Göreve geldiği günden itibaren denizciye ve denize verdiği önem ile desteğini sürdüren Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali YILDIRIM’ın Talimatları doğrultusunda, Türkiye Cumhuriyeti (TC) ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) arasında planlanan ‘Petrol Kirliliğine Müdahale Müşterek Tatbikatı’ 28-29 Kasım 2011 tarihlerinde KKTC Gazimağusa bölgesinde gerçekleştirildi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde petrol kirliliği konusunda yapılan ilk tatbikat özelliğine de sahip olan, Türkiye ve KKTC’den Bakanlık temsilcileri, Kamu Kurum ve Kuruluşları ile özel sektör temsilcilerinin katılımı ile gerçekleştirilen tatbikat başarı ile tamamlandı.
Tatbikatın birinci gününde TC Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ve KKTC Ulaştırma ve Bayındırlık Bakanlığı adına yapılan açılış konuşmalarının ardından petrol kirliliği ile mücadele konusundaki çeşitli sunumlar yapıldı. Yapılan sunumlarda kirlilikle mücadelede mevzuat, kullanılan teçhizat, zararların tazmini ile kirlilik modellemeleri konuları anlatıldı. Daha sonra senaryonun değerlendirilmesi yapılarak, tatbikata katılacak birimler arasında gerçekleşecek konuşmaların birer provası yapıldı.
Tatbikatın fiili olarak gerçekleştirilecek ikinci gününde KEGM Genel Genel Müdürü Salih ORAKCI, Müsteşar Yardımcısı Hamza TAŞKESER ve KKTC Ulaştırma ve Bayındırlık Bakanı Hamza Ersan SANER birer konuşma yaptılar.
KEGM Genel Genel Müdürü Salih ORAKCI konuşmasına, çok arzu etmesine rağmen yoğun programı nedeniyle tatbikata katılamayan bakan Binali YILDIRIM’ın selam ve sevgilerini ileterek başladı. Ayrıca Bakanın tatbikatların çok önemli olduğunu, özellikle petrol kirliliği konusunda ilk tatbikat olması nedeniyle olabilecek aksaklıkların, çıkarılacak dersler ve alınması gereken tedbirler ile düzenlemeler noktasında gerekli hazırlıkların ivedilikle yapılarak önümüzdeki yıl Mayıs-Haziran gibi çok daha kapsamlı büyük bir tatbikatın planlanması mesajını da gönderdiğini iletti.
KEGM Genel Genel Müdürü şöyle devam etti; ‘ - İlk defa gerçekleşecek olan bu tatbikat, sonuçları açısından da son derece önemli bir tatbikat olacaktır. Bu tatbikata her zaman olduğu gibi gerekli desteği veren gerek kamu kurum ve kuruluşlarına gerekse özel sektör temsilcilerine teşekkürlerimi sunuyorum. Bu tatbikatların önemini, Türk Boğazlarında yaşanan her 37 saatte bir geminin ya bir makine arızası ya da bir dümen arızası yapmak suretiyle yarattığı riskleri düşündüğümüzde sanırım daha kolay anlaşılacaktır. Bu tatbikatlar aynı zamanda toplumda deniz kirliliği ile mücadele bilinci oluşturmak, bu senaryoda olduğu gibi gemi trafiğindeki yoğunluk ve beraberinde getirdiği riskler dikkate alındığında her an olabilecek ve sonuçları felaketle bitebilecek kaza ve olaylara hazırlıklı olma adına ne kadar önemliyse, gerekli tedbirleri almak, politikalar oluşturmak uluslararası gelişmeleri takip etmek açısından da son derece önemlidir.
Bu açıdan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de olası kazalar ve sonuçları dikkate alınarak yetki ve sorumlulukların belirlenmesi, acil durumlara karşı hazırlıklı olunması ve eylem planlarının oluşturulması gerekli ekipman ile deneyimli personelin sağlanması noktasında bizlerde Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı olarak her türlü işbirliğine hazır olduğumuzu belirtmek isterim.
Sayın Bakanımızın talimatlarıyla, 2003 yılında başlayan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeş kuruluşumuz olan Kıbrıs Türk Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma Şirketine olan desteğimiz devam etmekte olup, 2008 yılında 400mt bariyer ve 25 metre küplük skimmer verilmiştir. Bu tatbikat vesilesiyle de, KKTC sınırları içerisindeki yaklaşık 400 km’lik sahil şeridinde meydana gelebilecek olası deniz kazalarına daha etkin ve verimli bir şekilde müdahalede bulunabilmek amacıyla 400 metre daha ilave bariyer getirilerek Kıbrıs Türk Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma Şirketi’ne teslim edilmiş, KKTC Kıbrıs Türk Kıyı Emniyeti’nde mevcut bariyer imkânı böylece 800 metreye çıkartılmıştır.’
KEGM Genel Genel Müdürü Orakcı ayrıca, ‘Bir konuda bir şeyler yapabilmeniz için öncelikle aynı vizyonu paylaşan, bilinçli, olayların gelişimini takip eden, sizlerle aynı çizgide olan ve bir kriz ortamında acil müdahale durumunda aynı lisanı konuşabilen kişilere ihtiyacınız vardır. Burada bir şeyi daha fark ettik, balıkçılarımız. Yaşanacak bir deniz kirliliğinden en çok ve en hızlı etkilenecek kişiler olup, bence deniz kirliliğiyle mücadeleye en duyarlı, göreve her an hazır olan en değerli insan kaynaklarımızdan biridirler’ dedi.
KEGM Genel Genel Müdürü , güzel Türkiye’miz ve Kıbrıs’ımızda hiçbir kaza yaşanmamasını ve tatbikatın başarılı geçmesini dilekleriyle konuşmasına son verdi.
