Sabancı, “Nakit akışını iyi yönettik. Denizde büyümek isteyen beni izlesin” dedi...

O, Sabancı Ailesi’nin tek armatörü. Rahmetli Sakıp Sabancı’nın da amca çocuğu. 39 yıl boyunca Sabancı Holding’de tekstille uğraştı. 1999’a kadar BosSa, YünSA, TekSA’nın içinde bulunduğu Avrupa’nın en büyük tekstil gruplarından birisinin başındaydı. İkinci baharını yaşamak için 55 yaşındayken emeklilik kararı aldı ve “deniz” e daldı. Kendi deyimiyle, “yüzme bilmeyen armatör” oldu.

Çekirdekten yetişen, babadan armatör olanlara taş çıkarttı. Sektörde bugün bile, eski Türk filmlerindeki “zengin armatör” rolünü canlandıran unutulmaz komedyen Vahi Öz dönemini yaşayanlara “gemi nasıl çalıştırılır” derslerini veren Sabancı, bir türlü krizi aşamayan denizcilere rol modeli oldu. Kurduğu, Ya-SA Denizcilik, 15 yaşına bastı. İşe başlarken, 2015 yılı için elindeki filoyu 5 milyon dwt’ye çıkarma hedefi vardı. O hedefi kriz biraz aksatsa da, Mehmet Emin Karamehmet’in Giden Lines ve İzmirli Lucien Arkas’ın Arkas Holding’i ile birlikte Sabancı’nın Ya-SA’sı Türk armatörlerinin en önde giden şirketleri durumunda. Japonya tersanelerine ikisi tanker, 6 gemi siparişi veren Sabancı ile Yunanistan’ın Pire Limanı’nda Deniz Ticaret Odası’nın Ankara Gemisi’nde verdiği davette karşılaştık. Onunla, Türk denizciliğinin geleceğini konuştuk. Sabancı, sorularımıza şu cevapları verdi:

BANKALAR BİZİ ZORLADI

Denizcilik sektörü, bir türlü krizden çıkamıyor. Siz nasıl bir yol izliyorsunuz?


Yaşanan küresel kriz, sadece bizde değil, dünyada da denizcilik sektörünü vurdu. Likidite bolken, gemi siparişleri karşılanamıyor, tersaneler non- stop çalışıyordu. Krizle birlikte navlun fiyatları düşmeye başlayınca, bizler de çıkmaza doğru yol aldık. Bankalar, kimsenin gözünün yaşına bakmadan bol bol verdikleri kredileri geri çağırdılar. İster istemez bizim de kayıplarımız oldu. Ancak, nakit akışını daha akıllıca yönettiğiniz zaman krizde de yüzebiliyorsunuz. Denizde büyümek isteyenler bizim yolumuzdan gelsinler.

Kendinizi, “yüzme bilmeyen armatör” olarak tanımlıyordunuz. Artık yüzmeyi öğrendiniz mi?

15 yıl oldu sektörde. Hala yüzmeyi tam öğrendim diyemem. İşletmeyi iyi bildiğimi düşünüyorum. Denizcilikte işletmeyi bilen para kazanabilir, kar da edebilir.

Kredi Garanti Fonu’nun gelecek ay çıkması bekleniyor. Bankalarla kredi barışı sağlanır mı?

Fonla ilgili tebliğin çıkması sektöre çok faydalı olacak. Yarım kalmış gemilerin tamamlanması ve deniz filosunda 30 yaşına yaklaşan gemilerin yenilenmesi şart görünüyor. Ancak dediğim gibi, sektör mensupları da hesaplarını iyi yapmalı.

EMEKLER BOŞA GİDEBİLİR

Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede neden hala denizcilik emekliyor?


Dünyada denizden yılda 500 - 600 milyar dolarlık bir gelir söz konusuydu. Bu gelirden de Yunanistan’ın aldığı pay, yüzde 40’larda iken Türkiye, sadece yüzde 3’lük pay alıyordu. Krizle birlikte Yunanistan yüzde 20’lere kadar indi, biz ise yüzde 1.5’larda seyrediyoruz. Kurumsallaşma konusuna gelince, elimizde bir yol haritası hala yok. Siyasi irade, bu alandan para kazanılacağını görse de kriz nedeniyle tedbir almakta zorlanıyor. Armatörler, bankalarla problemlerini çözmek için uğraşıyorlar. Bence, kriz bir fırsat yaratıyor. Sektör, öngörülü ve dikkatli davranırsa, gelecek yıllarda sıçrama yapabilir.

Armatörler, hangi yanlışları yapıyor?

Kriz öncesinde bolca kazanılan paralarla, başka alanlara da yatırım yapıldı. Tekstile, turizme girildi, emlak piyasasına ilgi duyuldu. Tabii ki, kendisine güvenen başka sektörlere de girer. Ancak, krize yakalanınca, paralar da emekler de boşa gidebilir. Özkaynak dengesini sağlam tutmak ve ölçeği de büyütmek lazım. Denizcilik çok ayaklı bir sektör. Ayakların sağlam olması için devlet - özel sektör işbirliği yapılmalı.

KOMŞUYA YETİŞMEK İÇİN YATIRIM ŞART

Türkiye, denizcilikte Yunanistan’la ne zaman boy ölçüşebilir?

 Bu sadece armatörlere bağlı değil. Ülke olarak, denizciliği öncü sektör olarak da değerlendirmek gerekiyor. 500 milyar dolarlık dünya pazarından Türkiye olarak ne kadar pay almak istiyoruz, bu önemli. Şayet, Yunanistan’a ulaşmak istiyorsak önce büyük yatırımlar yapmalıyız. Biz hala limanlarımızı bile çağdaş hale getiremedik. Marinası, limanı, tersanesi, yan sanayisi ile sektörü ülke çapında bütün olarak görmeli, planlarımızı ona göre yapmalıyız.

Editör: TE Bilişim