Everest'i yutabilecek derinlikteki çukur! Ünlü yönetmenden sonra üç kişi dalış yapacak... 

Peki Mariana Çukuru nasıl oluştu

Mariana Çukuru dünya üzerinde bilinen en derin nokta olarak biliniyor. O kadar derin ki Everest'i ters çevirip başı bu noktaya denk gelse dahi yüzeye 1 km'lik mesafe kalıyor. Ünlü yönetmen ‘Dikey Torpil’ (Deepsea Challenger) adlı özel denizaltısıyla tabanına inmişti. Şimdi ise üç gezgin bu macerayı gerçekleştirecek. İşte gizemli Mariana Çukuru hakkında ilginç bilgiler…

Yapılan son ölçümlere göre Mariana Çukuru’nun en derin noktası yaklaşık 10 bin 994 metre. Uzunluğu ise 2 bin 542 kilometre, genişliği ise 69 kilometre... Büyük Okyanus'un batısındaki Mariana Adaları'nın en büyüğü olan ve en güneyindeki adası olarak bilinen Guam Adası'nın güney batısında, Japonya ve Endonezya’nın tam ortasında yer alıyor Mariana Çukuru…

Peki Mariana Çukuru nasıl oluştu? 

Yer kabuğunu oluşturan plakalardan bazıları birbirlerine yaklaşarak çarpışırlar. Bu çarpışma neticesinde plakalardan biri diğerinin altına girerek ‘dalma’ adı verilen bir durum gerçekleşir. Dalma durumunun anlamı ise yoğunluk bakımından üstün olan plakanın, daha az yoğun olan plakanın altına kayması olayı...

Bu bölgelerde şiddetli depremler görülebilir ve depremlerin oluştuğu derinlikler levhaların büyüklüğüne göre 700 kilometreyi bulabilir. İşte Mariana Çukuru da Pasifik Plakası ile Mariana Plakası’nın birbirine çarpması sonucu oluşmuş bir çukur.

Çukurda yaşayan canlılar var 

Mariana Çukuru'nda hayat belirtileri de var. Yapılan araştırmalar, aşırı basınçlı ve soğuk ortamda yaşayabilen birçok mikroorganizma, balık ve yengeç türünü ortaya çıkarmış. Buradaki yaşamın temel dayanağı, 300 dereceye ulaşan volkanik püskürmeler ve buradan çıkan sülfürü metabolize edebilen bakteriler. Bu kadar derinde yaşayan balık türlerinin hayatları yüzlerce yılı bulabilmekte… Çukurdaki canlıların, ‘Prehistorik Dönemler'den (Tarihöncesi Dönem) bu yana aynı kaldığı bazı bilim insanları tarafından düşünülmekte…

Çukur nasıl keşfedildi? 

Çukur nasıl keşfedildi

1951 yılında ‘Challenger II’ gemisiyle Büyük Okyanus'ta araştırma yapan bilim insanları, Mariana veya Larron takımadalarının doğusunda denize saldıkları sondanın 10 bin 863 metreye kadar indiğini görünce, o güne kadar bilinen deniz çukurlarının (Filipinler, 10 bin 540 metre, Japonya 10 bin 535 metre, Karmadek takımadaları 9 bin425 metre) en derinini bulduklarını anladılar.

23 Ocak 1960 yılında ise ‘Trieste’ adlı batiskaf (Çok yüksek basınçlara dayanabilen sert maddeden yapılmış çelik küre biçimli araç), denizin altında 10 bin 916 metreye kadar inebildi. Batiskafın içindeki İsviçreli bilim insanı Jacques Piccard ile ABD Donanması'ndan Teğmen Donald Walsh, Mariana Çukuru'na inebilmeyi başaran ilk insanlar oldular. Buldukları bu nokta 8 bin 850 metrelik Everest dağını bile kolaylıkla yutabilecek olan Mariana Çukuru'ydu…

