IDEF'09 gözdesi Türk şirketleri oldu

IDEF'09 Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı'nda yerli firmaların yenilikçi ürünlerinin sergilendiği stantlar yoğun ilgi görüyor.

Fuarda, savunma teknolojileri alanında Türkiye'nin en büyük kuruluşu olan Aselsan tarafından geliştirilen ve sınır güvenliğini elektronik donanımla sağlayarak, askeri personelin can güvenliğini artıracak sistemi dikkati çekiyor.

Uzun kara ve deniz sınırlarına sahip Türkiye'nin mevcut sınır güvenliği sisteminin daha ileri götürülmesine yönelik çözümlerin sergilendiği Aselsan standında, sınır karakollarında ve sınır gözetleme kulelerinin tamamen elektronik olarak denetlenmesine imkan tanıyan sistemler tanıtılıyor.

Sistem, askerlerin ilk saldırılara karşı güvenliğini sağlamada önemli rol oynayacak İzci ve Gezgin adlı insansız kara araçları, kapalı ve güvenli alanlardan kontrol edilebilen STAMP stabilize makineli tüfek platformu ve STOP stabilize top gibi ürünleri içeriyor.

Aselsan'ın radyo frekans kontrollü el yapımı patlayıcı düzeneklerinin köreltme/karıştırma ve benzer yöntemlerle patlatılmasını engelleyen MİLKAR-5T3 sırt tipi karıştırıcı sistemi de keşif sırasında askerlerin uzaktan kumandalı patlayıcılara karşı güvenliğini sağlıyor.

Hollanda, ABD, Mısır'ın da aralarında bulunduğu 34 ülkeye ihracat gerçekleştiren, Pakistan'da gerçekleştirdiği teknoloji transferi ile telsiz üretimi yapan Aselsan, fuarda Kalkan Hava Savunma Radarı ile Alper Gemi LPI radarını da sergiliyor.

ASELSAN fuar kapsamında çok sayıda ikili anlaşmalara da imza attı. Bunlardan biri de, Finmeccanica grubu şirketi Wass S.Pa ile denizaltı savaş sistemlerine yönelik uzun dönemli bir endüstriyel işbirliğine ilişkin mutabakat muhtırası oldu.

Bu işbirliği kapsamında yapılacak ilk işin, Türkiye'nin denizaltı projesi kapsamında torpido karşı tedbir sistemleri ve Black Shark torpidosunun entegrasyonuna yönelik olması bekleniyor.

ROKETSAN

Roketsan Pazarlama ve tanıtım Müdürü Hüdai Özdamar, Roketsan'ın güdümsüz topçu roketlerinin yanı sıra güdümlü sistemlerle ilgili çalışmalara başladığını belirtti.

Güdümlü sistemlerle ilgili 3 projeleri bulunduğunu söyleyen Özdamar, helikopterden yer hedeflerine karşı 2,75 inç lazer güdümlü füzenin, bu yılın sonunda ve önümüzdeki yılın başında seri üretime geçmesini hedeflediklerini kaydetti.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra yurt dışına da ihracat yaptıklarını kaydeden Özdamar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile 50 milyon dolarlık bir sözleşmelerinin tamamlanmak üzere olduğunu, 90 milyon dolarlık bir projeye yeni başlandığını ve fuar kapsamında yine BAE ile ortak mühimmat üretimi için 70 milyon dolarlık ayrı bir sözleşme imzaladıklarını anlattı.

Deniz altından, uzaya kadar bütün ürünlere yönelik çalışmaları bulunduğunu dile getiren Özdamar, şunları kaydetti:

''Misyonumuz bu sektörde önümüzdeki 4 yıl içinde dünyadaki ilk 50 arasına girebilmek. Şu anda savunma sanayi şirketlerine bakacak olursanız, Avrupa'da zaten gittikçe bir tekelleşmeye doğru gidiliyor. Türkiye'de şirketlerin hacimleri bu kadar büyük değil. Çünkü savunma şirketleri ilk önce kendi silahlı kuvvetlerine yaptıkları satışla gündeme geliyorlar. Ondan sonra yurt dışı pazara açılıyorlar.

Türkiye'deki teknolojik altyapı bütün bu ihtiyacı karşılamaya yeterli değildi. Ama son 10 yılda hem şirketlerin hem devletin altyapı geliştirmeye yönelik çok ciddi projeler geliştirmeleri gündeme geldi ve bu projelerde belli aşamaya gelindi.''

Özdamar, Roketsan'ın henüz dünyada çok sözü geçen bir şirket olmadığını, ancak Orta Doğu bölgesinde güçlü olduğunu belirterek, yabancı şirketlerin de Roketsan'ın altyapısını ve ismini kullanarak bu ülkelere ulaşmak istediklerini söyledi.

MAKİNE VE KİMYA ENDÜSTRİSİ KURUMU

IDEF'09 Fuarında ilgi gören ürünler arasında Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) tarafından geliştirilen ve 1960'lı yıllardan itibaren Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından kullanılan G3'lerin yerini alacak modern piyade tüfeği yer alıyor.

Kamuoyunda ''mehmetçik'' olarak bilinen modüler yapıya sahip, dürbün, gece görüş, lazer pointer gibi ekipmanın takılmasına uygun modern piyade tüfeklerinin, önümüzdeki 1-1,5 yıl içinde seri üretime hazır hale gelmesi bekleniyor.

Yine MKE tarafından, Jandarma Genel Komutanlığı ile işbirliği içinde geliştirilen BORA-12 keskin nişancı tüfeği ise, 4 yıl süren çalışmaların ardından seri üretime hazır hale gelmiş bulunuyor.

