Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, "Ya devlet başa; ya kuzgun leşe’ anlayışından mülhim bu tavrını, sonuna ve son ana kadar desteklediğimi ifade etmek istiyorum. Karanlık mahfillerle el ele verip milletin istikbalini karartmak isteyen kara vicdanlı terörün, aydın kadrolar eliyle kökü kazınacaktır" dedi.<br/>Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral’dan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ’Ya herro ya merro’ sözlerine destek geldi. Saral, açıklamasında, "Meydanlarda tarihlere istikamet veren bu millet, varlığına ve istiklaline kasteden terörist saldırı karşısında “ya istiklal; ya izmihlal!” deyip 15 Temmuz gecesi meydanlarda bir daha tarih yazmıştır. Mevzu vatan, mevzu istiklal olunca asla pazarlık yapmayan ve şehadet iştiyakıyla serini meydana seren bir anlayışın, devlet organizasyonunda makes bulan esası ise “Ya devlet başa; ya kuzgun leşe”dir. “Adalet tecelli etsin de varsın dünya batsın!”diyen; adaleti, hayatın esası telakki eden ve adil olmayan bir dünyada yaşamaktansa; ölmeyi tercih eden bir milletin, adaletin tesisi ile mükellef olan devlet organizasyonunda mahyalaştırdığı esas; “ Ya devlet başa; ya kuzgun leşe!.." sözlerini kullandı.<br/>Soylu’nun sözlerini desteklediğine işaret eden Saral, "Emperyalist maksatlara ve zillete hizmet eden her türlü anlayışa karşı, İleri bir tarih şuuru ve 15 Temmuz ruhuyla “Ya herro; ya merro” diyen İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’nun “Ya devlet başa; ya kuzgun leşe” anlayışından mülhim bu tavrını, sonuna ve son an’a kadar desteklediğimi ifade etmek istiyorum" açıklamasında bulundu.<br/>Saral, "Karanlık mahfillerle el ele verip milletin istikbalini karartmak isteyen kara vicdanlı terörün, aydın kadrolar eliyle kökü kazınacaktır. Birbirinden beslenen ve birbirini var eden iki terörist unsur; FETÖ ve PKK ’Ya herro; ya merro’, ’Ya devlet başa; ya kuzgun leşe!’ kararlılığı içerisinde tasfiye edilecektir. Çünkü milli irfanın talebi budur! Milli vicdanın talebi budur! Tarihin talebi budur" ifadelerini kullandı.<br/>"Vekalet savaşları üzerinden küresel güçlerin bilek güreşi meydanına dönen Ortadoğu; dünya hakimiyetinin anahtarını da gizleyen bir coğrafyanın adıdır" diyen Saral, açıklamasında şunları kaydetti: "Doğu Roma, Ortaçağ boyunca ayakta kalırken; bölge ile rabıtası kesilen Batı Roma, kısa zamanda tarihin tozlu sayfalarına gömülmüştür. Bölge hakimiyetini İngilizlere kaptıran Osmanlı’nın 600 yıllık kutlu yürüyüşü bu sebeple inkisara uğramıştır. Üzerinde Güneş batmayan İngiliz İmparatorluğu, 2. Cihan harbinde bölgeyi ABD’ye terk ettiği için küme düşmüştür. S.S.C.B Akdeniz’e ve bölgeye inemediği için parçalandı. Avrupa Birliği de aynı gerekçe ile çözülüp dağılacaktır! Ve bölgenin kilit taşı Türkiye…Bu coğrafyada varlığımızı devam ettirebilmek ve tarihi misyonumuzu icra edebilmek için, NATO’culuk veya AVRASYA’cılık üzerinden değil; milli ruh ve vicdanda makes bulacak vizyonel politikalar geliştirilmelidir. Devlet, bu anlamda politikalar geliştirecek kadrolar üzerinden tahkim edilirken; “Ya devlet başa, ya kuzgun leşe!” şuuruyla, adalet üzerinde asla pazarlık yapılmamalıdır. Bu çerçevede, küresel güçlerin kaos komisyonculuğunu yapan ; FETÖ, PKK, YPG, DEAŞ, DHKP-C gibi örgütlerin alayına, tarih hakkı için; istiklal ve adalet hakkı için; mazlum milletlerin hakkı için; Soylu bir eda ile; “ya herro; ya merro!..” diyoruz."