Özelleştirilen Derince Limanı'nın işletme hakkını 543 milyon ABD doları karşılığı 39 yıllığına satın alan Safi Holding'e bağlı Safiport firması, 450 bin metrekare olan kullanılabilir liman alanını deniz dolgusu ve ilave rıhtımlarla 3 kat büyüterek 1 milyon 200 bin metrekareye çıkarmak için çalışma başlattı. Bu kapsamda, Kocaeli Valiliği de 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir' kararı verdi. Denizin doldurulacak olmasına ve 'ÇED gerekli değildir' kararına tepkiler büyüdü.

Derince Limanı Proje Koordinatörü Hakan Kavlakoğlu, "ÇED başvurusu yaptığımızda bize, 'Sizin devraldığınız limanını ÇED’i yok' dediler. Biz yine de başvurumuzu yaptık. Ancak 'ÇED gerekli değildir' kararı verildi." dedi.

Türkiye'nin en büyük, en hareketli limanlarından biri olan Derince Limanı'nın işletme hakkı, Özelleştirme İdaresi tarafından 39 yıllığına Safiport firmasına satılmıştı. 450 bin metrekare olan kullanılabilir liman alanını deniz dolgusu ve ilave rıhtımlarla 3 kat büyüterek 1 milyon 200 bin metrekareye çıkarmak için çalışma başlatılmıştı. Bu kapsamda, bir süre önce, Kocaeli Valiliği'de 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir' kararı vermişti.

Limanın büyütülecek olmasına ve 'ÇED gerekli değildir' raporu verilmesine tepkiler gelmişti. Liman-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Bülent Aykurt, "Bilimsel raporlar var. Dolgu olursa buranın ekolojik dengesi bozulur. Canlı türleri yok olur. İç deniz olduğu için sağlık sorunlarıyla karşılaşırız." sözleriyle tepki göstermişti. Aykurt, dolgunun emsal teşkil edebileceğini, sırada bekleyen bir sürü liman olduğunu söylemişti.

Kocaeli Barosu Başkanı Sertif Gökçe de "İzmit Körfezi'ni neredeyse karşı yakaya kadar dolduracak kadar büyük bir dolgu alanının çevreye büyük zararları olacağı açıktır. Bu zararların tam hesaplanması ve bilimsel verilerden geçmesi için ÇED sürecine dahil edilmesi gereklidir. Çevrede yaşayan insanlar yok sayılarak 'ÇED gerekli değildir' kararı verilmesi Anayasa'ya, ÇED Kanunu'na ve ÇED yönetmeliğine aykırıdır." demişti.

Tartışmaların büyümesi üzerine, Derince Limanı yönetimi basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Genel Müdür Şeyda Güre, Proje koordinatörü Hakan Kavlakoğlu, Danışman Erkan Dereli, Çevre Danışmanlık Hizmeti veren TARGİM Şirketi Genel Müdürü Melih Oral, Kurumsal İletişim Koordinatörü Pelin Günay Polat katıldı.

Safi Holding Danışmanı Erkan Dereli, Derince Limanı'nın ülkenin en köklü ve en eski limanlarından biri olduğunu ifade etti. Dereli, "Derince Limanı üç kez ihaleye çıktı ve üçüncü ihalede 543 milyon dolarla ihaleyi aldık. 12 aydır biz burada hizmetimizi sürdürüyoruz. İhale şartnamesinde ilave 420 bin metrekare yatırım yapılması, ekipmanları ve alt yapısıyla tüm yatırımları tarafımızca yapılması ön görüldü. 39 yıldan sonra bu limanı devlete teslim edeceğiz. Biz sadece işletme hakkını aldık." dedi.

İnşaat mühendisi Erkan Kavlakoğlu ise şu ifadeleri kullandı: “Safi Derince Uluslararası Liman İşletmeciliği’nin ihale sözleşmesinde yatırımlar öngörülüyor. Öncelikli olarak mevcut limanın iyileştirilmesi, alanların, rıhtımların kapasitelerinin en iyi şekilde değerlendirilmesi ve yük çeşitliliğinin getirilmesini ön görüyor. Bir yıldır biz burada nispeten atıl kalmış bir limanı modern bir liman işletmeciliğine kavuşturmaya çalışıyoruz. Bizler planlama aşamasında mevcut tesisin en iyi şekilde nasıl değerlendirileceğiyle ilgili çalışmalar yapıyoruz. Özelleştirme idaresinin yaptığı imar planında 1.000 metre uzunluğunda ana rıhtım, 460 metre uzunluğunda tali rıhtım yapım mecburiyetimiz var."

DERİNCE LİMANI’NIN ÇED’İ YOKMUŞ

Kavlakoğlu, şunları kaydetti: "Safi Port öncesinde burada yılda 3 bin konteyner eleştiriliyordu. Yok gibi bir şey bu. Biz bunu 500 bin konteynere çıkaracağız. Bu yatırımı planlamak üzere uluslararası bir firmayı görevlendirdik. Bu firmanın çalışması neticesinde biz ileriye dönük olarak hedefleyeceğimiz araç, dökme yük ve konteynerleri belirledik. 1 yıldır planlama faaliyetleri devam etti ve projelerimizin ön işlemlerini tamamladık. Bu sebeple 1 yıldır yatırım yapamadık. ÇED için bekledik. En şeffaf bir sürecin başlaması için bekledik. ÇED başvuru yaptığımızda bize dediler ki ‘sizin devraldığınız limanın ÇED’i yok.’ Orada hemen daha önce buranın işletmesini yapan mal sahibine döndük ve ne yapacağımızı sorduk. Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü ve Devlet Demiryolları tarafından limanlar ve dolgular yapılmış. Bunların tamamı 1993 yılındaki ÇED yönetmeliği öncesinde planlanmış. O dönemde kamu yatırımları için 1993 öncesinde planlanan ve 1998 öncesinde tamamlanan projeler için ÇED’den muafiyet alınabiliyormuş. Bu belgeleri tamamladık ve gösterdik. Daha sonra kendi ÇED sürecimize başladık. Müracaatlarımızı yaptık. Kapsamlı bir çalışmada bulunduk ve ÇED gerekli değildir kararı alındı. Bu karar ÇED yapılmadı demek değil. Bu karar, yapılan çalışma incelendi ve alınacak önlemler yeterlidir anlamını taşıyor."
Editör: TE Bilişim