Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, “Denizle ilişkili faaliyetlerden yılda 450 milyar dolarlık değer yaratan Akdeniz’in kaynaklarını gelecek nesillere aktarmak istiyorsak acilen harekete geçmemiz gerekiyor” dedi.

Dünyanın en çok turist çeken bölgelerinden biri olan Akdeniz aynı zamanda dünya çapında en fazla avcılık yapılan, kaynakları en çok tüketilen denizler arasında yer alıyor.

Çok sayıda nadir ve endemik canlı türüne ev sahipliği yapan Akdeniz’de çeşitli köpekbalığı, balina, yunus, deniz kaplumbağası türlerinin yanı sıra balık ticaretinde küresel öneme sahip mavi yüzgeçli orkinos türleri de yaşıyor. Ancak bu doğal zenginlik yok olma tehlikesi ile karşı karşıya.

Yasadışı balıkçılık, petrol-doğal gaz arama ve işletme çalışmaları, kıyılardaki aşırı yapılaşma, artan deniz trafiği ve plastik kirliliği, Akdeniz ve onun sunduğu kaynaklara bağımlı yerel topluluklar için büyük riskler oluşturuyor.

Doğal Hayatı Koruma Vakfı'nın (WWF) “30 x 30: Akdeniz’de Biyolojik Çeşitliliği ve Balık Stoklarını Yeniden Canlandırmak” başlıklı raporuna göre Akdeniz’in yüzde 9,68’i Deniz Koruma Alanı olarak ayrılmış durumdayken bu alanların yalnızca yüzde 1,27’si etkin bir şekilde uygulanan yönetim planına sahip. Dünya ortalamasından yüzde 20 daha hızlı ısınan Akdeniz aşırı avlanma, kitle turizmi, plastik kirliliği, iklim değişikliği gibi tehditlere karşı savunmasız durumda.

AKDENİZ'DEKİ BALIK STOKLARI TEHDİT ALTINDA

WWF’in raporu sürdürülebilir olmayan balıkçılık ve diğer endüstriyel faaliyetlerde ısrarcı olunması durumunda önümüzdeki yıllarda Akdeniz’deki balık stoklarının azalmaya devam edeceğine dikkat çekiyor. Rapor Akdeniz’in yüzde 30’unu kapsayan, yönetim planına sahip deniz koruma alanlarının oluşturulması ve etkin koruma tedbirlerinin hayata geçirilmesiyle birlikte, Akdeniz’in geri kalanında sürdürülebilir yönetimin sağlanması durumunda balık stoklarının artacağını bilimsel olarak da ortaya koyuyor. Böylelikle denizel ekosistemin belirgin bir şekilde iyileşeceği ve yaşamları denize bağlı olan 500 milyon insanın refahına daha fazla katkı sağlanacağı vurgulanıyor.

WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Müdürü Aslı Pasinli, “Denizle ilişkili faaliyetlerden yılda 450 milyar dolarlık değer yaratan Akdeniz’in kaynaklarını gelecek nesillere aktarmak istiyorsak acilen harekete geçmemiz gerekiyor. Önceliğimiz deniz habitatlarını yok eden, balinaların, yunusların, deniz kaplumbağalarının, köpekbalıklarının ve daha pek çok deniz canlısının ölümüne neden olan, Akdeniz için de büyük tehdit oluşturan hayalet ağlar sorunu. Denizlerimizin en az yüzde 30’unun etkin bir şekilde korunması gerekiyor” dedi.

BLUE PANDA HÜKÜMETLERE, BALIKÇILARA, HALKA ÇAĞRI YAPACAK

Denizde terk edilmiş, kaybolmuş ya da atılmış balık ağları deniz tabanını kazıyarak, deniz altındaki canlılar için birer tuzak haline geliyor ve boğulmalarına neden oluyor, denizcilik ve balıkçılık ekonomisini tehlikeye atıyor. Hayalet ağ sorununun çözüme kavuşturulmasını sağlamak ve plastik atıkları önlemek için hükümetlere, av aracı tasarımcılarına, teknoloji uzmanlarına ve üreticilerine, balıkçılara ve halka çağrıda bulunmayı amaçlayan WWF’in Blue Panda yelkenlisi, 5 aylık yolculuğuna başladı. Blue Panda bu sürede Akdeniz için ciddi tehdit oluşturan hayalet ağlardan kurtarmak amacıyla simgesel öneme sahip altı deniz koruma alanını (DKA) ziyaret edecek.

Blue Panda 2019 yılında denizlerdeki plastik kirliliğine dikkat çektiği ilk seferinin ardından bu kez Akdeniz’deki turistik bölgelerin yakınında bulunan ve kitle turizmi, sürdürülebilir olmayan balıkçılık ile diğer insan faaliyetlerinin baskısı altındaki altı deniz koruma alanını ziyaret edecek. Kasım ayına dek sürecek yolculukta ziyaret edilen deniz koruma alanlarının eşsiz denizel habitatları ile ev sahipliği yaptıkları türlere dikkat çekilecek. Balıkçılar, dalgıçlar ve DKA yöneticileri ile bir araya gelinerek hayalet ağ temizliği yapılacak.

"Akdeniz’in Hazinelerini Korumak” başlıklı 2021 yolculuğuna İtalya’nın Portofino Deniz Koruma Alanı’ndan başlayan Blue Panda, Kasıma kadar Yunanistan’da Zakynthos, Türkiye’de Kaş-Kekova, Fransa’da Cap Corse, Tunus’ta Tabarka ve İspanya’da Tagomago Deniz Koruma Alanlarını ziyaret edecek.

Yelkenli ayrıca Eylül ayında Dünya Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından Dünya Doğa Koruma Kongresi’nin düzenleneceği Marsilya’ya giderek karar vericilere ve bilim insanlarına Akdeniz’in en az yüzde 30’unun korunması yönünde çağrıda bulunacak.

Editör: TE Bilişim