Azerbaycan'dan sipariş alan BORA-12 de tasarımından üretime kadar Türkiye'nin ilk yerli yapım keskin nişancı tüfeği olarak dikkati çekiyor.

MKE standında tanıtılan T155 Çekili Panter Obüs adlı top da yerli üretim bir savunma cihazı olarak öne çıkıyor.

40 kilometre menzile sahip, koordinatlara uygun olarak yönlendirilebilen top, 3 dakikada mevzi alıp hedefi vurabilen ve yeri tespit edildiğinde, 3 dakika içinde yerini değiştirebiliyor.

TSK tarafından kullanılan topun, ihracatı için görüşmeler sürüyor.

HAVELSAN

Havelsan da IDEF kapsamındaki standında Genesis adlı Savaş Harekat Merkezi (SHM) yenilenmesi projesi tanıtılıyor.

Proje hakkında bilgi veren Genesis Projesinden Uzman Mühendis Cem Öney, halihazırda 3 gemide uygulanan sistemin, Deniz Kuvvetlerine ait toplam 8 gemide 2012 yılına kadar hayata geçirileceğini söyledi.

Öney, geminin ana parçalarını aynen koruyarak, sadece komuta merkezinde gerçekleştirilen değişim ile gemilerin kullanım ömrünün uzadığını belirterek, fuar sırasında Raytheon firması ile sistemin, dünyada bu tip gemileri kullanan 8 ülkeye de pazarlanması için çalışmak üzere işbirliği anlaşması imzaladıklarını kaydetti.

SHM'sini yenileyerek gemilerin kullanım ömrünü yüzde 50 uzatma şansı bulunduğuna işaret eden Öney, gemilerin etkinliğinin de artırıldığını vurguladı.

Öney, fuarda Ukrayna, Polonya gibi ülkelerin yanı sıra, gemilerin üretildiği ABD'den gelen ekiplerin de projeye yoğun ilgi gösterdiğini bildirdi.

Havelsan stantlarında tanıtılan diğer önemli ürünler arasında geçtiğimiz günlerde 100 milyon dolarlık bir anlaşma ile Güney Kore'ye de ihraç edilen Elektronik Harp Test ve Eğitim Sistemi ve çeşitli simülasyon sistemleri yer alıyor.

TÜBİTAK

Fuarda, TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma Geliştirme Enstitüsü (SAGE) tarafından geliştirilen akıllı bomba da tanıtılıyor.

TÜBİTAK SAGE'nin geliştirdiği, uçaktan atılan bombalara güdüm yeteneği kazandıran Hassas Güdüm Kiti (HGK), 2000 Ib Mk-84 genel maksat bombalarını akıllı bombalara dönüştürüyor. Böylece mevcut bombalar, her tür hava koşulunda, uzak bir mesafeden atıldığında bile yüksek hassasiyetli vuruş yeteneği kazanıyor. Bu da uçakların tehlikeli bölgeye yaklaşmadan, güvenli bir şekilde görevlerini tamamlamalarına imkan tanıyor.

TÜBİTAK SAGE standında tanıtılan diğer bir yeni ürün ise, Isıl Pil Tasarım Altyapısında tasarlanıp üretilen ısıl piller olarak ortaya çıkıyor.

Verilen bilgiye göre, dünyada sayılı ülkenin sahip olduğu bu teknoloji, ulusal savunmada stratejik önem taşıyor. Bugüne kadar yurt dışından temin edilen ısıl pillerin TÜBİTAK SAGE tarafından üretilmesi, maliyet avantajının yanı sıra ülke savunmasına ilişkin stratejik bilgilerin yurt dışına çıkmasını da önlüyor.

Hassas Güdüm Kiti güç gereksinimini karşılayacak ısıl piller, askeri mühimmatın akım ve voltaj gereksinimlerini, tüm çevresel koşullarda sağlayabiliyor.

OTOKAR

Otokar standında ise taktik tekerlekli zırhlı araç Cobra'nın silah taşıyıcı 3 farklı tipi, yeni Land Rover Defender modelleri, mayına karşı dayanıklı zırhlı araçlar Kaya ve Kale ile Otokar Zırhlı Personel Taşıyıcı yer alıyor.

Verilen bilgiye göre, 2008 yılında savunma sanayii ürünlerinin ihracatından 70 milyon dolar gelir elde eden Otokar, geçtiğimiz yıl zırhlı araç satışlarında yüzde 25 artış kaydetti.

Otokar, mayına karşı dayanıklı zırhlı araç ailesinin, Kaya aracının personel ve yük taşıyıcı modelleri, Kale aracının personel taşıyıcı prototipinden oluşan 3 yeni modelini de ilk defa IDEF'te sergiliyor.

STM

STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş de Türkiye'de geliştirdiği ilk Tank Komuta Kontrol Bilgi Sistemi'ni fuarda tanıttı.

Sürekli emniyetli ve güvenilir veri iletişimini sağlayan ve kısa adı TKKBS olan sistem, gelişmeye açık ve modüler tasarımı sayesinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın envanterindeki tanklarda ve Tabur Görev Kuvveti'nin tüm unsurlarında kullanılacak.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın ihtiyaçları doğrultusunda Savunma Sanayi Müsteşarlığı ve TÜBİTAK'ın desteğiyle milli olarak hayata geçirilen TKKBS'den, tek tanktan tabur görev kuvveti seviyesine kadar tüm unsurlar arasında komuta, kontrol, haberleşme ve istihbarat faaliyetlerinin icra edilmesine yönelik olarak harekatın planlama dahil her aşamada faydalanılacak

Editör: TE Bilişim