Türkiye HSH Nordbank için önemli bir pazar
Tüm dünyada gemi inşa sanayisi hareketli günler yaşıyor. Özellikle gemi finansmanı gem inşa sanayisinin olmazsa olmazlarından. Denizciliğe ayırdığı 25 milyar dolarlık portföyü bulunan, geçen yıl Türk armatörüne 600 milyon Euro finansman sağlayan ve Türk armatörüne en büyük kredi sağlayan banka olarak bilinen HSH Nordbank AG’nin Uluslararası Müşteriler Sorumlusu Christian Nieswandt Perşembe Rotası’nın sorularını yanıtladı.
Bize biraz bankanızdan bahseder misiniz?
HSH Nordbank dünyanın en büyük gemi finansmanı sağlayan bankalarından biri. Bankamızın denizcilik ile ilgili olan portföyü 25 milyar Euronun üzerinde. Geçtiğimiz yıl bu rakamın 600 milyon Eurosu Türk gemi sahiplerine yani Türk marketine tahsis edildi. İngiltere, Norveç, Hollanda, Danimarka, Fransa, Amerika Birleşik Devletleri, Singapur, Hong Kong gibi pek çok ülkede uluslar arası temsilciliklerimiz ve geniş bir müşteri profilimiz var Biz bireysel ve kurumsal bankacılığın yanı sıra yatırım bankacılığı da yapıyoruz..
Navlunlarda ki iyileşme, düşen gemi fiyatları ve artan siparişler kredi isteyeceklerin sayısında artış olacağını işaret ediyor. Geçen yıl 101 milyar dolar kredi kullanan gemi inşa sektörünün bu yıl 113 milyar dolar kredi talebine ulaşacağı düşünülüyor. Bu talep ile ilgili uygulayacağınız bir yöntem var mı?
Biz yüzde yüz denizcilik sektörün ile ilişkide bulunan bir bankayız. İnşa edilecek yeni gemi siparişleri ve marketin genişlemesi bizi çok memnun ediyor. Biz zaten finansman desteğimizle yeni inşaya girecekleri de bu markete davet ediyoruz. Özellikle de teslim sonrası krediler bizim için önemli. Bu tip kredilerinin özelliklerini vadelerin 10 yıl üzeri gibi sürelerde olması, finansmanına karar verilen geminin yaşı ve tipi de göz önüne alınarak kredi miktarı ve gemi değeri arasında ‘loan to vessel ratio’ diyebileceğimiz ilişkinin oluşması, navlunlara göre kredi geri ödeme miktarının tekrar ayarlanabilmesi olarak sıralayabiliriz. Gemi inşa sektörü canlı bir sektör ve uluslararası özelliğinden dolayı da bir çok uluslararası bankalar kredi vermekten çekinmiyor. Söylediğiniz gibi gemi inşa hareketli günler geçiriyor ve daha çok gemi sahibi projeleri ile finansman desteği için geliyorlar. Biz bundan memnunuz çünkü bu bizim işimiz. Müşterilerin isteklerine en iyi çözümleri geliştirmek önem taşıyor. Türkiye bizim için önemli bir pazar ve uzun süredir de birlikte çalıştığımız bir ülke Yüzde 30-50 arasında Türk bayrağı altında olan gemilere uzun yıllardan beri finansman verdik. Bunu artırarak sürdürmeye de devam edeceğiz.
Farklı finansman tipleri olduğunu biliyoruz bunlardan biri de Almanya’nın başarılı olduğu KG sistem, KG sistemi kısaca açıklayabilir misiniz?
Günümüzde değişen market şartları ve gelişen piyasalara baktığımızda bu durumun farklı finansman tekniklerini ortaya çıkardığını biliyoruz. Gemilerin finansman edilmesinin dünya ticaretinde çok önemli bir rol üstlenmiş olması yöntemlerin de yıllar içinde değişime uğramasına neden olmuştur. Gemi finansmanı denildiğinde akla ilk gelen çoğunlukla teslim sonrası krediler olmuştur. Bilinen o ki teslim sonrası kredileri, teslim öncesi krediler ile kıyasladığınızda daha büyük bir market payına sahiptir. Denizcilik konusuna önem veren ülkeler teşvik amaçlı farklı yöntemler geliştirmiştir. Sözünü ettiğim teşvikler vergiler yoluyla hem gemi inşa sanayisine hem de gemi işletmeciliği ile finansmanına kolaylık sağlamaktadır. Bunun örmeklerinden biri de sizinde ifade ettiğiniz gibi ülkemizde bulunan KG sistemidir. Bu gemiler için çok alternatifli bir sistemdir. Bizler de zaten KG sistemini de Türk gemi sahiplerine, ya da gemi satan firmalara tanıtıyoruz. Bu sistemde Almanya’da kayıtlı ilgili yasal mevzuata uygun olarak kuruluşunu tamamlayan bir firmanın hisselerinin sahip olduğu gemilerden elde edecekleri karın dağıtılmasına bağlı olarak Limited Partnership olarak yatırımcı gruplarına uzun vadeli olarak satılmasıdır. Sözünü ettiğimiz karlar da çoğunlukla uzun vadeli kontratlar ile işin başında açıklanır. Daha sonra devlet bu hisselerden kar elde eden yatırımcılardan ya çok az vergi alır ya da hiç almaz. 2003 ve 2004 yıllarında bu sistemde yapılan işlemlerin rekor seviyeye ulaştığını söyleyebilirim. Bunda artan navlunlardan dolayı vaat edilen yüksek kazançlar ve önümüzde ki yıl yürürlüğe konması tasarlanan vergi reformunun da payı var.
Bankanız kişi ya da kurumlara gemi finansı için kredi vermeye karar verdiğinde hangi kriterlere dikkat ediyor?
Bizim bankamızın kredi verirken dikkat ettiği ana kriterleri şöyle sıralayabilirim. Öncelikle projenin ne derece kaliteli olduğuna bakıyoruz. Yönetimin kalitesi, inşaatın bizde uyandırdığı güven, kullanılan kredinin bize tamamen geri dönüp dönemeyeceği bizim dikkat ettiğimiz hususlar arasında yer almaktadır. Bizler farklı tiplerdeki gemiye geleneksel ya da seri üretim olsun destek sağlıyoruz. Butik üretiminin de dünya pazarındaki önemini bildiğimiz için o alana da gerekli desteği sağlıyoruz.
Son günlerde her fırsatta ifade edilen “gemi inşada kriz beklentisi” söylentilerine nasıl bakıyorsunuz?
Biz gemi inşanın kapasitenin üzerine doğru yani alırı şişme yönünde gittiğini görüyoruz. Benzer bir örnek ile Çin’de de görebiliyoruz. Buda krize yol açabilir ancak kriz çıkacak demiyorum çıkabilir. Bunun içinde iyi plan yapmak ve temkinli olmakta fayda var.
Kaynak:Beste ÖNKOL-Dünya Gazetesi/Perşembe Rotası
DenizHaber.Com
