Krizden En Az Etkilenen Sektör

İKMİB Başkanı Akyüz, kozmetik ürünleri ihracatının geçen yıla göre yüzde 30,7 oranında arttığını kaydetti.

Akyüz, Türkiye kozmetik pazarında yerli markaların pazar payının yüzde 30, ithal ürünlerin payının ise yüzde 70 seviyesinde olduğunu belirtti.

Kozmetik ihracatının yoğunluğunu sabunun oluşturduğunu, Irak pazarında 2008 yılında yüzde 79,9 oranında ihracat artışı gerçekleştiğini ve komşu ülkelerin bu sektör için çok önemli olduğunu vurgulayan Akyüz, ayrıca İran'ın renkli kozmetik denilen makyaj ürünlerini tercih ettiğini ifade etti. Akyüz, ''Kozmetik sektörümüz için global krizden çıkışın anahtarı komşularımız olacak'' dedi.

Akyüz, kozmetik sektöründe pazar çeşitlenmesinin de krizin etkilerinin en aza indirgenmesinde büyük fayda sağlayacağını, sektör için Orta Doğu'nun esas pazar olma özelliğini koruduğunu belirtti.

Türk kozmetikçilerin, tesislerinin modernleşme yatırımlarını büyük ölçüde tamamladığını belirten Akyüz, buralarda, dünya devlerinin kalitesinde üretim yapıldığını ifade etti. Akyüz, birçok üreticinin dünya markalarına fason üretim yaptığına da dikkati çekti.

Sektörün sorunları

Kozmetik sektörünün sorunlarına da değinen Akyüz, hammaddenin önemli oranda ithal edildiğini, iş gücü, enerji ve su maliyetinin de çok yüksek olmasının bazı ürünlerde kayıtdışı üretimi körüklediğini ve bunun da haksız rekabet yarattığını belirtti.

İtici gazlardan alınan ikinci ÖTV'nin de sektör için sorun olduğunu belirten İKMİB Başkanı Akyüz, kozmetik sektörünün girmek istediği ve gelişme potansiyelinin yüksek görüldüğü yeni pazarların ise, Güney Amerika ülkeleri, Çek Cumhuriyeti, Güney Afrika Cumhuriyeti, Rusya, Irak, İran, Ukrayna, Bulgaristan, Romanya ve Afganistan olduğunu kaydetti.

Akyüz, dünya genelinde kozmetik sektörünün hacminin 150 milyar dolar seviyesinde olduğunu, Türkiye'de ise sektörün büyüklüğünün 1,5-2 milyar dolar civarında bulunduğunu söyledi.

Türkiye'nin gözdesi şampuan ve sabun

Akyüz, Türkiye'nin şampuan ve sabunda dünya çapında bir üretim merkezi olabileceğini, Türk üreticilerinin kendi markalarını çıkarmakta zorlandığını, global olmaktan çok bölgesel markalar yaratılabildiğini anlattı.

Hammaddeyi büyük oranda ithal eden Türkiye'nin bazı hammaddeleri de ihraç ettiğini dile getiren Akyüz, bunların gül yağı, ıhlamur çiçeği, defne yaprağı, bergamot, nane, limon, portakal, mandalina, turunç gibi narenciye esansları olduğunu kaydetti.

Akyüz, bu yıl itibariyle toplam kozmetik sektöründe üretim yapan bin 300'ün üzerinde Türk firmasının bulunduğunu ve sektörün çalışan sayısının 13-14 bin civarında olduğunu bildirdi.

Evyap Yürütme Kurulu Üyesi, Pazarlama ve Ar-Ge Başkanı Mustafa Arın ise kozmetik sektörünün en büyük problemlerinden birisinin de dünya standartlarında üretim yapılmasına rağmen, vizyon eksikliği nedeniyle markalaşmaya yeterince yatırım yapılmaması olduğunu belirtti.

Türkiye'nin 2008 yılı kozmetik ihracatında Rusya 103,1 milyon dolarla ilk sırada yer alırken, bu ülkeyi Irak 65,7 milyon dolarla ikinci sırada takip etti. Türkiye'nin yıllara göre kozmetik sektörü ihracatı ve değişim oranları ise şöyle:

. İHRACAT DEĞİŞİM

Yıllar (Milyon Dolar) (Yüzde)

------ -------------- --------

1999 187,1 -

2000 207,1 10,69

2001 220,7 6,57

2002 246,4 11,64

2003 329,3 33,64

2004 399,9 21,44

2005 470,2 17,58

2006 557,4 18,55

2007 627,3 12,54

2008 819,9 30,70

Editör: TE Bilişim