Dünyanın içinden geçtiği finansal ve buna bağlı ekonomik kriz hem ülkemizi hem de sektörümüzü etkilemeye devam ediyor..Fırtınada gözü gelecek bir sonra ki dalgaya çakılıp kalmış kaptan gibi bir sonraki güne gözünü diken sektör  işin aslı sadece büyük bir

Dünyanın içinden geçtiği finansal ve buna bağlı ekonomik kriz hem ülkemizi hem de sektörümüzü etkilemeye devam ediyor..Fırtınada gözü gelecek bir sonra ki dalgaya çakılıp kalmış kaptan gibi bir sonraki güne gözünü diken sektör  işin aslı sadece büyük bir belirsizlikle ama umutla yarınları beklemeye devam ediyor..Bu bir ölçüde gemisine ve kendine güvenmekten çok fırtınanın insafına sığınmış kaptan misali krizin insafına sığınmış bir denizcilik sektörü resmi çıkarıyor ortaya...

Hem DTO hem sivil denizcilik kuruluşları hem de müsteşarlık  sorunları ve öngördüğü çözümleri daha spesifik ve daha yüksek sesle ortaya koymalı..Sorunların  etkin  tartışılacağı geniş katılımlı toplantılar sektörün her kesimiyle daha yoğun yapılmalı..Dünyada ki sanayi üretiminden, tarıma,  dünya ticaretinin hangi bölgede ne kadar yoğunlaşmış olup nasıl bir rota izlediğine ve inşa edilen ve edilecek gemi tıp ve tonajlarından hurdaya gidecek gemi tıp ve tonajlarına kadar geniş bir yelpazede ele alınıp konuşulmalı.. Denizde “oltayla balık tutan adamdan” dahi öğreneceğimiz şeyler olduğunu unutmadan herkesle istişareye önem vermeliyiz... Durum çok ciddi demeye gerek var mı?

Bu sektör zincirleme yan sektörlerindeki çalışanları ile milyonlara istihdam sağlıyor.. Böylesine  sessiz bekleyişin içine sığamayacak kadar üretken ve yarınları olan büyük bir sektör..Denizci adam sorunlar karsısında ufku ıle başkalarına fark atan adamdır..zaman bu zaman..sakın sularda herkes ben de kaptanım diyecek yürekliliği  gösterir..

********

Türkiye’miz denizcilik eğitiminde attığı adımlara ara vermeden devam etmelidir..Bu konudaki öncelik daha önce de bu köşede belirtmeye çalıştığımız gibi var olanın kalitesinin ve öğrenci sayısının makul şekilde artırılması olmalıdır..Türkiye denizcilik eğitiminde kaliteyi öncelik olarak kabul etmezse dünyaya ucuz zabıtan üreten ülke durumuna düşer kı böyle bir intibayı yüzyıllarca diğer ülkelerin kafasından atamazsınız..Ve zararı çok büyük olur..

********

Meslek liselerinin ve iki yıllık yüksek okullarının ehliyet sorunları eğitimlerindeki sorunlarla eş zamanlı ve paralel olarak çözülmelidir.. Bu konu da denizcilik derneklerine de konuyu seslendirmek ve öneriler sunmak anlamında sorumluluklar düşmektedir.

********

Ülkemizin çok ciddi siyasi tartışmalara tanık olduğu şu günlerde halkımız bir kez daha siyasilerin çok önünde olduğunu derin sağ duyusu ve soylu bekleyişi ile göstermektedir.. Yoksa Allah esirgesin siyasileri dinlesek ortalık toz duman olur..

Halkımız çok iyi biliyor ki bu ülkenin ne üniter yapısı bozulur ne de toprak bütünlüğünden en ufak bir tavız verilir..Hiç bir siyasi bunu yapmaz.. Onun güveni ile sakın ve vakur bekliyor Türk ulusu..

Bu ara birbirlerine öfkelenen halkımıza liderlik yapan ve yöneten bütün siyasilere  Edibali atamızdan hafıza nankördür diyerek Osman beye verdiği  öğütü bir kez de ben yazıyorum;

“Ey oğul!

Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana… güceniklik bize; gönül almak sana.. Suçlamak bize; katlanmak sana.. Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana.. Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana.. Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana… bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana.. Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana..

********

Ve rahmetli Bülent Ecevit’in çevirisini yaptığı Rudyard Kipling in her zaman insanlığın ihtiyaç duyduğu bir olguyu seslendiren adam olmak şiiri ile hoşça kalın,

Adam olmak

 Çevrende herkes şaşırırsa bunu da senden bilse

Sen aklı başında kalabilirsen eğer

Herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer birakır

Hem kendine güvenirsen eğer

Bekleyebilirsen usanmadan

Yalana karşılık vermezsen yalana

Kendini evliya sanmadan

Kin tutmayablirsen kin tutana

Düşlere kapılmadan düş kurabilir

Yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer

Ne kazandım diye sevinir ne yıkıldım diye yerinir

İkisine değer vermeyebilirsen değer

Söylediğin gerçeği eğip büken düzenbaz

Kandırabilir diye safları dert edinmezsen

Ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz

Koyulabilirsen işe yeniden

Döküp ortaya varını yoğunu

Bir yazı-turada yitirsen bile

Yitirdiklerini dolamazsan dile

Baştan tutabilirsen yolunu

Yüreğine sinirine dayan diyecek

Direncinden başka şeyin kalmasa da

Herkesin biraktığı noktada

Sen dayanabilirsen tek

Herkesle düşüp kalkar erdemli kalabilirsen

Unutmayabilirsen halkı kırallarla gezerken

Dost da düşman da incitmezse seni

Ne küçümser ne büyütürsen çevreni

Her saatin her dakkasına

Emeğini katarsan hakçasına

Herşeyiyle dünya önüne serilir

Üstelik oğlum adam oldun demektir

Rudyard Kipling

(Çeviri, Bülent Ecevit)

**********

Sevgiler herkese