NATO'dan Özür Gibi Açıklama...
NATO Resmi Sitesinden yapılan açıklamada, Aden Körfezinde onlarca savaş gemisinin arasından "Güvenli Trafik Şeridi" ilan edilen bölge içinden gemi kaçırılmasına açıklama geldi.

NATO'dan Özür Gibi Açıklama...
NATO Resmi Sitesinden yapılan basın açıklamasında, Aden Körfezinde onlarca savaş gemisinin arasından "Güvenli Trafik Şeridi" ilan edilen bölge içinden gemi kaçırılmasına özür gibi açıklama geldi.
NATO Resmi Sitesinden yapılan açıklamada; 30 Haziran itibariyle Uluslararası Güvenli Seyir Şeridi ilan edilen geçiş yolunda 5 NATO Savaş Gemisinin görev almaya başladığı belirtilerek, Görev Grubu komutanı İngiliz Kraliyet Donanmasından Steve Chick'in açıklamalarına yer verildi.
Steve Chick; açıklamasında kendi işleriyle meşgul çok sayıdaki küçük teknenin arasından küçük korsan teknelerini ayırdetmenin gerçekten çok zor olduğunu belirtiyor. Kumandan Chick yaptıkları işin kaynaklarını en çok gereksinim duyulan yere yoğunlaştırmak ve bunu yaparken de diğer bölgelerde koruma ve güvenlik sağlamak arasında dengeyi sağlamayı gerektirdiğini belirtirken ; sitede buna örnek olarak da Türk savaş gemisi Gediz'in 8 Temmuz günü karşılaştığı olay gösteriliyor.
Olay sırasında TCG Gediz'in hassas bir Romen gemisine yakın refakatte olduğu belirtilen basın açıklamasında, rastlantısal olarak 6 mil mesafede Türk gemisi Horizon 1'den bir korsan teknesi tarafından saldırıya uğradıkları ihbarı geldiği belirtiliyor.
Yakın eskort görevini bırakamayan TCG Gediz'in olaya müdahale için hemen helikopterini kaldırdığına değinilen açıklamada, gerek TCG Gediz'in gerekse helikopterin hızlı müdahalesine rağmen mürettebatı silahla tehdit eden korsanların gemiyi ele geçirmeye muvaffak oldukları anlatılıyor.
Kendilerine verilen ihbardan geminin ele geçirilmesine kadar sadece 21 dakika geçtiği vurgulanan açıklamada, Horizon 1'in yanında kalan Gediz 1'in Yunan Savaş gemisi Navarinon tarafından yakın eskort görevi devralınmak suretiyle desteklendiği bilgisi de veriliyor.
Basında spekülasyon devam
Türk Basınında ise konuyla ilgili spekülasyonların devam ettiği görülüyor.
Dün Habertürk Gazetesi'nin "Balığa mı çıktılar?" haberinin ardından ondan aşağı kalmak istemeyen Hürriyet Gazetesi bugün "Türk Savaş gemisi Horizon'a neden müdahale etmedi" manşetiyle çıktı.
Fırkateynlerin Horizon-1'in yanından ayrılmalarının gemi kaptanının isteği olduğunun anlaşılmasından sonra bu kez yukarıya aldığımız NATO açıklamasından "Türk Savaş Gemisi müdahalede geç kaldı" sonucunun çıkartılabilmesi (Üstelik bizzat NATO açıklamasında hem gemi hem de helikopterin hızlı müdahalede bulunduğu belirtilmesine rağmen) dikkat çekti.
İmsak | 03:26 | ||
Güneş | 05:27 | ||
Öğle | 13:12 | ||
İkindi | 17:12 | ||
Akşam | 20:47 | ||
Yatsı | 22:39 |
Bugün süveyş kanalına yaklaşan bir gemi nasıl konvoy bekliyorsa aynı şekilde bu seperasyon bölgesinde bir emniyetli geçiş güzergahı oluşturmak ve zorunlu kılmak çok mu zor.Hayır değil aslında ancak bu hizmeti verecek olan muharip gemiler ve onların uçar birliklerinin refakatlerinin elbette mali bir gideri olacaktır.
Bu giderlerde ya klavuzluk hizmeti gibi sadece geçiş yapacak gemilerden yada fener ücreti benzeri,belkide hiç kullanmayacağınız bir fenerin parasının ödenmesi örneği gibibir ödenekle uygulanamaz mı?
Gemi Kaptanının refakatı ret etme inisiyatifi ortadan kaldırılmalı değil mi?Bu gün en basit limanlara dahi yanaşma ve ayrılmalarda pilotajı red edemezken,ben kendi tecrübe ve bilgilerimle liman giriş çıkışı yaparım diyemezken bir kaptana insan hayatını tehdit eden böylesi bir durumda bu imtiyaz sağlanmalı mı?
Bence yeni düzenlemeler ve yeni yasalarla bu tehditler en azından sadece o bölgeden geçmekte olan gemiler için emniyetli geçişler sağlana bilir.
IMO gibi kuruluşlar neden bu konuda daha etkili hareket etmiyor anlamak gerçekten çok zor.
Şunu da çok iyi anlayabilyorum hiç bir ülkenin silahlı kuvvetleri hiç bir şahsın malını korumakla mükellef değildir.
Silahlı kuvvetlerin amacı ülkesini korumaktır.Ancak uluslar arası bir karakol kuvveti kurulabilir ve masrafları da uluslar arası bir anlaşmayla karşılana bilir diye düşünüyorum.