Yunan Tacizine Petrol İddiası

Türkiye ile Yunanistan arasında Ege Denizi’nde örtülü petrol savaşı yaşanıyor. Türkiye’nin Ege’de petrol arama kararı alması, Yunanistan’ı rahatsız etti. Akşam Gazetesi'nden Mutlu Çölgeçen'in haberine göre 25 Ocak’ta Gelibolu açıklarındaki karasularında petrol aramaya başlayacak olan Türkiye’nin bu hazırlığı karşısında Yunanistan, son üç aydır başta Kardak çevresinde olmak üzere Ege’deki tacizlerini artırdı. Türkiye, Gelibolu yarımadasıyla Datça arasındaki yedi ayrı bölgede petrol araması yapmayı planlıyor.

SAT VE SAS’LA HASSAS TAKİP

Genelkurmay, Ege’deki önlemleri de artırdı. Yunan hava ihlallerine karşılık Eskişehir’de bulunan Birleştirilmiş Bölge Hava Harekat Merkezi, Ege’deki tüm uçuşları “hassas” takibe aldı. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı belirli bir deniz gücü ile Sualtı Taarruz (SAT) ve Sualtı Savunma (SAS) komandolarını muhtemel kriz bölgelerinde tutuyor. Komandolar Kıbrıs açıklarında ve Ege Denizi’nde son altı aydır aktif görev yapıyor. Dönüşümlü olarak bölgede kalan komandolar, sabotajlara karşı dalışlar gerçekleştiriyor.

Büyükanıt diplomasisi

ESKİ Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Salim Dervişoğlu: Ortada karasuları ve kıta sahanlığına bağlı birçok sorun var ama son dönemde iki ülke de bu sorunları dondurdu. Türkiye problemleri diplomatik olarak çözme gayreti içinde. Sayın Genelkurmay Başkanı geçen yıl Yunanistan ziyaretinde bu niyeti açıkça söyledi. Ancak Yunanistan’da diplomatik temasa karşı olan çevreler Ege’de sürekli kriz çıkarmaya çalışıyor. Daha önce de Ege’de sismik çalışmalar yapıldı. Türkiye öncelikli olarak kendi karasularında araştırma girişiminde bulunuyor. Türkiye’nin buna hakkı vardır ama bunun bile Yunanistan’da belirli çevreleri rahatsız ettiği belli.

Genelkurmay 28 ihlal saptadı

GENELKURMAY Başkanlığı verilerine göre Yunan deniz unsurları yeni yılın ilk 14 gününde Ege Denizi’nde 13 karasuları ihlali, Yunan savaş uçakları ise Ege’de 15 hava ihlali gerçekleştirdi. Genelkurmay, internet sitesinde “Karasuları ihlalleri” ve “Hava ihlalleri” bölümlerinde Yunan deniz ve hava unsurlarının ihlallerine açık bir şekilde yer veriyor. Dışişleri Bakanlığı’na ihlaller bildiriliyor.

Kriz denizi Ege

HORA KRİZİ (1976): Türkiye, Ege Denizi’nde uluslararası sularda sismik araştırmalar yapmak ve petrol yataklarını tespit etmek üzere harekete geçerek Hora araştırma gemisini Ege Denizi’ne gönderdi. Hora gemisi çalışmaları sırasında Yunan savaş gemileri ve uçaklarınca sık sık taciz edildi. Türkiye’nin müdahalesi üzerine Hora, çalışmalarını savaş gemileri ve uçaklarının gölgesinde sürdürdü. Kriz, BM’nin devreye girmesiyle çözüldü.

PİRİ REİS KRİZİ (Mart 1987): Yunanistan’ın Ege’nin uluslararası sularında petrol arama faaliyetlerinde bulunacağını açıklaması Türkiye’de tepkiye neden oldu. Türkiye, “İki ülke arasında kıta sahanlığı konusunda anlaşma yapılıncaya kadar, bu tip davranışlardan kaçınmalarını öngören 1976 Bern Anlaşması’nın ihlali niteliğinde” olduğu gerekçesiyle karara karşı çıktı. Yunanistan’ın kararında ısrar etmesi üzerine Türkiye, Piri Reis araştırma gemisini Ege Denizi’ne gönderdi. Yunanistan’ın “Gerektiğinde müdahale ederiz” uyarısına Türkiye, “Bu bir savaş nedeni olur” karşılığını verdi. Sorun ABD, NATO ve AB’nin devreye girmesiyle çözüldü.

KARDAK KRİZİ (Aralık 1995): Figen Akat adlı Türk gemisi, sadece keçilerin otladığı Kardak kayalıklarında karaya oturdu. Yunanistan olayın kendi karasularında yaşandığını savunurken, Türkiye kayalıkların kendisine ait olduğunu iddia etti. Yunanistan kayalıklara asker çıkarıp bayrak dikti. Kriz bir aydan fazla sürdü. En sonunda dönemin Başbakanı Çiller, “O asker gidecek, o bayrak inecek” sözleriyle savaş sinyali verdi. 31 Ocak’ta Türkiye Kardak’a operasyon yaptı.

Yunanistan’ın, adaların da kıta sahanlığı olduğu ve bunun 12 denizmili olduğu iddiası, Devletler Hukuku’nda asla geçerliliğini bulamadıysa da, Türkiye-Yunanistan arasındaki kıta sahanlığı krizi yıllardır tam olarak çözülemedi.

PLATFORM TUZLA’DA BAKIMDA

Türkİye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), zengin rezervlere sahip Ege’de petrol aramak için bir süre önce kiraladığı İnebolu açıklarında doğalgaz ve petrol arama çalışmaları yapan Avustralya bandıralı

Atwood Southern Cross isimli platformu Ege’ye yönlendirdi. 10 Ocak’ta İstanbul Boğazı’ndan geçen platform Tuzla Tersanesi’nde bakıma alındı. 90 personelin görev yaptığı 12 bin grostonluk platform, yapılacak eklemelerden sonra 48 metre en ve 88 metre yüksekliğe ulaşacak. 20 Ocak’ta Tuzla’dan ayrılacak platformun 24 Ocak’a kadar Çanakkale Boğazı’nı geçmesi bekleniyor.

Vatan

Editör: TE Bilişim