Olta balıkçılarına 5 cazip adres 
 
Türkiye’nin hemen hemen bütün kıyılarında ve göl ve nehirlerinde olta balıkçılığı yapılabiliyor. Kirlenmenin yoğun olduğu bölgelerde artık pek balık kalmasa da hâlâ amatör balıkçıların yüzünü güldüren pek çok avlanma noktası var. Sizin için Marmara Bölgesi’nde karadan ya da tekneyle balık tutulabilecek 5 bölgeyi seçtik.

İSTANBUL BOĞAZI

Onlarca noktadan olta sallayın

İstanbul Boğazı’nın Anadolu Yakası’nda balık tutulacak pek çok nokta var. Bu mevsimde istavrit, çinekop az da olsa lüfer, izmarit ve mezgit tutulabiliyor. Üsküdar Şemsipaşa Sahili’nde Semsi Paşa Camii’nin önündeki yoldan araç geçmiyor. Poyraz estiğinde rüzgar alsa da çinekop için uygun nokta. Üsküdar’dan Karadeniz yönüne 10 dakikalık yürüyüşle Paşalimanı’na ulaşırsınız. Sahildeki parkta güzel havalarda piknik yapıp, balık tutulabilir. Bu mevsimde istavrit, çinekop ve lüfer çıkıyor.

Biraz daha yukarıda Beylerbeyi Camii’nin önünde balık tutacak alanlar bulunuyor. Çengelköy, Kuleli Askeri Lisesi civarı, biraz daha ilerideki Kandilli sahili olta balıkçıları için uygun kıyılar. Karadeniz’e doğru ilerlediğinizde, Kanlıca ve Çubuklu sahilinde rahatlıkla balık tutulabiliyor. Anadolu Kavağı’nın girişindeki yeşil alan da hem piknik yapıp hem de balık tutmaya imkan veriyor.

Kentin Avrupa Yakası’nda ise Bakırköy’den Sarayburnu’na kadar birçok noktada balık tutuluyor. Galata Köprüsü ve Unkapanı Köprüsü’nden sonra Arnavutköy Burnu’na kadar sahile sokulmak pek mümkün değil. Arnavutköy, balık açısından elverişli. Bebek sahilinde artık gezi teknelerinden olta sallamak mümkün değil. Aşiyan sahili, Rumelihisarı önü, Tarabya Oteli’nin önü, Kalender Orduevi’nin ön tarafları da balıkçıların yoğun olduğu yerler. Büyükdere sahili ve Rumeli Feneri köyünde de kale altındaki kayalık bölümden balık tutulabiliyor.

BOZCAADA VE GÖKÇEADA

Mırmır ve mercan

Bozcaada ve Gökçeada sularında karagöz, sarıgöz, mırmır, çipura, mercan, levrek, sinarit gibi balıkları tutabiliyorsunuz. Adaların etrafında karayoluyla ulaşılan birçok bakir koy var. Bozcaada’da rüzgarın durumuna göre mendirek, liman, Ayazma sahili amatör balıkçıların en çok rağbet ettiği bölgeler. Turistik sezonun bitişiyle ada halkı da oltalarını alıp deniz kenarlarına gidiyor.

Gökçeada’da Kaleköy ve feribot iskelesinin bulunduğu mendirek oltayla rahat avlanılabilecek, erişimi kolay bölgeler. Adanın güney sahillerinde de otoyolun hemen yanı başında, kilometrelerce sahil uzanıyor. Türkiye’nin ilk sualtı doğal parkı da Gökçeada’da. Adanın kuzeydoğusundaki Yıldızkoy’dan başlayarak 1 deniz mili ileriye, Yelkenkaya’ya kadar uzanıyor. Kıyıdan 200 metre açığa kadar olan alanı kapsıyor. Ancak bu alan balık gözlemcileri için bir cennet, avcılar için yasak bölge.

