Tobb Deniz Ticaret Odaları Konsey Toplantısı

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, dünya deniz ticaret filosunun yaklaşık yüzde 94’ünü kontrol eden 30 ülke arasında, ülkemiz 30,4 milyon detveytlik (dwt) kapasiteyle 13. sırada” dedi. - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, dünya deniz ticaret filosunun yaklaşık yüzde 94’ünü kontrol eden 30 ülke arasında, ülkemiz 30,4 milyon detveytlik (dwt) kapasiteyle 13. sırada” dedi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Deniz Ticaret Odaları Konsey Toplantısı, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu'nun ev sahipliğinde; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Elvan'ın katılımıyla gerçekleşti. Sektörün temsilcileri ile her yıl gerçekleştirilen bu toplantının, sektörün muhasebesini yapma imkanı verdiğini belirten Elvan, “Toplantıda, denizcilik ile ilgili neler yapılabildi, neler yapılamadı hatta neler yapılabilir gibi sorulara cevap aranacak. Denizin dalgalarıyla boğuşan da o dalgaları dindirmeyi bilenler de sizlersiniz. Ancak kabul edersiniz ki, hükümetimizin denizciliğe katkısı da yadsınamaz. Sizlere son 12 yılda denizcilikte süper lige çıkmış bir Türkiye olduğunu hatırlatmak isterim. Kara listeden beyaz listeye geçen, denizci kökenli yöneticilerle, uzmanlarla denizcilik idaresini buluşturan; Dünya yat üretiminde marka haline gelmiş, marinalarıyla, limanlarıyla, uygulanan yap-işlet-devret modelleriyle bu alanda önemli ve verimli hizmetleri başarmış bir Türkiye var. Hatta AB standartlarını yakalamış, denizcilikte dünyanın lider ülkeleri arasına girmiş bir Türkiye var. Bunun en büyük kanıtlarından biri ise ülkemizin Üye Devlet Gönüllü Denetim Programı (VIMSAS) kapsamındaki denetimlerden başarıyla geçerek ‘düşük risk grubu’na girmesidir” diye konuştu. “

64 FARKLI HATTA 238 GEMİYE HAT İZNİ VERDİK, KABOTAJ HATLARININ DENETİMLİ VE GÜVENLİ HALE GETİRDİK”

Son 12 yılda Türk Denizciliği ile ilgili Elvan, şunları kaydetti: “Dünya deniz ticaret filosunun yaklaşık yüzde 94’ünü kontrol eden 30 ülke arasında, ülkemiz 30,4 milyon Detveytlik (DWT) kapasiteyle 13. sırada. 12 yıl önce 9 milyon Detveyt ile 19. Sıradaydı. Limanlarımızda elleçlenen toplam yük miktarı ise 385 milyon tonu geçti. 12 yıl önce 190 milyon tonu bulmuyordu. Kurulu kapasitemiz ise 548 milyon ton. Planlaması yapılmış olanlarla birlikte bu kapasite 867 milyon tona ulaşacak.

Limanlarımızda elleçlenen konteyner miktarı 2002 yılında 1,9 milyon TEU iken, bugün 7,3 milyon TEU’ya (20 feetlik konteyner- twenty-foot equivalent unit) ulaştı. Kabotajda elleçlenen yük miktarı 28 milyon tondan 54 milyon tona kadar çıktı. Kabotajda taşınan yolcu sayısı da 99 milyondan 165 milyona yükseldi. Kabotaj taşımacılığımızın daha hızlı ve daha güvenli büyümesi için ise kabotajda taşımacılık yapılan hatlarını izne bağladık. 64 farklı hatta 238 gemiye hat izni verdik, kabotaj hatlarının denetimli ve güvenli hale getirdik. Uluslararası düzenli Ro-Ro hatlarında taşınan araç sayısı ise 2002 yılında 200 bin iken bugün 440 bini buldu. Sadece 3 yılda 16 yeni Ro-Ro hattını daha devreye alarak aktif Ro-Ro hattı sayısını 25’e çıkardık. Sizlerle birlikte Büyük Anadolu Lojistik Organizasyon’u (BALO) projesini hayata geçirerek demiryolu-denizyolu kombine taşımacılığını bir üst düzeye çıkardık. Kruvaziyer taşımacılığına yönelik yaptığımız düzenlemeler de meyvelerini verdi. Limanlarımıza uğrayan kruvaziyer gemi sayısı 2002 yılında 821 iken, bugün bin 572’ye ulaştı.

