Pazar Liman Başkanlığı 1 Temmuz Kabotaj Bayramı Etkinliklerini 2 Temmuz Pazartesi günü gerçekleştirdi. Pazar günü sınava giren öğrencileri rahatsız etmemek adına ertesi güne alınan törende Pazar Liman Başkanı konuşma yaptı ve denize çelenk bırakıldı.

Liman Başkanı S.Süleyman Taşçı şunları söyledi.

Bilindiği gibi kabotaj (cabotage), dilimize Fransızca'dan geçmiş bir kelime olup “bir devletin yakın kıyılarda kendi milli limanlarına deniz ticareti konusunda tanıdığı ayrıcalık.” demektir. Ülkemizde, 20 Nisan 1926’da kabul edilen Kabotaj Kanunu, 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe girdiği için, bu gün ülkemizde Kabotaj Bayramı olarak kutlanmaktadır. Buna göre “Türkiye Limanları ve sahilleri arasında yük ve yolcu taşınması ile kılavuzluk ve römorkaj hizmetleri, Türk vatandaşları ve Türk Bayrağı taşıyan gemilerce yapılır” hükmünü geçerlidir ve daha önceden yabancılara açık olan bu faaliyetlerin bundan sonra sadece Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yapabileceği belirtilmiştir.

Üç tarafı denizlerle çevrili bir vatanda yaşıyoruz. Tarihimiz bize göstermiştir ki deniz yolları sadece ticari ve turistik öneme sahip değildir; denizlerimiz aynı zamanda güvenliğimizin vazgeçilmez parçalarıdır. Denizlerin stratejik önemini fark eden ecdadımız, bu yüzden dünyanın en önemli filolarına, kalyonlarına, yelkenlilerine ve deniz savaşçılarına sahip olmuştur. Tarihin en önemli haritacısı, Kolomb’dan önce Dünya Haritasını çizen Piri Reis bir denizcidir. Tarihimiz Barboros Hayreddin Paşa, Turgut Reis gibi büyük deniz savaşçısı yetiştirdiği ve Akdeniz’e, Karadeniz’e, Cebel-i Tarık’a hakim olduğu için yüzyıllarca üç kıtaya hakim olabilmiştir. Dün olduğu gibi gelecekte de güvenliğimiz, refahımız ve bölgesel gücümüz denizlerde kurduğumuz ve kuracağımız hakimiyetimize bağlıdır.

Dünyada taşınan yüklerin hacim olarak yaklaşık % 84 ‘ü,değer olarak ise yaklaşık %70 ‘i deniz yolu ile taşınmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde deniz yolu ile yapılan ithalat- ihracat taşıma oranları çok daha yüksek paya sahiptir.Ortaya konulan projeksiyonların ötesinde küresel bazda denizyolu ile yapılan yük hacmi son yarım yüzyılda 20 kat büyümüştür.Lojistik sektöründe deniz taşımacılığı parasal olarak ağırlıklı paya sahiptir.Bu durum denizcilik sektörünü küresel ticarette en stratejik sektör konumuna getirmiştir.

Ülkemiz açısından da stratejik sektörlerin başında gelen denizcilik sektörüne yönelik Bakanlığımızın misyonu,lojistik zincirinin en önemli halkası olan denizcilik alanında; dengeli,erişilebilir ekonomik ve güvenli hizmet anlayışıyla toplumun yaşam kalitesinin yükseltilmesine ve ülke kalkınmasına katkı sağlamak olarak belirlenmiştir.

Ülke kalkınmasına paralel olarak Türk denizciliği son dönemde uygulanan politikalar ile hedeflerine hızla yaklaşmaktadır. Keza atılan adımlardan ilki 2004 yılında başlatılan ÖTV ‘siz yakıt uygulaması ile kabotaj taşımacılığı canlandırılmıştır.Bügüne kadar sektöre toplamda 6 milyar 139 milyon TL destek sağlanmıştır.Bu kapsamda ilçemiz balıkçılarına da yaklaşık 10 milyon ÖTV teşviği sağlanmıştır.

Kruvaziyer turizminin geliştirilmesine yönelik yapılan çalışmalar sonucunda limanlarımıza ziyarat eden yolcu sayısı önceki yillara göre % 80 oranında artış göstermiştir.Son yıllarda denizciliğimizin her her alanında olduğu gibi Türk sahipli deniz ticaret filomuzda kayde değer bir artış göstererek 2003 yılında 8,9 milyon kapasite ile Dünyada 19’ncü sırada iken 2016 yılında 29,3 milyon kapasite ile 15’inci sıraya yükselmiştir.Ve Türk sahipli gemi filomuz 569’dan 1547 ye yükselmiştir.

Yıllarca kara listede olan Türk Bayraklı gemilerimizin beyaz listeye geçişi sağlanarak ticaret filomuzun uluslararası itibarı artırılmıştır.

Kıyılarımızda seyir, can mal ve çevre emniyeti ve deniz güvenliğinin arttırılması amacıyla gemi takip ve kontrol sistemleri kurulmuştur.

Nihayetinde denizcilikte ana hedefimiz, dünya denizciliğinin her alanında lider denizci ülkeler arasında yer almak ve gelecek nesillerimize temiz yaşanabilir bir deniz emanet etmektir.

Editör: TE Bilişim