Herkes buraya değerli dostlar… Az sonra günler evvel sözünü ettiğimiz bizim acentelik tarihinin meşhur ‘Call the agent’ şiirini beraberce okuyacağız. Ben zannediyordum ki herkes bilir. Ve ben yine zannediyordum ki belki de hiç kimsenin bu şiiri yeniden du

Herkes buraya değerli dostlar…

Az sonra günler evvel sözünü ettiğimiz bizim acentelik tarihinin meşhur ‘Call the agent’ şiirini beraberce okuyacağız.

Ben zannediyordum ki herkes bilir. Ve ben yine zannediyordum ki belki de hiç kimsenin bu şiiri yeniden duymaya ihtiyacı yoktur.

Yanılmışım…

Gerek sizden gelen yorumlar, gerekse direk bana atılan e-mailler gösterdi ki; yurdum insanı  ‘’Call the agent/Acenteni çağır’’ şiirini istiyor.

Kimisi hiç bilmediğinden, kimisi bir zamanlar okuyup kaybettiğinden, kimi ise eski bir dostu görür gibi geçmişteki anılarını çağırmak için.

Sebepler beni ilgilendirmemeli. Değerli okurlarımız bu şiiri istiyorlar.

O halde sine-i millete dönüp onlara istediğini vermek lazım.

Ne de olsa atla deve değil bizim acenteliğin tarihini anlatan yedi mısralık bir şiirdir istedikleri.

Aklı başında olan fazla uzatmaz.

Ah bu arada sevgili arkadaşlar. Şiirin hem İngilizce hem de Türkçe metnini yayınlıyorum ki sonra bana bunun İngilizce versiyonu daha şıktı neden koymadın demeyin.

Doya doya okuyun.

Kesinlikle arşivden çıktığı şekilde yayınlanmış olup; kelimeler eski ve/veya geçen yüzyıldan kalma filan diyerek yakınmamanızı rica ederim. Orijinal haline dokunmanın haddimi aşmak olacağını düşünüyorum.

Bilmeyen veya acenteliğe yeni başlamış arkadaşlarım için söylemekte fayda görüyorum.

Bu şiir acenteliğin kısa bir tarifi niteliğinde olup yaptığımız işler hakkında genel bir bilgi vermektedir.

Kimi zaman hemen hepimiz bilmeyen bir dolu adamdan aynı abuk soruyu alıyoruz.

Aşağıdakine benzer diyalogları hangimiz yaşamadık ki?

-Ne işle meşgulsünüz?

-Acente…

-Ne acente mi?

-Evet efendim.

-Haaa… Sigorta acentesi?

-Yok efendim gemi acentesi.

-Gemi acentesi mi? N’aparki gemi acentesindekiler?

Oturup sabırla izah etmenin yanında aldığım bu tür sorulara kafam kızıp ters cevaplar verdiğim de çok olmuştur.

‘’Limanda sırayla gemi başında nöbet tutarız efendim!’’ de bunlardan birisidir.

Ancak kafanızı attıran herkesle gırgır yapamazsınız. Kimi zamanda oturup ciddiyetle ne iş yaptığınızı anlatmanız gerekecektir. Yapmak kolay değil ki anlatmak kolay olsun.

Bu soru bilgisayara ne var ne yok diye sorulması ile eş anlamlıdır neredeyse.

Bu nedenle alın okuyun, odanıza yapıştırın, hatta kesip cebinize koyun ve ‘Siz ne iş yaparsınız Allasen’ diye soranlara da özellikle gösterin. 

Ne de olsa insanların aydınlatılmasına katkıda bulunmak sevaptır.

Sevgili meslektaşlarım ve denizci arkadaşlarım genel olarak yaşadığınız stresi bildiğimden beni okurken yüzünüzde minikte olsa bir gülümsemenin dolaşmasını ve sorunlardan biraz olsun uzaklaşmanızı istiyorum.

Ancak bu köşenin yazarı der ki; bugünlük yeteri kadar gülümsedik. Şimdi ise hafiften ciddileşme ve işe güce dönme zamanı.

Bir acentenin sorumluluklarının hiç olmazsa bir kısmını kısaca özet olarak öğrenmek isteyenleri İstanbul Vapur Donatanları ve Acenteleri derneğinin internet sitesine davet ediyorum.

Neden mi? 15/12/2007 tarihinde derneğin başkanı Sevgili Ruhi Duman tarafından kaleme alınmış olan yazıyı okumak için elbette.


Call the agent/Acenteni çağır şiiri acente olarak yapılanları veya bir acenteden beklenenleri komik bir dille anlatırken, değerli hocamız Ruhi beyin yazısı hayatın gerçeklerini ve bir acente olarak dikkat etmemiz gereken kimi önemli kuralları yansıtmaktadır.