Bununla birlikte, limanlarımızı ziyaret eden kruvaziyer yolcu sayısı da 332 binden 2 milyon 240 bine çıktı. 12 yılda ülkemiz, kruvaziyer turizminde ispanya, İtalya ve Yunanistan’dan sonra 4’üncü sıraya tırmandı. Denizciliğimize destek amacıyla 2004 yılında çıkardığımız ÖTV’siz yakıt uygulamasıyla da 3,2 milyon ton ÖTV’siz yakıt vererek sektörümüz 3,9 milyar TL’lik destek verdik. Bununla birlikte 2023 yılı hedeflerimizden olan Türk P&I Koruma ve Tazmin Sigorta Şirketi’nin kurulması hedefimizi de bu yıl Ocak ayında hayata geçirdik. Şirket, sadece ilk üç ayda 305 geminin sigortalama işlemini tamamladı. Deniz ticareti ile birlikte gemi inşa sanayimizi geliştirecek adımları da attık. Tuzla bölgesinde sıkışan tersaneciliğimizin tüm kıyılarımıza yayılmasını sağladık. Tuzla ve Yalova tersanelerinin imar planlarına ait sorunları Bakanlık olarak çözdük. 2002 yılında 37 tersanemizin yaklaşık 500 bin Detveyt gemi inşa kapasitesi vardı. Şimdi ise tersane sayımız 72’ye kapasitemiz ise 3,6 milyon Detveyt’eçıktı. Şu anda gemi inşa sanayimiz 67 adet gemi siparişi ve 1,16 milyar dolarihracat rakamı ile dünya 6’ncısı. 2002 yılında ise ancak 24. sıraya kadar çıkabilmiştik.”

“ÜLKEMİZİN DÖRT BİR YANINDA ULUSLARARASI TAŞIMACILIĞA HİZMET VEREN BÜYÜKLÜ KÜÇÜKLÜ 185 LİMAN VE İSKELE VAR”

Yaşanan gelişmelerin sonrasında denizciliğin büyüyüp güçlendiğini bildiren Elvan, “Bunun sonucunda da dış ticaretimizin deniz yolu ile yapılan kısmı 40 milyar dolardan 223 milyar dolara kadar çıktı. Denizyolu taşımacılığında yaşanan bu artış, ülkemizde yeni liman gereksinimlerini de oluşturdu. Ülkemizin dört bir yanında uluslararası taşımacılığa hizmet veren büyüklü küçüklü 185 liman ve iskele var. Ancak dış ticaretinin neredeyse yüzde 60-65’ini denizyolu ile yapan ülkemizin, böyle küçük limanlarla ya da iskelelerle deniz ticaretinde istediği noktaya gelmesi mümkün değil. Bu amaçla bir yandan mevcut limanları yenilerken, diğer yandan yeni limanlar yapmaya hız verdik. Kıyı şeridi olan her bölgemizde en az birer adet ana aktarma limanı tesis etmeye başladık. İzmir’de yapımı sürdürülen ve altyapı işleri tamamlanan “Kuzey Ege - Çandarlı Limanı” dünyanın en büyük limanları arasında yer alıyor. Karadeniz’de yapacağımız Filyos Limanı’nın altyapı ihalesini gerçekleştirdik. Süreç devam ediyor. Akdeniz’de Konteyner Aktarma Merkezi olacak ve Orta Asya ile Ortadoğu’ya yönelik talebi karşılayacak Mersin Konteyner Limanı’nı projesini de başlattık” ifadelerini kullandı. Yeni limanları inşa ederken, bu limanların lojistik altyapısını da kurduklarını ifade eden Bakan Elvan, “Mersin’e sadece Çukurova Bölgesi’nin değil Türkiye’nin en büyük Lojistik Merkezlerinden birini yapıyoruz.

