Zeytinburnu Seaport için geri sayım başladı

‘Seaport’ta tarihi silueti bozmamak için revizyona gidiliyor'

Zeytinburnu’nda planlanan kruvaziyer ve yat limanı projesi ‘Seaport’ta tarihi silueti bozmamak için revizyona gidiliyor. İmar planlarına yönelik açılan davayı kazanan ancak bir üst mahkemenin kararını bekleyen Rönesans-Koçhan Ortak Girişimi, 30-50 metreyi bulan yükseklikleri 15.50 ve 24.50 metreye düşürdü. Projenin tarihi surlardan 300 metre geriye çekilmesiyle ise yeşil alan 2 misli büyütülerek tüm sahil şeridinin halka açık tutulması kararı alındı.

Karaköy’den Tophane’ye kadar geniş bir alanı kapsayan ilk kruvaziyer liman projesi olan ancak imar problemleri yüzünden gerçekleştirilememesi nedeniyle kamuoyunu yaklaşık 10 yıldır meşgul eden Galataport’un ardından Zeytinburnu’nda planlanan kruvaziyer ve yat limanı projesi Seaport’ta 5 yıldır yaşanan hukuki sürecin sonuna geliniyor.

Rönesans-Koçhan Ortak Girişimi’nin kurduğu Ataport Turizm, Seaport projesinin imar planlarına yönelik olarak Mimarlar ve Şehir Plancıları Odası’nın açtığı davayı 5 yıllık bir mahkeme sürecinin ardından geçen yıl kazanırken, bir üst mahkemeye taşınan davayı sonuçlandırmak için gün saymaya başladı. Şirket, bir yandan da Anıtlar Yüksek Kurulu’nun tarihi yarımadanın siluetinin bozulmaması için bölgeye yükseklik sınırı getirmesi sonrası önemli bir revizyonu da gündemine aldı.

Koçhan İnşaat’ın da arasında olduğu 7 şirketle inşaat, madencilik, turizm ve danışmanlık alanlarında faaliyet gösteren Erkan İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Erkan, imar planına yönelik Danıştay’a açılan davanın 31 Mayıs 2010 tarihinde lehlerine sonuçlandığını ancak şu an Danıştay İdari Davalar Üst Kurulu’na yapılan itiraz sonrası kesin sonucu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden gerekli onayı beklediklerini kaydetti.

Yoğunluk % 50 azaldı

Dava ile ilgili son aşamaya geldikleri bu dönemde Anıtlar Genel Kurulu’nun siluetle ilgili kararı gereği projenin yoğunluğunu yüzde 50 küçülttüklerini açıklayan Erkan, “436 bin metrekarelik alanda gerçekleştirmeyi hedeflediğimiz projede 30-40 ve 50 metreyi bulan yükseklikler yarı yarıya, 15.50 ve 24.50 metreye kadar düşecek. Emsal ise 1.5-2’ye yakın iken 1’e yakın bir yoğunluğa inecek” dedi.

Projedeki en önemli değişikliğin projenin deniz kıyısındaki Mermer Kule’nin bulunduğu tarihi surlardan 300 metre geriye çekilmesi olduğunu belirten Erkan, “Bu bölümde dolgu ve inşaat yapılmadan 140 bin metrekare olan yeşil alan 2 misli büyüyerek 300 bin metrekareye çıkacak. Sahil şeridi böylece komple halka açılacak, modern piknik ve açık spor alanları kazandırılacak. Kruvaziyer turistler ve Türk halkı buluşacak” diye konuştu. Gerekli onayları alır almaz inşaata başlamayı istediklerini söyleyen Erkan, “Eğer yazın inşaata başlayabilirsek projeyi 1 milyar dolar yatırımla 3 yılda tamamlamayı planlıyoruz” dedi.

Marina ve otel işleten zincirlerle görüşüyoruz

Yerli ve yabancı gruplar ile proje işbirliğine açık olduklarını söyleyen Erkan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Erkan, “Otel ve liman işleten yerli yabancı gruplarla görüşmelerimiz sürüyor. Deluxe otel için dünyada çok tanınmış ama Türkiye’ye ilk kez gelmek isteyen bir zincir de görüştüğümüz şirketler arasında” dedi.

4 turizm tesisi, apart oteller alışveriş caddeleri yapılacak

436 bin metrekarelik alana inşa edilecek Seaport projesinde 348 bin 500 metrekarelik inşaat yapılacak, 300 bin metrekare de yeşil alan bulunacak. Projede 17 bin 500 metrekare kruvaziyer liman, 4 bin 500 metrekareye kruvaziyer liman alışveriş bölümü, 4 bin 500 metrekareye marina, 18 bin metrekarelik alanda küçük alışveriş alanı, 65 bin metrekarelik alanda 1 deluxe otel, 1 adet 5 yıldızlı otel, 2 adet 4 yıldızlı otel, 58 bin metrekarelik alanda apart oteller, 153 bin metrekarelik alanda ise alışveriş caddeleri yer alacak. Seaport’ta 28 bin metrekarelik alanda ofisler olacak. Projede revizyon öncesi, ofislerin alanı 128 bin metrekare idi. Projede alışveriş ise tamamen kurvaziyer ve yat limanına hizmet edecek.

Barcelona’dan sonra Avrupa’da 2’nci ‘home-port’ limanı olacak

Seaport projesinin en önemli özelliklerinden biri İstanbul’u Avrupa’da Barcelona’dan sonra 2’nci ‘home-port’ liman yani ‘ana çıkış limanı’ yapacak olması. Yani günübirlik gezi olanağı verilen kruvaziyer turizmi yerine turistlerin gece konaklamasının sağlanacağı, konaklamanın ardından turistlerin geziye çıkacakları kruvaziyer gemisine taşınacağı bir sistem olacak. Uçaklarla İstanbul’a gelen turistler otellere yerleşecek, gemiyle seyahat ettikten sonra turistler konaklama ve alışverişten de yararlanacak. Koçhan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koçhan, Seaport’un ‘home-port’ liman olması için Avrupa Kruvaziyer Konseyi, Akdeniz Limanlar Birliği ve Gemi Sahipleri Birliği’nin referansı verdiğini açıkladı.

5 kruvaziyer gemi aynı anda ulaşacak

350 yat kapasitesi bulunacak Seaport’a 5 kruvaziyer geminin aynı anda yanaşabileceğini kaydeden Koçhan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koçhan ise proje ile 25 bin kişiye istihdam sağlayacağını ve çalışacak kişilerin bölgeden seçileceğini dile getirdi. Yılda 5-8 milyon kruvaziyer turistin gelmesi beklediklerini ifade eden Koçhan, “Miami, Barcelona, Genova ve Venedik limanlarının arasında İstanbul, Akdeniz ve Karadeniz olarak iki denize hakim olmasıyla çok önemli bir lokasyonda” dedi.

En az 10 milyar $ gelir yaratacak

2011 yılında Türkiye’ye 31 milyon turistin 23 milyar dolarlık bir turizm geliri bıraktığını söyleyen Koçhan, Türkiye’ye deniz yoluyla gelen turist sayısının ise 1 milyon 600 bini bulduğunu söyledi. Ortalama bir turist kişi başına 660 dolar gelir bırakırken, deniz turizminde bu rakamın 4 bin dolara kadar çıkabildiğini belirten Koçhan, şöyle devam etti: “Kişi başına geliri 2 bin dolar olarak düşünsek bile projenin Türkiye ekonomisine katkısı 10-15 milyar dolar olur ki bu da ciddi bir rakam.”

Editör: TE Bilişim