Erdoğan'ı Nobel'e Aday GösterdiCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Meclis grup toplantısında Başbakan Erdoğan'ı 'Her TOBB üyesi bir işsiz çalıştırsın' önerisi nedeniyle Nobel'e aday gösterdiğini söyledi. İşte Baykal'ın açıklamasından satırbaşları:Ekonomiye 11 şehit- Geçen hafta teröre ve ekonomiye 11 şehit verdik. Ekonomik terör nedeniyle 11 kişi intihar etti. İçinde babalar var, sanatçılar var, çalışanlar var. - İş başında bulunan kadro krizi kontrol altına alma izlenimi vermiyor. Türk ekonomisi sonbahar rüzgarlarına kapılmış yaprak gibi savruluyor. Tedbirler geç alınıyor. Geçen yıl uyardık. Aylar sonra ekonomi daraldı, iş yerleri kapanmaya başladı, ekonomi büyük bir kuşatma altında sıkıştı. Bizimkiler hala kendilerini avutuyor. - Başbakan önerdiğimiz önlemlerle ilgili bize sürekli tepki gösteriyor. - Çalışan insan üzerindeki en büyük Türkiye’de. Çalışandan para al ama insaflı al. Ekonomik kalkınma açısından uygun değil. Sıkın dişinizi biraz göz yumun. Yatırım yapılsın istihdam olsun. Sonra onun vergisini daha rahat alırsın. Şimdi krize girdik. Bütün dünya bu dönemde istihdamı artıracak tedbirler alıyor. Sen de yap. Bu o kadar büyük bir rahatlık yaratır ki… Başbakan'ı Nobel'e aday gösteriyorum- Başbakan TOBB’a dedi ki “Her biriniz bir kişi çalıştırsa işsizlik yenilir” dedi. Böylece işsizliğin sorumluluğunu işverene attı. Ben şimdi bu çözüm nedeniyle Başbakan’ı gelecek yılın Nobel Ekonomi Ödülü’ne aday gösteriyorum. Çünkü bu çözümü ne ABD ne de Avrupa bulamadı. O zaman ben de üstüne bir şey koyayım 1 alacaklarına 2 kişi alsınlar daha güzel olur. - İlk söylediğinde tebessüm ettik ama baktık ki ısrar ediyor. Yanında bir kişi bile yok mu ekonomiden anlayan uyarsın “Mahcup oluyoruz” desinUçak alırken denge bozulmuyor- Ekonomide tedbirler önerince dengeler bozulur diyorsun. Daha bugün gazetelerde var. İngiliz Başbakanı uçak almaktan vazgeçti. Aynısını Obama yaptı. Sen de yap. Alma uçak. Sen de kıs, Başka kalemlerden bahsedince denge bozulur diyor. Sen uçak alınca bozulmuyor. - Kamu desteği çekince özel sektör 200 milyar dolar borçlandı. Çünkü kamu özel sektörü destekleyemedi. Bu borçlar ödenemeyince “Benim borcum değil” diyemezsin. 2001 krizinde bankalar çökünce ne oldu. Ecevit hükümeti açığı kapattı. - Bütçe açığı Hazine borçlandırılmasını artıyor. Bankaların kredi potansiyelini düşürüyor. - Türkiye’de reel sektör hızla geriliyor. Yüzde 10 civarında sanayi sektöründe oldu. Bankaların ise yüzde 9 büyüdüğünü görüyoruz. Bunlar hiçbir bankacılık işlemi yapmadan topladıkları mevduatı devlete borç vererek büyüdüler.İki soruşturma- Türkiye’nin nereye sürüklediğini gösterecek iki konu var ikisi de soruşturma konusu. Biri ucu açık ve nereye gideceği belli olmayan bir soruşturma. Sadece mahkemede değil, medya ve kamuoyunda tartışılan bir konu. Sanıkları savcısı tartışmalı… Öbürü Deniz Feneri soruşturması. O da bir türlü yürümeyen, yeterli çaba gösterilmeyen bir soruşturma. Dışarıdan Almanya’nın ittirmesiyle yürüyen bir soruşturma. - Bir eski kuvvet komutanı şimdiki Genelkurmay Başkanı hakkında “Memleketi değil kendi çıkarlarını düşünür” diyor. Bu da savcının iddianamesine giriyor. Türkiye’yi yıkmak isteyen bir düşman büyük bir organizasyon yapsa para harcasa böyle bir şey yapamaz. Ne yapmak istiyorsunuz. Peki bunların gereği yapılacak mı hayır oraya kondu duruyor, tartışılıyor… -Hukukun bir ciddiyeti, bir düzeyi yok mu? Her gün yeni bir mayın bir yerde patlıyor. Bir tanesi de Anayasa Mahkemesi’nde patladı. Türkiye’yi ilgilendiren bir karar alınırken yaşanan vahim olaylar var. Bunlar konuşulup kalacak mı? Psikolojik savaş- Bu bir psikolojik tahrip hareketidir. Psikolojik bir savaş var adalet kalmadı. -Bu insanlar neden tutuklandı ben değil avukatları bile biliyor. Mehmet Haberal neden tutuklandı? Bunu bilmek benim hakkım. Üniversite rektörleri mesela neden tutuklandı? Tamam sizi sevmiyorlar, sizi değiştirmek istiyorlar ama onun dışında ne var öğrenelim. Bunun vahim olduğunu ilk biz gördük, dünya da görecek. Silahlar mesela, Genelkurmay Başkanı çıktı söyledi. 45 silah. Bir silah bile önemli ama kimin silahı, neden oraya yerleştirilmiş. - Biri RTÜK’ün başkanı diğeri bir televizyonun sahibi, Başbakan'ın aile dostu ama Türkiye’de yaprak kıpırdamıyor. Almanya’dakinden çok daha fazla sebep var soruşturmayı sürdürmek için. Başka bir sebep olduğunda sen herkesin evini basıyorsun, televizyonlarını basıyorsun. Deniz Feneri’nden kimse ifade bile verdi mi? Bazıları bağış paralarıyla gemi almış. Diğeri yoksullara yardım ediyorum diye fatura kesmiş Prada’dan