BATUM’DA RÜŞVET GİTMİŞ, TURİZM PATLAMIŞ!
|
Daha sonra Gürcüler ABD’ye yaklaştıkça Rusya’dan uzaklaşmaya başladı. Geçen yıl yaşanan Rus işgali Ruslara olan tepkiyi Gürcistan’da adeta infial yaratmış. Gürcistan tamamen ABD’ye angaje olmuş.
Can Güvenliği Yoksa…
Sarp Kapısı açıldıktan sonra 1996 yılında hem gezi hem de bir iş nedeniyle Gürcistan yolculuğu yapmıştım. Yıllarca sosyalist sistemle yönetilen ve ardından dağılan Sovyetler Birliği’ne girmek bizim için farklı bir duyguydu. Ancak can güvenliğinin olmadığı bir ülke ne kadar güzel olursa olsun, ilgi çekmez. Turist kazandırmaz. Eduard Şevardnadze ve Aslan Abaşidze dönemi Türk –Gürcü iyi ilişkileri anlamında ne kadar iyi olursa olsun, özellikle rüşvetin ve talanın en yüksek oranda yaşandığı dönem oldu. Tabi bunda olumsuz hayat şartları ve işsizliğin çok önemli etken olduğunu da unutmamak gerekiyor.
İlk İcraat: Rüşveti Yok Etmek
Gül devrimi ile Şevardnadze ve Abaşidze gidince Saakaşvili veVarshalomidze geldi. İşte en önemli sorun olarak ortaya konulan rüşveti yok etmek ilk icraatları oldu. Rüşvet alan polis hemen 7 yıl cezaya çarptırılıyor ayrıca ailesinden hiçbirinin bir daha polis olması da yasaklanıyor. Bu arada bu resmi bir bilgi değil ama rüşvete adı karışan 5 bin polis de görevden uzaklaştırılmış. Rüşvetin ortadan kalkması çok güzel ama yine de Gürcistan’da her şey güllük gülistanlık değil. Hala liberal ekonomiye geçişin sorunlarını yaşıyor. Yine de geleceği parlak görülen bir ülke…
2 günlük bir Batum gezimiz oldu. Gürcistan Trabzon Başkonsolosluğu tarafından organize edilen Karadenizli gazetecilerin bulunduğu geziye davet edildik. İşlerimizin yoğunluğuna rağmen uzun zamandır görmediğimiz Batum’u ve oradaki durumu bizzat görmek istedik..
“Gürcistan’a Hoş Geldiniz”
Özellikle Buket gemisi ve kaptanına verilen ceza sonra ülkemizde oluşan kötü imajı silmek istiyordu Gürcü yetkililer, bu gezide bizlere hem Batum’u gezdirecekler hem de oradaki hem Türklerle hem de Gürcülerle sorunlar üzerine konuşmak üzere özel otomobille yola girdik. Kuzey TV Genel Müdürü Serkan Yoldaş, Karadeniz Gazetesi’nden Asım Kemal Güner, Çay TV’den Halil İbrahim İleli ve ben birlikte Trabzon’dan hareket ettik.
2.5 saatte Sarp Sınır Kapısı’na vardık. NTV’den Ahmet Kayacık’ta özel otomobiliyle geldi. Gürcistan Trabzon Başkonsolosluğu Ticaret ve Turizm görevlisi Osman Çalışkan ve Konsolos Teymuraz Kereselidze bizi kapıda karşıladılar. Türk tarafının Emniyet Amiri bizi güler yüzle karşıladı, işlemleriniz iki dakika içinde halledildi. Ayrıca Acara Başbakanı Protokol Müdür Yardımcısı Gela Bolkvadze de bizi karşılamaya geldi. Gürce kapısında hiç aranmadık bile. 5 dakikada karşıya geçtik. Polis gülen yüzle “Gürcistan’a hoş geldiniz” diyerek giriş yaptık.
Ne İnternet Var Ne De Telefon!
