Deniz Ticaret Odası’nın seçimleri için Yönetim Kurulu Başkanlığı’na aday olan Tamer Kıran, 'Hepimizin Odası Hareketi' adı altında yoluna devam ediyor. Salih Zeki Çakır, Şadan Kaptanoğlu ve Recep Düzgit’in desteğini alan ‘Hepimizin Odası Hareketi’, İzmir ziyaretleri kapsamında 26 Ocak Cuma günü Aliağa Hampton By Hilton otelde geniş katılımlı bir toplantı ile Aliağalı denizcilerle bir araya geldi.

Başkan adayı Tamer Kıran konuşmasında Hepimizin Odası Hareketi’ni “Türk Denizciliğinin kendi birikimlerinden güç alarak potansiyel kaynaklarını harekete geçirmek, dünya denizciliğinden hakkı olan payı almasını sağlamak ve itibarını daha yukarıya çıkarmak üzere yola çıkmış, her geçen gün daha da gelişip güçlenen bir hareket.” olarak tanımladı. Kıran toplantının devamında “Hepimizin Odası Hareketi, dengelerin yeniden kurulduğu bir dünyada; bütün denizcilerin bilgi, beceri, tecrübe ve ilişkiler ağını Türk denizciliği için seferber etmeyi amaçlıyor.” diye belirtti.

Tamer Kıran, Hepimizin Odası Hareketi’ni felsefesi ve amaçlarını aktardıktan sonra katılımcılarla karşılıklı olarak denizcilerin sorunları ve çözüm önerileri tartışıldı. Toplantıda Gökalp Erim’in Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanlığı için adaylığını açıklaması büyük bir coşkuyla karşılandı.

TAMER KIRAN’IN KONUŞMASINDA ÖNE ÇIKAN SATIRBAŞLARI

Hepimizin Odası Hareketi bir birlik hareketidir

Hepimizin Odası Hareketi mevcut oda yönetimine muhalefet amacıyla başlatılmış bir hareket değil, bir birlik hareketidir. Dünya denizciliğinde büyük şirketlerin iş birliği yaptığı bir dönemde, Türk Denizcileri arasında anlamsız bir rekabet ortamı oluşturmak amacı da yoktur.

Önümüzdeki dönemde Türk Denizciliği, Türkiye’nin büyümesine katkı sağlayan ana taşıyıcılardan biri olmak zorundadır.

Bizler iş adamlarıyız ve basiretli olmak zorundayız. Şöyle ya da böyle bu kriz yılları bitecek ve ekonomimizin daha hızlı büyüdüğü bir döneme gireceğiz. Denizcilik ve bağlı iş kollarının hiçbiri bu gelişmelerin gerisinde kalmamalıdır. Önümüzdeki dönemde Türk Denizciliği, Türkiye’nin büyümesine katkı sağlayan ana taşıyıcılardan biri olmak zorundadır. Fakat bizler oluşan sorunlara çözüm üretmekte zorlanıyoruz. Yat turizminden marina işletmeciliğine, brokerlik hizmetlerinden sigortacılığa kadar çok sayıda farklı iş kolunda, üretilen ve her bir seferinde yeni sorunlara neden olan çözümlerle boğuşuyoruz.

Artık devletten sadece isteyen değil, devletin ilgili kurumlarına rehberlik yapan bir Oda kimliğine bürünmek zorundayız.

Sık sık birbiriyle çelişen mevzuatlardan şikayet etmek yerine ilgili bakanlıklara rehberlik yapmak –ki yasal görevimizdir- mevzuat düzenlemelerinde, hatta yasa metinlerinin taslaklarının hazırlanmasında proaktif rol almak yapacağımız en önemli işlerden olacaktır.

Artık devletten sadece isteyen değil, devletin ilgili kurumlarına rehberlik yapan bir Oda kimliğine bürünmek zorundayız.

Aliağa’yı 9. Şubemiz olarak hayata geçireceğiz

Oda hizmetlerinin aksamaması için Odamızın teşkilatlanması yeniden ele alınarak gerekli bütün bölgelerde hizmet birimleri ihdas edilecek ve yönetimleri şubelerle birlikte yürütülecektir. Bu bağlamda Hepimizin Odası Hareketi olarak göreve gelir gelmez Aliağa’yı 9. şubemiz olarak hayata geçireceğiz!

Ege’de faaliyet gösteren denizcilerin ihtiyaçları dururken başka alanlara kaynak aktarımı yapılmayacaktır.

Bağışlar, ihtiyaçlar değerlendirilerek bütçe ve fayda esasına göre yapılacak, fizibilitesi, projelendirilmesi net olmayan alanlarda bağış yapılmayacaktır. Böylece Ege’de faaliyet gösteren denizcilerin ihtiyaçları dururken başka alanlara kaynak aktarımı yapılmayacaktır. 

Editör: TE Bilişim