Bilgilenmek açısından hemen herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum. Bunun yanında ‘Ay ben o yazıyı bulamadım.’ Diye sızlanacak ve dersten kaçacak olanları göz önünde bulundurarak, önlem almak adına linki aşağıda geçiyorum.  Sadece bir tık ötenizde.

buraya tıklayın

Herkese keyifli okumalar.

Sevgiyle kalın değerli dostlar.

CALL THE AGENT

If your vessel enters port, call the agent.
If your vessel appears too short, call the agent
If your ships wrecks on a mole
If she’s drifting towards a shoal
Or your tug runs out of a fuel
Call the agent

If the doctor is too late, call the agent
If your gangs all have to wait, call the agent
If ‘Immigration’ does not appear
And delays is what you fear
If it costs too much for beer
Call the agent

If the  ‘Customs’ need more paper, call the agent
And your patience starts to vapour, call the agent
If they keep you from your letter
From your wife, or even better
(Those from ‘Principals’ do not matter)
Call the agent

If the stevedoor ruins your space, call the agent
If you have your nerves to brace, call the agent
If you have to stop your rain
To wait for cargo all in vain
And all your gangsa re idle again
Call the agent.

If you want to go ashore, call the agent
To make some fun and maybe more, call the agent
If the crew has had a fight
Or the need for water is in sight
Urgencies all through the night
Call the agent

If you have got fuel spilled on the deck, call the agent
If the gangway is a wreck, call the agent
If the old man’s on a blink
Or a wharfie’s in the drink
If you have no time to think
Call the agent

Yea, that’s who the fall-guy is, its the agent
All the petty grieves are his, damn the agent
And if that bloody old fool
Remains to you a useless tool
Thanks Heaven, you are allways cool
AND NOT THE AGENT!


ACENTAYI ISTE

GEMIN LIMANA GIRERSE, ACENTAYI ISTE
YANASMA YERIN DAR GORUNUYORSA, ACENTAYI ISTE GEMIN BIR MENDIREGE BINDIRIRSE
GEMIN BIR SIGLIGA DOGRU SURUKLENIYORSA YA DA ROMORKORUN YAKITI KALMAMISSA
ACENTAYI ISTE


DOKTORUN GELMESI GECIKMISSE, ACENTAYI ISTE
POSTALARIN BEKLEME DURUMU OLURSA, ACENTAYI ISTE
MUHACERAT MEMURLARI HALA GORUNURDE YOKSA
GECIKMELER OLACAGINDAN KORKUYORSAN,
BIRA MASRAFLARI DA BIR HAYLI ARTMISSA
ACENTAYI ISTE

GUMRUK DAHA FAZLA EVRAK ISTERSE,
ACENTAYI ISTE
SABRIN TUKENMEYE BAŞLARSA, ACENTAYI ISTE
E$INDEN YA DA DAHA IYI BAŞKASINDAN MEKTUBUN ALINAKONMUŞSA (KUMPANYADAN OLANLARI BOŞVER)
ACENTAYI ISTE

I$CILER GEMINI BERBAT EDIYORSA, ACENTAYI ISTE
SIIRLERINI SAGLAMLAŞTIRMAK ISTIYORSAN, ACENTAYI ISTE
YAGMUR YUZUNDEN IŞLERI DURDURMAN GEREKIYORSA
YUKUN GELMESINI BOŞ YERE BEKLIYORSAN
VE DE TUM POSTALARIN BOŞ OTURUYORSA
ACENTAYI ISTE

KARAYA CIKMAK ISTIYORSAN, ACENTAYI ISTE
BIRAZ EGLENMEK VE HATTA KACIRMAK ISTIYORSAN, ACENTAYI ISTE
TAYFALAR ARASINDA KAVGA CIKMIŞSA
YA DA SU IHTIYACI KENDINI GOSTERMIŞSE
VE DE GECELERI MEYDANA GELEN TUM ACIL VAKALAR ICIN ACENTAYI ISTE
GUVERTEYE YAG SICRAMIŞSA, ACENTAYI ISTE
GEMIYE GIRIŞ YERI BERBAT OLMUŞSA, ACENTAYI ISTE
ŞU IHTIYAR ADAM GOZ KIRPIYORSA
YA DA ANTREPODA ICKI ICILIYORSA
DUSUNECEK ZAMANIN KALMAMIŞSA
ACENTAYI ISTE

EVET BÜTÜN BUNLARIN ŞAMAR OĞLANI KIMDIR, ACENTADIR TÜM SORUNLARIN SEBEBI ODUR, ALLAH BELASINI VERSIN
VE BU ALLAHIN BELASI BUDALA
SENIN ICIN YARARSIZ BIR ALET GIBI KALMIŞSA
ALLAHA  ŞÜKÜR KENDINE HAKİM VE SAKIN SENSIN
FAKAT ACENTA DEĞİL.