Kyoto  10 yaşında

11 Aralık 1997`de Japonya `nın Kyoto şehrinde imzalanan, dünyanın en iddialı çevre anlaşması , Japon çevre örgütleriyle birlikte, dev bir doğum günü pastası eşliğinde 10. yılını kutladı. Emisyonların durdurulmasıyla ilgili kurallar, uzun görüşmeler sonucu netleşmiş, bu yüzden protokol ancak 2005 yılında uygulanmaya başlanabilmişti. Metin bugünkü haliyle kirliliğin yayılmasını önlemede yetersiz kalıyor, uzmanlar daha şiddetli kıtlık ve sellerin, deniz seviyelerindeki artış ve görülmemiş güçte fırtınaların yaşanmasına yalnızca 10 yıllar kaldığı konusunda uyarıyor.

Bali `deki konferansa katılan 190 ülke, 2012`den sonra Kyoto Protokolü `nün yerini alacak ve emisyon kısıtlamalarının daha hızlı uygulanmasını öngörecek yeni anlaşma oluşturabilmek için yapılacak müzakerenin esaslarını belirleyecek `Bali Yol Haritası `nı çıkarmaya çalışıyor.

`Yol Haritası ` oluşturulacak

Öte yandan, Avrupa Çevre Komisyonu üyesi Stavros Dimas , yeni bir anlaşma yapılacağını kesinleştirmek için sadece üç gün kaldığı uyarısını yapıyor ve "Önümüzdeki üç gün belirleyici olacak ama bazı zorlu tartışmalar olacağından endişeliyim" diye konuşuyor.

Bali Yol Haritası konuşmaları, 2012 sonrası müzakerelerin sunacağı emrin kapsamının genişliği ve müzakerelerin iki yıl içinde sonuçlanmasının zorunlu tutulup tutulmaması konularında düğümleniyor. Kyoto Protokolü `nün endüstrileşmiş ülkeler için şart koştuğu, 2020`ye kadar karbon emisyonlarını 1990`daki düzeylerinden yüzde 25-40 oranında düşürme hedefi, anlaşmanın yeni versiyonundan çıkarılmak isteniyor. ABD , Japonya ve Kanada `nın da içinde bulunduğu bir grubun hazırladığı belgede, bu tür kuralların müzakerelere ön hüküm vermiş olacağı eleştirisi yer alıyor.

`Bilim azaltma istiyor`

Yakın tarihte Kyoto `yu imzalayarak övgü toplayan Avustralya da bu konuda çekimserliğini ortaya koyuyor. Çevre aktivistleriyse, büyük bir emirden arındırılmış protokolün, yol haritasını çıkmaza sürükleyeceği görüşünde. BM İklim Değişikliği Çerçeve Anlaşması Baş Direktörü Yvo Boer , zengin ülkeler için yüzde 25-40 hedefinin düşürülmediğini, artık daha da katı biçimde uygulanması gerektiğini ve Bali `deki İklim Konferansı `nın müzakere sürecini başlatmasını beklediklerini vurguluyor. Dimas da, "Gelişmiş ülkelerin bu azaltma oranına uymalarına ihtiyacımız var. Bilim bu azaltmaların gerekli olduğunu söylüyor. Mantığa uygun olarak, bilimin sözünü dinleyeceğiz" açıklamasını yapıyor.

Görüşmelerden çıkan olumlu bir sonuç; para, teknoloji ve beceri eksiği olan yoksul ülkelerin iklim mücadelesini desteklemek için oluşturulacak fonun nasıl yönetileceğinin belirlenmesi oldu. Fona Kyoto `da zengin ülkelerin karbon kredisi alması için oluşturulan Temiz Gelişme Mekanizması`nın yüzde 2`si ayrılacak. Zengin ülkeler temiz enerji projeleriyle yoksullara yardım ederek kredilerini düşürebilecek.

Radikal


 

Editör: TE Bilişim