geçen seneki ihracat büyüklüğünün 2 milyar 450 milyon dolar olduğunu hatırlatarak, bugün gelinen noktada, dünya ekonomisinin 3 ay içerisinde alt üst olmasından dolayı inanılmaz etkilendiğini, krizden ilk etkilenen sektörün taşımacılık sektörü olduğunu söyledi.
Sektörün Hükümetten devamlı olarak destek gördüğünü, Başbakanın sektörü desteklediğini ve desteklemeye devam edeceklerine inançlarının tam olduğunun altını çizen Metin Kalkavan; DTO üyelerinin “bir şey görmedik” diye sorduklarını, ama kendilerinin destek verileceğinden emin olduklarını söyledi.
"Burada bir ülke için uğraşıyoruz"
“Burada kişiler ve kurumlar için uğraşmıyoruz, burada bir ülke için uğraşıyoruz” diyen Kalkavan, sözlerine şöyle devam etti:
“Bunu yaparsak hep birlikte yapacağız. Bir avuç tersaneci, bir avuç işletmeci, bir avuç yan sanayici bir avuç patron için uğraşmıyoruz. Burada büyük bir ordu var. Çok büyük, inanılmaz deneyim kazanmış bir ordu var. Bunu da kaybetmememiz lazım. Bunu da elbirliğiyle yapacağız. Sizsiz yapamayız. Devletler paketler açıklıyor. Çin 10 milyar dolar, Almanya 15 milyar Euro, Kore ayrı ciddi paketler açıklayarak sektörlerini destekliyor.
“Burada destek dediğimiz sakın para olarak anlaşılmasın” diyen Kalkavan; “Biz biraz zaman istiyoruz. Köprüyü geçmek istiyoruz, yoksa bu sektör 6 ay önceki bir yıl önceki durumuna yine gelecek, taşımacılık yine dönecek. Elimizde toksik ürün yok. Tersaneler gerçek, tersanelere gidin gemileri görün gerçek üründen bahsediyoruz. Bu koskoca aileyi hükümetimizin devletimizin yalnız bırakmayacağını biliyoruz, elbirliğiyle dünyada tek marka olmuş sektörüz. Tek dünya birinciliğimiz küçük kimyasal tankerlerde. Ve kendi dizaynımızdır. Başka sanayide birinciliğimiz yok. Bu kadar önemli bir sanayiyi, sektörü elbirliğiyle daha iyi noktalara götüreceğimize inanıyorum. Yaşadığımız durum geçicidir. Dünyada her ülkede olan kriz bize de uğramıştır, ama bu sonsuz değil geçici bir krizdir. Dolayısıyla biz bu zor dönemi en az hasarla atlatarak buradan sağlam çıkmamız gerekiyor” dedi.
Kalkavan; açılışta hazır bulunan Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan’a da kendilerine bu dönemde kabinede de verdiği destekten ötürü teşekkür etti.
