Türkiye’de kıyı çok gemicilik az
 Dünya filo sıralamasında 2000 yılında 18. sırada bulunan Türkiye, bu yılın temmuz ayı itibarıyla 26. sıraya düştü. Peki, o zaman denizcilik sektörü nasıl altın çağını yaşıyor? Çünkü Türk gemilerinin birçoğu yabancı bandıralı yani sektörün ‘kolay bayrak’ diye tabir ettiği başka ülkelerin bayraklarını taşıyor. Türk gemileri Avrupa Birliği’nin liman-larında kara listedeydi ve geçen yıl yoğun çabalar sonucu gri listeye kadar çıkabildi. Şimdi beyaz liste için çaba gösteriliyor. Neden kolay bayrak tercih ediliyor, gri liste nedir ve bu sektör neden bu kadar cazip? Sorularımızın yanıtlarını Deniz Ticaret Odası Genel Sekreteri Murat Tuncer verdi.

Türkiye, denizcilik sektöründen yılda yaklaşık 10 milyar dolar kazanıyor. 2.5 milyar dolara yakın kısmı gemi inşa sektöründen. Dünya deniz taşımacılığında Türk gemilerinin payı binde bir, yani neredeyse denizde bir damla. Gemi inşa sektörü ise umut vaat ediyor. Türk tersanelerinde henüz yüksek tonajlı gemi yapılamasa da şu anda 60 tersane var. Bu sayı, süren yatırımlar tamamlandığında 120’ye çıkacak. Murat Tuncer’e göre taşımacılıktaki payımız filomuzun çapıyla orantılı değil. “Liman işletmede de çok başarılı olduğumuz söylenemez. Dünyayla kıyaslandığında özellikle özelleştirilemeyen limanlarımızdaki ekipman ve işletme geriliği bizi yavaşlatıyor. Kendi iç limanlarımız arasındaki taşımacılık da maalesef pahalı bir yöntem olan karayoluna kayıyor. Yani kabotaj filomuz yok olmaya doğru gidiyor. Gemi inşa sektöründeyse dünyada 8., Avrupa’da 4. sıradayız.”

KABOTAJ HATLARIMIZ BİTMEK ÜZERE

Türkiye’nin 8 bin 333 km kıyı şeridi var. Dış ticaret taşımacılığı ağırlıklı olarak deniz yoluyla yapılıyor. Peki, bunu artırmanın yolu nedir? Murat Tuncer’e göre gümrük mevzuatında iyileştirme yapılmalı. “Deniz yolunu teşvik edici iyileştirmeler acilen yapılmalı. ÖTV’siz yakıt ivmeyi artırdı. Bu sadece bir adım ve başka adımlar atılmalı. Taşıma maliyetleri muhakkak düşürülmeli. Yakın mesafe insan taşımacılığını hariç tutarsak, yolcu taşımacılığımız yok denilebilir. Yeni başlayan iki gemi var; İstanbul’dan Çeşme ve Bodrum’a sefer düzenleniyor. Uzun süreli gemi yolculuklarını tatilin bir parçası haline getirebilirsek, güvenli olan denizyolu taşımacılığı daha çok tercih edilebilir. 20 mil üstü sürat yapabilen hızlı feribot veya kruvaziyerlerin maliyeti 1 milyar doların üzerinde. Basit bir armatörün girebileceği bir risk değil.”

YABANCI BAYRAKLI TÜRK GEMİLERİ

Şu anda Türk filosunun neredeyse yarısı başka ülkelerin bayraklarıyla çalışıyor. Gemicilik sektöründe buna ‘kolay bayrak’ deniyor. Murat Tuncer bunun nedenlerini de anlattı: “Kolay bayrak vergi kolaylığı sağlıyor. Genel olarak, gümrükten tutun gemi adamı çalıştırılmasına kadar mevzuatımızdaki sıkıntılardan kaçmak için kullanılmakta. Ülkemiz için de bir gelir kaybıdır ve önlenmelidir.”

UMUDUMUZ BEYAZ LİSTE

Türk gemileri geçen yıl AB limanlarında kara listeydi. Hem gemi sahiplerinin bilinçlendirilmesi hem de uluslararası lobi faaliyetleriyle bu yıl gri listeye geçmeyi başardılar. Hedefte beyaz liste var ama Murat Tuncer’e göre bunun için çok çalışmak gerekiyor. “Gemiler yaşlı ve dünya standartlarının altındaysa tutuklanır ve kara listeye alınır. Birçok AB ülkesinde liman denetimi yapan personel Türk bayraklı diye gemilerimizi sadece kusur bulmak maksatlı inceliyor. Tersaneden yeni çıkmış sıfır bir gemiye bile tutuklanma gerektiren birçok neden bulunur. Bu gibi şeylere maruz kalmak istemeyen gemi sahipleri de ‘kolay bayrak’ taşımak zorunda kalıyor. Tüm AB ülkeleri için söyleyemem ama bazı limanlarda Malta bandıralı bir geminin yanına bile uğramazlarken, ondan daha iyi durumdaki bir Türk gemisini didik didik inceledikleri de bir gerçek. Böyle ararlarsa mutlaka bir eksik buluyorlar tabii.”


Gemicilik neden çok kazandırır?

Denİzcİlİk dünyada altın çağını yaşıyor. Türkiye’de bundan nasibini alıyor. Güzel kâr var. Bununla birlikte yeni yatırımların da önü açıldı. Kârlılığı gören diğer sektörlerden işadamları da bu sektöre yatırıma başladı. Kâr marjları yüke, gemiye ve çalıştığınız hatta göre değişir. Deniz ticaretinin artmasının bir sebebi de büyüyen Çin ve Hindistan pazarı. Türkiye de bundan faydalanıyor. Eski gemiler de denizlerden çekildiği için tersaneler gemi yetiştiremiyor. Bu da taşıma fiyatlarını yükseltiyor. Denizcilik, gemi inşa sanayiinde 1’e 6, deniz taşımacılığında da 1’e 15 istihdam oranlarıyla, zaten kârlı bir sektör. Türkiye’nin ithalat ve ihracatının yüzde 87.4’ü, dünyadaki yük taşımacılığının ise yüzde 85’i (petrol taşımacılığının yüzde 95’i) denizyolu ile yapılıyor.

Haber: GÜLAY ALTAN/AKŞAM GAZETESİ

Editör: TE Bilişim