LPD Havuzlu Çıkarma Gemisi ihale süreci için Meclis Araştırması istedi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, LPD Havuzlu Çıkarma Gemisi ile ilgili ihale sürecinin kamu menfaatleri açısından araştırılması amacıyla Meclis Araştırması açılmasını istedi.

Gerekçe bölümünde Tanrıkulu, Savunma Sanayii Müsteşarlığı, Havuzlu Çıkarma Gemisi (LPD-Landing Platform Dock) projesi için bilgi istek dokümanı yayınlayarak, projede ilk adımın atıldığını ifade etti. Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın proje hakkında Bilgi İstek Dokümanları ile ilgili (BİD) son başvuru ve bilgi edinme tarihini de 4 Mayıs 2007 olarak belirlediğini dile getiren Tanrıkulu, "Anadolu Deniz İnşaat Kızakları A.Ş, Çelik Tekne Sanayi ve Ticaret A.Ş, DEARSAN Gemi İnşaat Sanayi A.Ş, DESAN Deniz İnşaat Sanayi A.Ş, İstanbul Denizcilik Gemi İnşa San ve Tic. A.Ş, RMK Marine Gemi Yapım Sanayi Deniz Taşımacılığı İşletmesi A.Ş., SEDEF Gemi İnşaatı A.Ş. ünvanlı şirketler teklife çağrı dosyası almışlardır.

Mayıs 2011'de Sedef Gemi İnşaatı A.Ş, RMK Marine Gemi Yapım Sanayi Deniz Taşımacılığı İşletmesi A.Ş ve DESAN Deniz İnşaatı San. A.Ş ünvanlı şirketler proje için tekliflerini sunmuşlardır. RMK Marine Gemi Yapım Sanayi Deniz Taşımacılığı İşletmesi A.Ş'nin teklifte bulunduğu LPD Havuzlu Çıkarma Gemisi, büyük kısmı MİLGEM (Milli Gemi) projesinde çalışmış olan emekli deniz subaylarından oluşan Türk mühendisler tarafından dizayn edilmiştir. İhaleyi kazanan Sedef Tersanesi projeye İspanyol Navantia Şirketi ile ortak girmiş ayrıca teklif ettiği İspanyol Juan Carlos sınıfı LPD'nin mühendislik hizmetlerinin İspanyollar tarafından verileceği açıklanmıştır.

İhale öncesinde İspanyol Navantia Tersanesi'nin büyük mali sıkıntı çektiğini ve kapanmak üzere olduğu, mali verilerinin çok kötüleştiği ve adeta bu proje ile hayat bulduğu da İspanya basınında yer alan haberlerde belirtilmektedir. İhaleyi kazanan Sedef Tersanesi'nin mali sıkıntı içinde olduğu, 400 milyon Avro borcu olduğu ve personel maaşlarını 4-5 aydır ödeyemediği, sektörden alınan bilgiler olarak ülke basınında yayınlanmış, projenin 200 milyon Avro'yu aşan teminat yükümlülüğünü de Sedef Tersanesi'nin karşılama gücünün olmadığı iddiası yankı bulmuştur.

Ayrıca, Sedef Tersanesi'nin sahibi gözüken Metin Kalkavan'ın hisselerinin yüzde 90'ını Recep Tayyip Erdoğan'ın içlerinde petrolcü ve altıncı yakınları olmak üzere avenesinden müteşekkil bir konsorsiyuma sattığı iddiaları da mevcuttur." diye konuştu. İhale sürecinde önemli ayrıntılardan birisinin ihale sırasında en düşük teklifin İngiliz BAE System ile ortak tasarladığı proje ile ihaleye katılan RMK Marine Gemi Yapım Sanayi, Deniz Taşımacılığı İşletmesi A.Ş tarafından verilmiş olmasına rağmen fiyat teklifleri verildikten sonra firmalardan iki defa indirim istenmesi olduğunu belirten Tanrıkulu, RMK Marine Gemi Yapım Sanayi, Deniz Taşımacılığı İşletmesi A.Ş fiyat teklifini değiştirmediğini kaydetti.

Tüm bunlarla birlikte ayrıca, LPD-Havuzlu Çıkarma Projesi işinin Sedef Tersanesi'ne (SEDEF Gemi İnşaatı A.Ş) verildiğinin açıklanması sonrası projede yapılan bazı değişikliklerle maliyetin kasıtlı olarak artırıldığı, ihale bedelinin 800 milyon Euro'dan 1.2 milyar dolara çıkartıldığı ve kamu aleyhine 400 milyon Euro tutarında bir zarar oluşturulduğu iddiasının mevcut olduğunu anlatan Tanrıkulu, "200 milyon Euro tutarında bir paranın TÜRGEV adlı vakfa aktarıldığı iddiası ise dikkat çekicidir. 27 Aralık 2013 tarihinde sedef tersanesi ile sözleşme imzalanacağının açıklanmasından önce nisan 2013 ve 27 eylül 2013 tarihlerinde Recep Tayyip Erdoğan'ın sedef gemi inşaatı A.Ş şirketi sahibi Metin Kalkavan ile yaptığı iddia edilen ve Recep Tayyip Erdoğan'ın daha sonra doğruladığı telefon görüşmeleri sonucu her ne kadar Milgem Projesi ile ilgili telefon görüşmeleri olsa da havuzlu çıkarma gemisi- lpd projesi ihalesinde de ihalenin en az teklifte bulunan koç grubuna değil de Metin Kalkavan'ın sahibi olduğu Sedef Gemi İnşaatı A.Ş'ye verilmesinin tesadüf olamayacağı, ihale sonucunun tamamıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın kararı ile belirlendiği, RMK Marine Gemi Yapım Sanayi Deniz Taşımacılığı İşletmesi A.Ş şirketinin ihale sürecinde bezdirilerek elenmiş olduğuna dair güçlü kuşkular mevcuttur." diye konuştu.

Editör: TE Bilişim