Zemin probleminden dolayı uygulama projelerinin tadilatından sonra inşaat çalışmalarına başlayacağız. Bu merkez ile Türkiye Lojistik Sektörüne, 896 bin ton taşıma kapasitesi ve 416 bin metrekare lojistik alan kazandıracağız. Ayrıca Tırmıl mevkiine yeni istasyon oluşturduk. Demiryolu ile liman bağlantısını da sorunsuz hale getirdik. İzmir’de de Kemalpaşa Lojistik Merkezi’ni kuruyoruz. Altyapısı neredeyse tamamlandı. Üst yapı işlerinin Yap İşlet Devret yolu ile yapılması için de ihale hazırlıklarına yakında başlıyoruz. 3 milyon metrekare alana sahip olacak bu üs, tamamlandığında 14 bin 211 konteynır elleçleyebilecek kapasitede olacak. Bu üs ile birlikte merkezi, limanlarla buluşturacak Torbalı-Kemalpaşa demiryolu bağlantısını yapmak için de kolları sıvadık. Proje çalışmalarında son aşamaya geldik. Bu hat tamamlandığında demiryolu yükleri Kemalpaşa’ya gelip Menemen-Aliağa-Çandarlı güzergahını takip ederek Çandarlı limanına ulaşabilecek” değerlendirmelerini yaptı.

“2023 VİZYONUNDA 500 MİLYAR DOLAR İHRACAT VE 1 TRİLYON DOLAR DIŞ TİCARET HACMİ HEDEFLİYORUZ”

Denizciliğimizin nerden nereye geldiğinin çok açık olduğunu kaydeden Elvan, “Denizciliğimizin ve deniz ticaretimizin yarınları için de neler yaptığımız da ortada. Fakat tüm bunlara rağmen; tarihsel birikimimiz, insan kaynağımız, kapasitemiz ve ülkemizin jeostratejik konumu göz önüne alındığında, geldiğimiz bu noktanın yeterli olmadığını düşünüyorum. Denizciliğimizin dalgalı ve fırtınalı günleri artık geride bıraktığını söyleyebiliriz. Ancak geçmişte yapılan ihmallerinin izlerini silmek için daha çok çalışmak zorundayız. Kırmak, dökmek, yakmak yerine hep birlikte ülkemizi kalkındırmak için gece gündüz demeden çalışmalıyız. Biliyorsunuz 2023 vizyonunda 500 milyar dolar ihracat ve 1 trilyon dolar dış ticaret hacmi hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşma sürecinde denizcilik sektörüne önemli görevler düştüğü de çok açık. Ülkemizin 2023 yılı dış ticaret hedeflerine ulaşması denizcilikte belirlediğimiz hedeflere ulaşmamız ile tamamen doğru orantılı” şeklinde konuştu.

“EKİPMAN VE TEÇHİZATLARIN EN AZ YÜZDE 70’İ YERLİ OLACAK ŞEKİLDE GEMİ ÜRETİMİNİ AMAÇLIYORUZ”

2023 denizcilik hedeflerine ilişkin ise Bakan Elvan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu kapsamda 2023 yılına kadar Türk sahipli deniz ticaret filosunun tonaj bazında 50 milyon Detveyt’e ulaşması ve dünyada ilk 10 arasında yer almasını amaçlıyoruz. Ülkemizdeki kıyı tesislerinin birleştirilerek ihtisas limanları kurulması ve sıvı yük için mevcut şamandıra sistemlerinin kaldırılarak dolfen terminal sistemine dönüştürülmesi için de çalışıyoruz. Mevcut olan tersanelerin birleşerek; daha etkin, rasyonel ve büyük kapasiteli tersaneler haline dönüştürülmesi gerekiyor. Bu anlamda birleşmeyi teşvik edecek altyapıyı da kuracağız.