TERKOS GÖLÜ VE BÜYÜKÇEKMECE

Tatlısu balıkları için adresler

İstanbul’a yakın yerlerde tatlısu balığı avlamak isteyenler, Anadolu Yakası’ndaki Ömerli Baraj Gölü’nü, Riva Deresi’nin etrafındaki aile piknik yerlerini, Avrupa Yakası’nda da turna balığı yakalanabilecek Terkos Gölü’nü ya da Büyükçekmece Gölü’ne kıyısı olan Çatalca’ya bağlı Bahşayış Köyü’nü tercih edebilir. Tatlı sularda oltanıza genellikle kızılkanat gelecektir. Eti pek lezzetli değil, üstelik kılçıklı. Nemli topraktan çıkarılacak solucan, küspe ya da kasaptan alınabilecek küçük bir tavuk parçasını yem olarak kullanarak sazan yakalayabilirsiniz. Turna ve yayın Terkos Gölü ve Büyükçekmece’de çıkan güzel balıklardan. Yayın, tatlısu balıklarının en lezzetli ve kılçığı en az olanı.

ÇANAKKALE VE GÜNEYİ

Sülina ile karides tutun

Çanakkale’de, Gelibolu’da özellikle de Çanakkale Boğazı’ndaki Kilitbahir’de geçen aydan itibaren lüfer tutulmaya başlandı. Ege’ye bakan Babakale sahillerinde, artık Marmara Denizi’nde pek rastlanmayan karagöz balığı çıkıyor. Sarıgöz, levrek, mercan, çipura bölgenin diğer değerli balıkları. Çoğu için yem bile gerekmiyor, yapay balık takılıyor oltaya. Çanakkale’den güneye inildiğinde, Küçükkuyu ve Altınoluk kıyılarında yapay yemle bu mevsimde kalamar çıkıyor. Yine Çanakkale’den Antalya’ya kadar tüm sahillerde balıkçılar kumdan çıkardıkları mamun denilen bir böcek türü ya da sülina ile karagöz, levrek gibi balıkları tutabiliyor.

ŞİLE / KALYON KOYU

Doğal anfitiyatroda lüferle buluşun

Kalyon Koyu, Ağva’nın doğusundaki bir doğa harikası. Bucaklı Köyü’ne kadar dört kilometre asfalttan gidip, daha sonra sahile uzanan toprak yola gireceksiniz. Melen Projesi’nin dev su borularını geçip dört kilometre sonra deniz kıyısına ulaşacaksınız. Kadırga Koyu, Norveç fiyortlarını andırıyor. Dev kuvarz kristalini andıran kayalar, büyük setler, basamaklar yaparak denize iniyor. Kayaların denizle buluştuğu noktanın derinliği 6-7 metre civarında, yaklaşık yirmi metre ileride kum başlıyor ve derinlik 12 metreye iniyor. Çok dalgalı günlerde bile üstünde ıslanmadan balık tutulabilecek, denizden 15 metre yükseklikte geniş bir teras bulunuyor.

Ekim, kasımda, özellikle hafta sonlarında bu ıssız koyda 20 - 30 civarında balıkçı geceyarısına kadar olta başında bekliyor. Lüfer için ideal bölge. Palamut ve kaşıkla levrek de yakalanabiliyor.

BALIKÇI NELERE DİKKAT ETMELİ

Balık tutmaya İstanbul Boğazı gibi akıntılı bir yere gidecekseniz yanınıza irili ufaklı değişik gramajlarda kurşun olmalı. Yoksa kurşun dibe inmez. Yedek olta bulundurmayı unutmayın. Bu mevsimde yanınızda mutlaka yağmurluk bulundurmalısınız. Oturmak için küçük bir tabureyi de unutmayın. Kamış ve makineden oluşan oltalar artık hayli ucuzladı. 15 TL’den 200 TL’ye kadar makineli kamış bulunabiliyor. Yeni bir olta alacaksanız orta boy bir makine ve en az 3 metrelik kamış alın, kamışınız en az 150 gram kurşun atabilecek dayanıklılıkta olsun. Daha ince kamışlar, akıntılı bölgede ağır kurşun kullanmanız gerektiğinde kırılabilir.

Küçük yapay balıkların fiyatı 1,5- 2 TL’ye kadar indi. Kalamar yakalıyorsanız, yapay balığı birkaç atıştan sonra değiştirmeniz gerekebilir. Karagöz, çipura, mırmır gibi balıkları yakalamak için de kalamar ideal yemlerden biri. İri ve keskin dişli balıklar için misinanın bir bölümünde çelik tel kullanılıyor.
 
 
 
 

Editör: TE Bilişim