Ünlü yönetmen dalış yapmıştı 

Ünlü yönetmen dalış yapmıştı

25 Mart 2012'de, yönetmen James Cameron ‘Dikey Torpil’ (Deepsea Challenger) adlı özel denizaltısıyla Mariana Çukuru’na tek başına inmeyi başardı. 156 dakikada dünyanın tabanına inen, üç saat incelemelerde bulunan Cameron, beklenenden daha kısa sürede, 70 dakikada yüzeye çıktı. Burada çektiği görüntüler ve topladığı numunelerle iki yeni canlı türünün tespit edilmesini sağlamıştı. Cameron tarafından bizzat tasarlanıp Avustralyalı mühendislerce inşa edilen denizaltı, Mariana Çukuru’nda bulunan metrekare başına 7 bin 250 tonun üzerindeki basınca dayanıklıdır. Özellikle de The Abyss adlı filminde derin sulara ne kadar meraklı olduğunu zamanında göstermişti.

Şimdi sıra onlarda 

Dünyada bir ilk olarak EYOS Keşif, deniz altı dalış şirketi Caladan Oceanic ile birlikte çalışmaya başladı. Bu çalışmanın amacı halktan kişilerin katılmasını sağlamak ve Pasifik Okyanusu’nun batısındaki Marianas Trench’in yani Challenger ya da Mariana Çukuru’nun derinlerinde bir dalış gerçekleştirmek.Haziran ayında gerçekleştirilmesi planlanan bu yeni keşifte sadece üç şanslı kişi, bu yolculuğa tanıklık edebilecek. CNN Travel sitesine konuşan keşfin yetkilileri ise bu seçimin ‘İlk gelene ilk öncelik verilecek’ şeklinde olacağını ve keşfin maliyetinin yaklaşık 750 bin dolar civarında olacağını belirtiyorlar.

‘Görev Uzmanı’ ya da ‘Sefer Uzmanı’ olarak adlandırılan bu üç gezgin, EYOS ve Caladan Oceanic tarafından yürütülen operasyonda yaklaşık sekiz gün geçirecek. Her bir denizaltı, 14 saate kadar dalış gerçekleştirebilecek. 11 kilometrelik iniş, yaklaşık yedi saat sürecek. Dalgıçlar, deniz tabanında, özellikle keşife ve olanaklar dahilinde çevrelerindekileri filme çekecekleri dört saate kadar zaman harcayacak.

EYOS Keşifler’in kurucu ortağı Rob McCallum, bir demecinde Challenger Çukuru’nun dünya üzerindeki en özel destinasyon olduğunu vurgulayarak çukurun dibine, bugüne kadar personeliyle beraber sadece üç keşif yapıldığını ve durumun ne kadar zorlu olduğunu anlatabilmek için ise aya çıkan insan sayısının, okyanusun dibine giden sayısından daha fazla olduğunu belirtmiş.

Okyanus gözetim gemisi olan DSSV Pressure Drop eşliğinde bu keşif gerçekleşecek. Şu anki programa bu keşif haziranda gerçekleşecek. Kesin tarih, daha sonra belirlenecek. Yalnız küresel salgın yüzünden erteleme olabilir.

Okyanus gözetim gemisi olan DSSV Pressure Drop eşliğinde bu keşif gerçekleşecek. Ayrıca bu gemide asıl kahraman ve dipteki keşfi yapacak olan iki kişilik kapasiteli ve okyanusun dibinde kalabilen küçük denizaltı Caladan Okyanus’un ‘Limiting Factor’ hazır bulunacak. Bu araç, 14 bin metredeki basınca kadar test edilmiş ve Challenger (Mariana) Çukuru’nun dibine beş kez dalış gerçekleştirmiş. Bu küçük deniz aracının okyanusun diplerine defalarca dalış yapabilen tek araç olduğu belirtiliyor. Seyahatle ilgili demeçte, “Okyanusun dibinde kalabilen bu aracın personeli, 90 mm kalınlığında kalın bir titanyum katman tarafından korunmakta ve bu şekilde basınç değişikliği ve psikolojik stres yaşanmamaktadır.” bilgisi de paylaşılıyor.

Çukurda yaşayan canlılar var

Editör: TE Bilişim