KAYIP UÇAK İÇİN NÜKLEER DENİZALTILAR DEVREDE!..

Atlas Okyanusu üzerinde esrarlı bir şekilde radardan kaybolan ve "Lost-Kayıp" dizisini hatırlatan uçak kazasının çözülmesinde umut Fransız denizaltılarında.

Okyanus üzerinde düşen Air France uçağıyla ilgili muamma giderek büyüyor. Önceki gün çıkarılan enkaz parçasının uçağa ait olmadığı anlaşılınca devreye Fransız nükleer denizaltıları girdi. Azor adalarından yola çıkan "Pourquoi Pas?-Neden olmasın" adlı geminin taşıdığı iki mini denizaltı okyanusun derinliklerini tarayarak kara kutuyu bulmaya çalışacak.

PAZARTESİ günü Atlas Okyanusu üzerinde esrarlı bir şekilde radardan kaybolan ve "Lost-Kayıp" dizisini hatırlatan uçak kazasının çözülmesinde umut Fransız denizaltılarında.

"Emeraude" ve "Nautile" adlı iki mini denizaltıyı taşıyan "Pourquoi Pas" adlı gemi 12 Haziran’da kaza bölgesine ulaşacak. Fransız Savunma Bakanı Herve Morin, denizaltıların okyanusun 2-3 bin metre derinliklerinde olduğu sanılan uçağın kara kutusunu bulabilecek donanıma sahip olduğunu açıkladı. Ancak Fransız yetkililer kara kutunun hiçbir zaman bulunamayabileceğini de tekrarladı. Önceki gün bulunan parçaların ise düşen Airbus’a değil, okyanusa bir başka gemiden düşen çöp olduğu ortaya çıktı. Brezilyalı yetkililer, çıkarılan bu parçanın "ahşap" olduğunu, uçakta ahşap parçanın bulunmadığını belirtti.

Hız göstergesi arızası mı

Uçakla ilgili soruşturmada yaşanan diğer önemli gelişme ise uçak tarafından yapılan hız ölçümünde "tutarsızlık" bulunması oldu. Fransız Le Monde gazetesinin haberine göre, Airbus şirketi, tüm dünyada bu tip yolcu uçağını kullanan mürettebattan, hız göstergelerinde bir hatadan şüphe edilmesi durumunda "standart prosedürleri izlemelerini" istedi. Standart prosedür, kötü hava koşullarında hızlanmayı ve uçağın açısını yere paralel biçimde düzeltmeyi öngörüyor.

Son kazada, uçağın fırtına bölgesine girmesinden kısa bir süre kuleye üç dakika için otomatik olarak birkaç mesaj gönderdiği ve bu mesajlardaki hız kayıtlarının "tutarsız" olduğu belirtiliyor.

Stall’a düştü

Son teoriye göre, pilotlar, yeterince hızlı olduklarını gösteren hız göstergesine güvenip fırtına bulutlarının içine girdiler. Oysa gerçek hızları çok daha düşüktü. Dengesini kaybeden uçak, "stall" durumuna düştü; yáni kanatları, gövdesini taşıyamaz hale geldi ve kısa süre sonra okyanusa çakıldı.

Kouchner’den Ceren Hoca için başsağlığı

FRANSA Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, düşen uçakta Türk arp sanatçısı Fatma Ceren Necipoğlu’nun da bulunması nedeniyle Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na bir başsağlığı mesajı gönderdi. Kouchner mesajında, "Türk ve Fransız halklarının yaslarını paylaştığını" bildirdi.

Son 15 dakika kábus gibiydi

UÇAĞIN gönderdiği otomatik sinyalleri değerlendiren uzmanlara göre, ölüme giden pilotlar ve yolcular kabus gibi bir 15 dakika yaşadı. Eldeki verilerin özeti şöyle:

03.00: Pilot, şimşekler ve sert rüzgárlar taşıyan bir bulutun içine girdiğini kuleye bildirdi.

3.10: Otomatik pilot devreden çıktı. Kimin çıkardığı meçhul.

3.11: Elektronik uçuş sisteminin zarar gördüğünü haber veren alarm çalmaya başladı. Uçağı dengede tutan kontroller hafif hasar gördü.

3.12: Havadaki hızı, irtifayı ve yönü belirleyen iki bilgisayar sistemi çöktü.

3.13: Ana uçuş kontrol bilgisayarı ve destek üniteleri devreden çıktı.

3.14: Kabin içine dışarıdan hava girdi, kabin basıncı düştü, tüm elektrik sistemi çöktü ve okyanusa düşüş başladı.

Editör: TE Bilişim