Denizcilikte üretilen projeler göz dolduruyor

Türkiye Denizcilik Müsteşarlığı ve İspanya Denizcilik İdaresi ortaklığında 21 ay boyunca yürütülen proje sayesinde Türk bayraklı gemilerin yurtdışında tutulma oranları 2001 yılında yüzde 24.5 İken, 2006 yılı sonunda yüzde 7.21'e düşürüldü.

Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasında imzalanan Mali Yardımı Çerçeve Anlaşması kapsamında yürütülen bir eşleşme (twinning) programı olan "Türkiye'de Deniz Emniyetinin Geliştirilmesine Destek Projesi" sonuçlandırıldı.

Türkiye Denizcilik Müsteşarlığı ve ispanya Denizcilik idaresi ortaklığında 21 ay boyunca yürütülen proje sayesinde Türk bayraklı gerililerin yurtdışında tutulma oranlan 2001 yılında yüzde 24.5 iken, 2006 yılı sonunda yüzde 7.21'e düşürülerek, ekonomik kayıpların azalması sağlandı.

Proje kapsamında yürütülen faaliyetlerle ilgili olarak İzmir’de yapılan değerlendirme gezisine katılan Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Mali İşbirliği Koordinasyon ve Yatırım Bölümü Başkanı Müsteşar Dr. Hol-ger Schroeder, yaptığı değerlendirmede AB destekli projelerde son üç yıldır sorumluluğun Türkiye'de olduğunu söyleyerek, Türkiye'nin AB projeleriyle ilgili çalışmalarında "pertbrmasının olumlu" olduğu yorumunu yaptı.

Türkiye'nin performansı iyi

Schroeder, "Programlan izleme sorumluluğunu Türk tarafındaki kurumlar yürütüyor. Bunlar oldukça büyük fonlu ve uygulama mekanizması zaman alan projelerdir. Bu konuda Türkiye'nin önemli aşama katettiğini gözlüyoruz. Bizim için başarı kriterlerinden birisi projelerin ihale edilme oranlandır. Bu konuda Türkiye'de ciddi artış görülüyor. Türkiye'nin ortak projelerin uygulanması konusundaki performansının iyi olduğu söylenebilir" diye konuştu.

Deniz emniyeti konusunda tamamlanan projenin bir basan öyküsü olduğunu anlatan Schroeder, "2.7 milyon euro gibi düşük bir bütçeyle önemli ekonomik kazanımlar sağlandı. Proje sonucunda Avrupa limanlarında tutulan Türk bayraklı gemilerin sayısı düştü. Türkiye kara listeden gri listeye geçme haşarısı gösterdi. Bu da Türkiye'nin AB'ye uyumda katettiği yolun önemli bir göstergesidir" dedi.

Demiryolu entegrasyonu şart

Schroeder, Türk deniz ticareti fılolarının dünyada rekabet edebilirliği ve istihdam açısından da projenin çok olduğunu vurguladı.

Türkiye'de 180 limanın bulunduğunu, ancak bunların büyük bir kısmının hinterlandıyla bağlantısının olmadığına dikkat çeken Schroeder, "İzmir ve Mersin gibi büyük limanların konteynır kapasitesi AB ülkelerinin limanlarına oranla çok düşük. Limanların hinterlantlarıyla bağlantısının çok zayıf olması da varolan potansiyelin yeterince kullanılamamasına neden oluyor. Pilot seçilen Çandarlı, Mersin ve Kilyos Limanlannda yeni bir proje ile demiryolu entegrasyonunu sağlayacak çalışma başlatılacak" diye konuştu.

Haber: BAHAR ÖZTOP

Kaynak: GÖZLEM Gazetesi

Editör: TE Bilişim