Orman ve Su İşleri Bakanlığı, deniz kaplumbağası ısırması haberleriyle ilgili, “deniz kaplumbağalarının besin bulamadığı zaman insanlara küçük ısırıklar atabildiği ve bu davranışın bir saldırı değil canlıların kendilerini koruma içgüdüsünden kaynaklandığı” açıklamasını yaptı.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından deniz kaplumbağası ısırması haberleri ile ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Son günlerde bazı basın yayın organlarında sahillerde yerli ve yabancı turistlerin deniz kaplumbağaları tarafından ısırıldığı yönünde bazı haberlere yer verilmiştir. Deniz kaplumbağalarının ısırma davranışı hususunda kamuoyunu bilgilendirmek için deniz kaplumbağalarının korunmasından mesul Bakanlığımız tarafından bu konuda bir açıklama yapılması gerekli görülmüştür.

Günümüzde, yer küre üzerinde 8 tür deniz kaplumbağası yaşamaktadır. Bu türler içinde 5 tür Akdeniz’de bulunmaktadır. Akdeniz’de bulunan türler içinde iki tür (Caretta caretta ve Chelonia mydas) ülkemiz Akdeniz sahillerini önemli ölçüde yuvalama alanı olarak kullanmaktadır. Deniz kaplumbağaları göçmen türler olup, yaşamlarının önemli bir bölümünü okyanus ve açık denizlerde geçirmelerine karşılık, çiftleşmek üzere sahillere ve yuvalamak üzere kumsal alanlara geçerler. Dünyada tabiatı koruma açısından bir sembol durumunda olan deniz kaplumbağaları, son 40-50 yıllık zaman zarfında çevre kirliliği, yuvalama kumsallarının turizm ve ikinci konut maksatlı kullanımı, balıkçılık faaliyetleri ile kumsallardan kum alımı gibi faaliyetler sonucu önemli ölçüde tehlike altına girmiş durumdadır” denildi.

“Bilindiği üzere Caretta caretta ve Chelonia mydas’ın yavruları plankton ve küçük böceklerle beslenmelerine rağmen, büyüdükçe Caretta caretta etçil, Chelonia mydas ise otçul beslenmektedir” denilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Birinci grubu böcekler ve planktonlar (karınca, sinek, bitki çekirgeleri ve küçük su yüzeyinde yüzen canlılar ve balık yumurtaları), ikinci grubu deniz hayvanları (yengeçler, balıklar, kabuklu deniz hayvanları, midye, denizanaları) ve son grubu ise deniz bitkileri (sargassum-deniz algi, deniz marulu gibi bitkiler) oluşturmaktadır. Deniz kaplumbağaları normal şartlarda Nisan-Eylül dönemlerinde sahillerimize gelip, kış aylarında ise Kuzey Afrika bölgesine Mısır, Tunus, Cezayir gibi yerlere göç etmektedirler. Ancak bölgeye gelen turistlere gösteri yapmak için bazı tekne turları düzenleyenlerin, sahil kenarı restoran sahipleri veya halkın beslediği Caretta carettaların bir bölümü kış aylarında da bölgeyi terk etmemekte ve işletme sahipleri, bu canlıları sürekli kendi restoranının, limanının yanında bulunmaları için elle beslemektedirler. Bu davranışlar canlıların normal beslenme düzenlerini değiştirirken üzerlerinde yoğun stres oluşturacak eylemlerdir. Tabii ki bu da hayvanların göç yollarının, alışkanlıklarının değişmesine yol açmaktadır. Kış aylarında hazır besin bulabilen deniz kaplumbağaları normal yaşamlarına devam ederken, besin bulamadığı zaman insanlara saldırıp, küçük ısırıklar atabilmektedir. Deniz kaplumbağalarının yaptığı bu davranış bir saldırı değil canlıların kendilerini koruma içgüdüsünden kaynaklamaktadır.

Bu nedenle, vatandaşlarımızın kaplumbağaları besleme, yanına gidip sevme, beraber yüzme gibi davranışlarda bulunmamaları gerektiğini hatırlatıyor; sahillerde faaliyet gösteren işletmelerin de deniz kaplumbağalarının yaşam alanları olan sahillerin, turizm faaliyetleri için kullanımı hususunda gereken hassasiyeti göstermelerini bekliyoruz.”

Kaynak: iha