Gemi inşa sektöründe de yerlileşme konusuna önem veriyoruz. Ekipman ve teçhizatların en az yüzde 70’i yerli olacak şekilde gemi üretimini amaçlıyoruz. Sorunları çözülmüş, gerekli yasal düzenlemeleri yapılmış bir denizcilik sektörümüz olmasını amaçlıyoruz.” Belirlenen hedeflere ulaşılarak, “Denizci Millet, Denizci Ülke” olacağımıza inancının tam olduğunu ifade eden Elvan, “2009 yılında başlayan ve hala etkileri süren küresel ekonomik kriz sonrasında şevkinizin kırıldığının da farkındayım. Ancak, yaşanan küresel ekonomik kriz veya başka mazeretler denizciliğimizin geliştirilmesine engel olamaz. Umutsuzluğa kapılma lüksümüz yok. Güzel bir denizci sözünü hatırlatmak istiyorum. “Her fırtına için bir liman vardır” Hükümet olarak biz, denizcilik için gerekeni yapmaya hazırız. Hali hazırda, sıkıntılarınızı en aza indirmek için yasal düzenlemeler yapmaya, önünüz açmaya da devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“40 BİNE YAKIN GENCİMİZ DENİZCİLİK ALANINDA MESLEKİ EĞİTİM ALIR HALE GELDİ”

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ise geçtiğimiz dönemde Bakanlığın ulaştırma alanında büyük bir atılıma imza attığını hatırlatarak, “Bakanlığımız hava, demir ve denizyollarında ve haberleşmede önemli gelişmeler sağladı, ekonominin büyümesi noktasında stratejik rol oynadı. Denizcilik sektörü, Sayın Binali Yıldırım’ın bakanlığı döneminde bıraktığı eserlerle ve bugün Milli Savunma Bakanımız olan Sayın İsmet Yılmaz’ın Denizcilik Müsteşarlığı döneminde yaptıkları çalışmalarla çok yol kat etti. Her şeyden önce bir şeyin altını çiziyorum; biz, Türk özel sektörü olarak, Türkiye’yi daha da büyütmek, zenginleştirmek, adil bir şekilde kalkınmayı sağlamak için çalışıyoruz. Bakınız Deniz Ticaret Odası Başkanımız Metin Kalkavan sektörümüzün büyümesi için büyük bir mesleki eğitim hamlesi başlattı. İMEAK Deniz Ticaret Odamızın vizyonu sayesinde 40 bine yakın gencimiz denizcilik alanında mesleki eğitim alır hale geldi. Emekleri için kendisine huzurlarınızda teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“TÜRKİYE 2014 YILI İTİBARIYLA DÜNYANIN EN BÜYÜK 30 DENİZCİ ÜLKESİ SIRALAMASINDA 13. SIRADA”

Bugün küresel ekonominin rotasının değiştiğine şahitlik ettiklerini bildiren Hisarcıklıoğlu, “Bildiğiniz gibi son dönemde gelişmiş ülkelerin öncülüğünde küresel ekonomi toparlanmaya başladı. Bu çerçevede bol ve ucuz likidite dönemi sona eriyor. Bugün artık kendi imkânlarımıza odaklanarak üretmek, satmak, adil paylaşmak ve büyümeyi sürdürülebilir kılmak dün olduğundan çok daha önemli. Elimizdeki imkânları en etkili şekilde kullanmak zorundayız. Küresel ekonomi zor bir dönemden geçerken bu yıl ülkemiz yüzde 4 büyüdü. Bu büyüme trendini daha da yukarıya çekmemiz gerekiyor. Denizcilik sektörü de bu açıdan kritik bir öneme sahip. Allah bize bu alanda en güzel coğrafyayı vermiş” dedi. Üç tarafı denizlerle çevrili Kafkaslarla, Arap dünyasıyla, Avrupa arasında bir kavşak noktasında olduğumuzu söyleyen Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi:

