Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Konyaaltı Sahil Projesi’nin iki ihalesine katılımcının olmadığını belirterek, “Şimdi iş başa düştü biz yapacağız. Uygulama projelerini yapıyoruz. Bu yaz değil önümüzdeki yaz sezonuna Konyaaltı sahilini yetiştirmek gibi bir hayalimiz var” dedi.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Türel, Antalya Sanayici ve İşadamları Derneğinin 4. Olağan toplantısına katıldı. Kent ve Türkiye gündemi hakkında konuşan Türel, bir şehrin marka değerinin o şehirdeki lüks gayrimenkulün metrekare fiyatlarının değeri olduğunu kaydetti. Antalya’da gayrimenkul metrekare değerlerinde olumlu bir iyileşme olduğunu gördüklerini kaydeden Türel, bu rakamın 4 bin avroların üzerine çıktığını belirtti. Antalya’da vizyon projeleri kazandırmak için çalıştıklarını vurgulayan Türel, “Yaptırdığımız anketlerde Antalya’nın öncelikli sorunlarının ulaşım ve toplu ulaşım çıkıyor. Toplu ulaşımda devrim niteliğinde bir yenileme yaptık. Toplu ulaşım ağının, raylı sisteminde bu kapsamda geliştirilmesi önemlidir. İkinci etap raylı sistemi tamamladık. 5.5 ayda bu raylı sitemi kent merkezinden Aksu Expo 2016’ya bağladık. Hizmet etmek kolay değil. Bürokratik, siyasi, hukuki zorlukları var. Bunları aşabilmek için milletin desteği gerekiyor. Biz Antalya’da bir ley yapıyorsak bunun mimarı Menderes Türel değil Antalyalılarındır. Zaman zaman hizmetlerimizin itibarsızlaştırılması siyasetin cilvesinden biridir” dedi.

“3. etap raylı sistem ve kruvaziyer limanı başvurusu yapıldı”

Seçimden önce 19 kavşak yapımı ile ilgili hedefi olduğunu ve 26 köprülü kavşağı Antalya’ya kazandırdıklarını aktaran Türel, “’Menderes mi yapıyor Karayolları yapıyor’ dediler. Kim yaparsa yapsın önemli olan bu hizmetlerin yapılmasıdır. Neden ben göreve gelinceye kadar yapılmıyordu? Bunu sormak lazım. Antalya’nın hep kazanmasını diledim. Siyasi hayatımda ‘Antalya kazanacaksa ben kaybedeyim’ demişimdir. Raylı sistem yüzünden Türel’in seçim kaybettiği iddia edildi. Ama o zamanda hiç pişman olmadığımı, kenti geleceği için bu hizmetlerin yapılması gerektiğini söyledim. Bu makamlar gelip geçicidir. Yaptığımız eserler kalıcıdır. ‘Kavşaklar trafiği sıkıştıracak’ diyenler şu anda en çok kullananlardır. Üçüncü etap raylı sistem ve kruvaziyer limanı Yüksek Planlama Kurulunun kararı için müracaatımızı Kalkınma Bakanımız Lütfi Elvan’a teslim ettim. Evraklarımı kendim elden takip ediyorum” dedi.

“Belediyeye yüksek güven”

Önemli olanın şehre değer kazandırmak olduğunun altını çizen Menderes Türel, “Kepezaltı ve Santral mahalleleri Türkiye’de sorunsuz tek kentsel dönüşüm projelerinden biridir. Orada muhteşem bir kentsel dönüşümü hep birlikte göreceğiz. Balbey’de kentsel yenileme çalışmamız var. Yapılan arazi çalışmalarında mahalleli bizi müteahhitlerle karşı karşıya getirmeyin. Müteahhitlerde bizi vatandaşla karşı karşıya getirmeyin diyor. Belediye garantör olsun istiyor iki taraf. Bu noktada belediyeye olan güvenin yüksek olduğunu görüyoruz” dedi.

