Bandırma Limanı'nın Devir Sözleşmesi İmzalandı...
TCDD Bandırma Limanı'nın İşletme Hakkı Devrine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi, Rixos Otelde düzenlenen törende imzalandı.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye’de, 24’i kamu işletmeciliğinde, 27’si belediye işletmeciliğinde ve 123’ü özel sektör işletmeciliğinde olmak üzere toplam 174 adet liman ve iskele bulunduğunu belirterek, “Ülkemiz dış ticaretinin yüzde 85’i limanlar kanalıyla yapılıyor. Dış ticaretin yüzde 15 ise Demiryollarının işlettiği Limanlar tarafından yapılıyor” dedi.
Demiryolu limanlarının birinci sınıf gümrük kapısı özelliğine sahip olduğuna da dikkat çeken Bakan Yıldırım, bu limanların uluslararası niteliğe sahip havaalanlarına ve uluslararası koridor özelliğine sahip karayolu ağıyla bağlantıları olduğunun da altını çizdi. Yıldırım, “Bütün bu avantajlara karşın; Kamuda gerekli esnekliğin olmaması; yatırım yapılaması, daha modern ve işlevsel bir işletmecilik zorunluluğu gibi nedenlerle; Demiryollarının işlettiği 7 limandan 6’sı; Mersin, İzmir, İskenderun, Samsun, Bandırma ve Derince Limanları; 31 Aralık 2004 tarihinde İşletme Hakkının Devri Yöntemiyle özelleştirme kapsamına alındı. Bugün, yine 36 yıllığına, 175 Milyon 500 Bin Dolar bedelle, Bandırma Limanı’nı devrediyoruz. Bandırma Limanı’nın devriyle birlikte, üç limandan hazineye doğrudan aktarılan kaynak 1 Milyar 56 Milyon Dolar’a ulaştı” diye konuştu.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise Türkiye'nin 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracatı hedeflediğini hatırlatarak, bu ihracatın, dış ticaretin önemli bir kısmının demiryolu bağlantısı olan limanlar vasıtasıyla yapılmasının, ülke ekonomisine, rekabet gücüne sağlayacağı katkının ortada olduğunu söyledi.
Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı olarak, şeker üretimi ve pazarlamasından hava yolu taşımacılığına, bankacılıktan enerji sektörüne kadar değişik faaliyet alanlarında hizmet veren kuruluşları özelleştirme amacıyla portföylerinde bulundurduklarını anlattı.
Çelebi Holding Yönetim Kurulu Başkanı Can Çelebioğlu da, holdingin gelecek 5 yıl içinde Bandırma Limanı'na 50 milyon dolarlık yatırım yapmayı planladığını bildirdi.
Bakan Yıldırım, imza töreninin ardından ise gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Yıldırım, “Youtube” internet sitesine erişimin engellenmesine yönelik Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün açıklamalarının hatırlatılması üzerine “Biz de Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın dediği gibi sitelerin yasak olmamasını diliyoruz. Ama bu, tamamen yargıyla ilgili bir konudur. Bakanlığımızın bu yasakla doğrudan, dolaylı hiçbir dahili yoktur” dedi. Ulaştırma Bakanı olarak erişimi engelleyen ''youtube'' internet sitesinin yetkilileriyle 3 kez görüşme yaptığını aktaran Yıldırım, sitenin engellenmesine neden olan ''Atatürk'e hakaret'' konusunun ortadan kaldırılması için çaba gösterdiklerini söyledi. Bu siteye ilişkin erişimi engellemeye yönelik yargı kararlarının bir kısmının kaldırıldığını belirten Binali Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Firmaya önerimiz, gelin bu yargı kararına bir üst mahkemede bir itiraz edin. Üst mahkeme sizin talebinizi değerlendirsin. Hukuk yollarını devam ettirelim, hukukun verdiği bir kararı yine hukuk yoluyla kaldırmamız mümkün. Bu, evrensel, herkesin bildiği bir kuraldır. Türkiye, bir hukuk devletidir, bu firma, ne kadar büyük olursa olsun, ne kadar çok ülkede yayın yaparsa yapsın bizi ilgilendirmez. Türk vatandaşı nasıl yargıya, hukuka saygılıysa, bunların da aynı şekilde yargıya ve hukuka saygılı olmaları lazım, haklarını yine yargıda aramaları lazım.''
Gazze'ye yardım götürürken İsrail'in saldırısına uğrayan ''Mavi Marmara'' gemisinin Komor Adaları bayrağı taşıması nedeniyle Türkiye’nin dava açamayacağı yönündeki açıklamaların hatırlatılması üzerine Bakan Yıldırım şu yanıtı verdi: “Bunlar tamamen konuyu amacından saptırmaya yönelik gayretlerdir. Burada uyanık olmamız lazım. Her ne kadar gemi Komor Adaları bayraklı olsa bile gemi üzerindeki 600'e yakın yolcu, 29 mürettebatın büyük bir kısmı Türk vatandaşı. Hayatını kaybedenlerin tamamı, yaralıların büyük bir kısmı Türk vatandaşı. Bunun dışında 32 milletten de insan var o gemide. Şu asla ve asla unutulmamalıdır; bu olay, uluslararası sularda, İsrail'in hükümranlık alanının dışında meydana gelmiş bir deniz haydutluğu olayıdır. Bu olayı kimse saklayamaz, başka bir amaca yönlendiremez, olay bu kadar açıktır. Şimdi bütün bunları bırakıp işi bayrak tartışmasına getirmek çok inandırıcı değildir.
İsrail'in gemilerinin ne zaman teslim edileceğine yönelik bir soruya ise Bakan Yıldırım, İsrail'in 6 gemiyi alıkoyduğunu ve bununla ilgili bayrak devletinin (Komor) gerekli girişimleri yerine getirdiğini bildirdi. Yıldırım, “Uluslararası sularda, uluslararası deniz hukuku ihlal edilmiştir. Gemide bulunan vatandaşlarımız şehit edilmiştir, yaralanan vatandaşlarımız var. Bu tamamen uluslararası deniz hukukuna aykırı bir deniz haydutluğu faaliyetidir. Bu yönüyle biz ilgileniyoruz ve bu konuda da uluslararası işbirliğini önemsiyoruz” dedi. Gemilerin tümü için girişimlerde bulunduklarını belirten Yıldırım, öncelikli konularının orada hayatını kaybeden ve yaralananların durumu olduğunu ifade ederek ''Önce can sonra mal'' ifadesini kullandı.
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, son günlerde ''google'' arama motorundaki yavaşlamaya ilişkin de bu sitenin erişimindeki yavaşlamanın Türkiye ile ilgili bir konu olmadığını söyledi. ''Burada da maalesef bir saptırma yapılıyor'' diyen Yıldırım, şunları kaydetti: ''Youtube'un belirli IP'lerden girişlerinin mahkeme kararıyla yasaklanması neticesinde, Youtube'u da devralan Google paylaşım sitesi, bu sefer Youtube'a girişlerde kullandığı bazı IP numaralarını, Google'ın IP numaralarıyla birleştirmek suretiyle buradan girişleri de zorlaştırmakta ve Youtube yasağını tekrar gündeme getirmek için böyle özel bir gayret göstermektedir. Bunun mahkeme kararıyla da uzaktan yakından bir ilişkisi yoktur.''