“Tarihi İpek Yolu’nun üstündeyiz. Dünyanın en kıymetli yerindeyiz. Denizyolu, karayolu, demiryolu bağlantılarıyla bu coğrafyada lojistik anlamında eşsiz bir avantajımız var. Denizcilik sektörü de son yıllarda bu avantajı iyi kullanmaya başladı. Hem istihdam hem de döviz kazandırma açısından ülkemizin ivme kazanan sektörlerinden biri haline geldi. Bugün gemi inşa sanayinde 20 binin üzerinde vatandaşımız istihdam ediliyor, 3 milyar dolara yakın ihracat yapılıyor. Doğru yatırım teşvikleriyle, 2003 öncesinde belli bir bölgeye sıkışan tersanelerimiz Hopa’dan İskenderun’a kadar tüm kıyılarımıza yayıldı. 2013 sonunda 71 faal tersanemiz var. Ama maalesef küresel kriz öncesinin parlayan yıldızı olan gemi inşa sanayinde ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Buna rağmen, Türkiye 2014 yılı itibarıyla dünyanın en büyük 30 denizci ülkesi sıralamasında 13. sırada. Avrupa’da 6. sıradayız. Son 5 yılda Avrupa’da yıllık deniz yolu ile taşınan yük ortalaması sadece yüzde 3 arttı, bizde ise yüzde 19 arttı. Son 5 yılda Türkiye’nin ihracatı yüzde 15 artarken, su ürünleri ve balık ihracatımız yüzde 36 arttı. Transit taşıma neredeyse her yıl ikiye katlanıyor. Transit taşımacılığında Almanya’nın önüne geçtik. Gemicilik sektöründeki potansiyelimizin seviyesi, mertebesi işte burada. Ancak hedeflerimize ulaşmak için bu rakamlar yeterli değil. Hem gemi inşa sanayimizi, hem deniz taşımacılığını, hem de limanlarımızı geliştirmeye ve büyütmeye devam etmek zorundayız.”

“SAYIN BAKANIMIZDAN RİCA EDİYORUM, GEMİ İNŞA SEKTÖRÜNÜ DE “BÜYÜK ÖLÇEKLİ YATIRIMLAR” ARASINA KATALIM”

Hisarcıklıoğlu, “Bu sektörden Türkiye daha çok ekmek yer. Ancak önce, sektörü stratejik bir sektör olarak kabul etmeliyiz. Henüz rakiplerimizin gerisindeyiz. Ekonomik büyüklüğü bizimle hemen hemen aynı olan, ama kıyı şeridi bizimkinin 15’te biri olan Hollanda bizden daha fazla yükleme-boşaltma işlemi gerçekleştiriyor. Akaryakıt taşıması çıkarıldığında hala Avrupa’nın ilk 20 limanı içinde yer alan limanımız yok. Demek ki, hem gemi inşa sanayini, hem deniz taşımacılığını hem de liman yatırımlarını eşgüdüm içinde teşvik etmeye devam etmek zorundayız. Sadece AB üyesi devletler değil, rakibimiz konumunda olan Çin, Kore Brezilya, Hindistan ve Rusya da gemi inşa sanayine doğrudan ya da dolaylı destekler geliştirdi. Deniz taşımacılığı ve gemi inşa sektörlerimiz gösterdikleri başarıyla Türkiye’nin küresel rekabetteki gururudur. Sektörümüzün de küresel rakiplerinin aldığı desteklere benzer desteklere ihtiyacı vardır. Hazırlanan yeni yatırım teşvik sisteminde deniz yolu ile yük ve yolcu taşımacılığı “Öncelikli Yatırım Konuları” içinde yer alıyor. Sayın Bakanımızdan rica ediyorum, Gemi İnşa Sektörünü de “Büyük Ölçekli Yatırımlar” arasına katalım. Bu alanda da atılım sağlayalım” şeklinde konuştu. Hisarcıklıoğlu, denizcilik sektöründe pervanelerin döndükçe Türkiye’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma rotasında yola devam edeceğini ifade etti.

Editör: TE Bilişim