AB'nin Yeni Başkanı Rompuy

AB liderleri, 5 yıl önce Türkiye'nin üyeliğine güçlü ifadelerle karşı çıkan Belçika Başbakanı Herman Van Rompuy'un ilk daimi AB Başkanı olarak atanması konusunda uzlaşma sağladı.

Yeni AB anayasası Lizbon Anlaşması'yla getirilen AB Konseyi Başkanlığı ve AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği (Dışişleri Bakanı) koltuklarına atanacak isimleri belirlemek için akşam yemeğinde bir araya gelen AB devlet ve hükümet başkanları, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in başkan adaylığından çekilmesi karşılığında, AB Komisyonu'nun İngiliz Üyesi Catherine Ashton'un da AB dışişleri bakanlığına getirilmesini kararlaştırdı.

Britanya Başbakanı Gordon Brown, 27 üye ülkenin liderlerinin katıldığı toplantının ardından basına yaptığı açıklamada, AB Konseyi'nin Herman Van Rompuy'u, Konsey'in ilk başkanı olarak atadığını ve kendisini kutladıklarını belirterek, Catherine Ashton'ın da gelecek 5 yıl boyunca AB dış politikasında emsalsiz bir pozisyonu olacağını söyledi.

1 Aralık'ta yürürlüğe girecek yeni AB anayasası Lizbon Anlaşması'nda öngörülen AB Konseyi Başkanlığına seçilen Hristiyan Demokrat Belçika Başbakanı Herman Van Rompuy da, 1 Ocak'ta üstleneceği yeni görevinde Türkiye'nin üyeliği konusundaki kişisel görüşlerinin önem taşımadığını söyledi.

AB zirvesinin ardından düzenlenen basın toplantısında Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili bir soruyu cevaplandıran Van Rompuy, "üye ülkelerin oy birliğiyle aldıkları kararların kendi kişisel görüşlerinin bütünüyle üzerinde olduğunu" belirtti.

AB Konseyi Başkanı olarak kendi fikirlerini savunmak yerine üye ülkeler arasında uzlaşma sağlamaya çalışacağını anlatan Van Rompuy, "(Türkiye konusunda) kişisel görüşlerimi biliyorsunuz ama bunun görevimle alakası yok" dedi.

Konuşmasında AB'yi "değerler birliği" olarak tanımlayan Van Rompuy, "üyelik kriterlerin karşılanması koşuluyla AB'nin genişlemeye devam edeceğini" bildirdi.

Türkiye karşıtı açıklamalar

Belçika'da başbakanlık görevinde 1 yılını henüz doldurmayan Hristiyan Demokrat Van Rompuy, partisinin muhalefette olduğu 2004 yılında parlamentoda yaptığı bir konuşmada, "Türkiye, Avrupa'nın parçası değil ve asla parçası olmayacak" demişti.

Van Rompuy, "AB'nin, Türkiye'yi içine alarak genişlemesi geçmişteki genişlemelerle kıyaslanamaz. Avrupa'da aynı zamanda Hristiyanlığın temel değerleri de olan mevcut evrensel değerler, Türkiye gibi büyük bir İslam ülkesinin girişiyle kuvvetini yitirir" ifadesini kullanmıştı.

Bu arada Fransa'da yayımlanan L'Express dergisi, AB'nin yeni başkanının yıllık gelirinin, maaş ve yol harcırahlarıyla 1.5 milyon euroyu bulacağını yazdı.

Dergi, AB bünyesinde yeni getirilen başkanlığın, birliğin bütçesine yılda 25 milyon euroya mal olacağını ileri sürdü.

Başkanın güvenlik ve makamında çalışan diğer personel için 4.5 milyon euro ayrılacağını yazan dergi, AB'nin Hindistan, Rusya ve Çin gibi ülkelerle yapacağı zirvelerin masrafları için de 12.1 milyon euro harcanacağını bildirdi.

AB'de daha önce dönem başkanı ülke bu masrafları kendisi karşılıyordu. Derginin haberine göre, 1.9 milyon euro diğer toplantı masrafları için ayrılacak, 5 milyon euro ise başkanlığın olası harcamaları için kullanılmak üzere rezervde bekletilecek. Yeni düzenleme, AB Konseyi'nin yıllık 615 milyon euro olan bütçesine, yaklaşık 25 milyon euro ek yük getirecek.

Editör: TE Bilişim