“Varsak’tan başlayan raylı sistem, nostalji tramvayına bağlanacak”

Kent merkezindeki çalışmalara de değinen Türel, “Eski stadyum ve eski belediye binası alanına yapacağımız kent müzesi Türkiye’nin en büyük açık müzelerinden biri olacak. Ardından Doğu Garajı Kültür Merkezi, Balbey kentsel yenileme, Cumhuriyet Meydanı’nın genişletilmesi yer alıyor. Cumhuriyet Meydanı’nın 3’ncü etabı raylı sistemle buluşturacağız. Tramvay hattı, Varsak eski belediye, Sakarya Bulvarı, otogar, Dumlupınar Bulvarı, adliye önünden, Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bitiyor. 28 kilometrelik bir hat olacak. Nostalji hattını da bu yeni sistemle entegre edeceğiz” dedi.

Türel’den metro müjdesi

Türel, bundan sonraki süreçte Konyaaltı, Lara Kundu, Varsak metro hattının Antalya’nın ulaşım master planında yer aldığını vurguladı. Antalya’nın çok şanslı bir dönem yaşadığının altını çizen Türel, “Şehirlerde insan hayatı gibi. Antalya bu anlamda şanslı bir dönem yaşıyor. Bu sorunları birlik beraberlik, Antalyalıların desteği ile çözüyoruz. Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Dışişleri Bakanımız ve milletvekillerimizin desteğini yanımızda görüyoruz. Önemli olan proje üretmektir. Proje olursa kaynak bulunur. Belediye başkanlıkları çözüm makamıdır, mazeret makamı değildir. Antalya’nın her köşesi petrol kuyusudur, o nedenle ne yapsak Antalya’ya azdır” diye konuştu.

Türel, Kent Müzesi dahil 9 ayrı müze projesini yürüttüklerine de değindi.

“Konyaaltı sahilinde iş başa düştü”

Konyaaltı sahiliyle ilgili son gelişmeleri de paylaşan Türel, “15- 20 senedir sahil özel firma tarafından işletildi. Halka kapandı mı? Hayır. Bizim yaptığımız da tıpkısının aynısı. Yap işlet devret yöntemiyle. Siz yapıyorken kaza, biz yapıyorken ceza mı? Bu sahili halka kapattırabilir miyim, en başta ben ayağa kalkarım. Bu gibi büyük alanların özel sektör tarafından işletilmesi çok daha kaliteli olur. Daha kaliteli hizmet için bir model ortaya koyuyoruz. Aynı partinin mensupları ayağa kalkıyor. İhalenin arkasında hatırlı kişiler mi? Var. İki ihaleye katılan olmadı. Ayıp değil mi? İnsanın haysiyeti, şerefiyle oynamak bu kadar kolay mı?.İkinci ihaleye çıktık, yine katılan olmadı. Şimdi iş başa düştü biz yapacağız. Uygulama projelerini yapıyoruz. 3 ay gibi bir süre geçecek. Bizde yapım ihalesine çıkacağız. Ardından işletme ihalesine ayrıca çıkacağız. Bunun ihalesine yaz ayında çıkarsak önümüzdeki yaz sezonuna Konyaaltı sahilini yetiştirmek gibi bir hayalimiz var” ifadelerini kullandı.

“Kaleiçi canlanmalı”

Kaleiçi’nin fiziki güzelleşmesinin ilk döneminde 30 milyonluk yatırımla iyi noktaya getirdiklerini aktaran Türel, “Sırayla sosyal yaşamın daha kaliteli hale getirilmesi için çalışılmalıdır. Yat limanı bir hareketlik arz etmelidir. Deniz yüzeyinin kiralanması gibi bir süreç devam ediyor. Yat limanına bağlanan gemilerde bir sirkülasyon sağlayabilirsek, Kaleiçi yaşamına canlılık kazandıracaktır” dedi.

Referandum süreci

Referandum sürecini siyasi bir tartışmaya döndürmenin yanlış olduğunu belirten Türel, “Siyasi bir seçim yapmıyoruz. Devlet yönetiminin biçimine yönelik devletin ayağındaki prangaların kaldırılması için bir teklif var ortada. Türkiye’nin son yıllardaki çıkışının en önemli nedenlerinden biri istikrardır. Milletin iktidara sağladığı destektir. Demokrasi milletle mümkündür. 16 Nisan’da bu milletin birliği beraberliği eğer istikrardan yana tablo ortaya koyarsa sadece terör değil ekonomi alanının yanında diğer alanlarda güçlü hareket edebilme yeteneğimiz olacak” dedi.
Kaynak: iha