Daha içeri girer girmez birkaç Gürcü sorunlarını anlatmaya başladı. Türk gümrük yetkililerinin kendilerine zorluk çıkardıklarını ve saatlerce beklemek zorunda kaldıklarını şikayet ettiler. Gümrükçülerin çay içme veya tuvalete gitme bahanesiyle işi aksattıklarını bu durumda kendilerini mağdur olduklarını ifade ettiler. Bizi karşılamaya gelen Gürcü yetkililer de böyle bir olayın Gürcü gümrüğünde asla olamayacağını ve çay içmeye giden görevlinin yerine hemen bir başkasının geçtiğine işaret ettiler. Bizim gümrükçülerin dikkatine…!
İntourist otele ait bir minibüsle kalacağımız San Apıro oteline geldik..Otel sahilde.Yeni yapılmış bir otel olması sebebiyle biraz eksikleri var. Odalarda telefon ve internet yok!
Yeşil Bir Kent: BATUM
Otele yerleştikten sonra hemen şehir turu atmak istedik. 150 yıllık tarihi olan Batum’da yeşil itinalı bir şekilde korunmuş. Geniş caddeler tarihi binalar ayrı bir güzellik katmış Batum’a…Akşam saatlerinde dikkatimizi çekti. Işıklandırmaya müthiş önem veriyorlar. Özellikle güzel binaların ışıklandırması süper…
Shreton, Batum sahilinde öyle bir otel yapmış ki adeta kentin simgesi haline gelmiş. 23 katlı ve saat kulesi şeklindeki otelin ışıklandırması da mükemmel olmuş. 50 milyon dolara malolan otel önümüzdeki aylarda faaliyete geçecek. Otelin asansörleri hariç diğer tüm malzemesi Türkiye’den getirilmiş. Bir sonraki gün sputni Otelin terasından kente bakarken Shreton otelin siluetinin kente ne kadar güzellik getirdiğini anlamak mümkün..
Bir Kuşun Sütü Eksik!
İlk akşam sahilde Acarusahli adlı otantik bir restorantta konuk ettiler bizi. Yemeğin ev sahipliğini Acara Ekonomi ve Maliye Bakan Yardımcısı Sulkhan Jortmenadze yapıyor Dolayısıyla Tamata da o oluyor. Yani neyin şerefine içileceğine o karar veriyor.
Gürcistan’ın yemek kültürü gerçekten güzel ve bize benzer. Masada kuşun sütü eksik!
Mantar, et sote, Haçaburi, dana şiş ve çok sayıda meze var masada. Ayrıca Gürcistan dünyanın en iyi maden suyu olarak kabul edilen Borjomi’ye sahip. Bunun yanında armut suyu da masalardan eksik olmuyor. Ancak ne çorbaya ne balığa kesinlikle limon kullanmıyorlar. Baharatı seviyorlar.
Haberlerden Rahatsızlar!
Yemekte bizi davet etme nedenlerini sorduk.Son günlerde Karadeniz bölgesindeki görsel ve yazılı medyada çıkan olumsuz haberlerden rahatsız olduklarını bizleri davet ederek eğer bir sorun varsa perinde tespit etmemizi istediler.Özellikle Trabzon Konsolosu Kereselidze bu olumsuz havanın dağıtılması için her şeyi konuşmak gerektiğine inanıyor.Kerselidze özellikle Buken gemisinin kaptanının işgal edilen ve sadece Rusya tarafından tanınan Osetya’ya petrol götürdüğü için tutuklandığını, aynı firmanın birkaç kez uyarıldığına dikkat çekiyor.Gürcistan yasalarına herkesin saygısı olması gerektiğine vurgu gemi kaptanının “suç işledim, hata yaptım, pişmanım” ifadesinden sonra serbest kaldığını ancak Türkiye”ye dönünce yeniden suç işlemediğini ifade etmesinin şaşırtıcı olduğunu anlatıyor.
“Türkiye Bizim İçin Önemli”
Konsolos Kerselidze 9 yıldan bu yana Türkiye’de kalıyor.Ankara’da askeri ataşe olarak görev yapmış. Türkçe biliyor ve tercümanlık yapıyor. Aynı zamanda albay..Tabi bizlerde Türk vatandaşlarına Gürcistan’da yapılan haksızlıkları hatırlatıyoruz.Tüm samimiyetleriyle sorunları ortadan kaldırmak istediklerini ve Gürcistan’ın Türkiye’ye büyük önem verdiğine değiniyorlar.Ayrıca geçen yıl yaşanan Rus işgali sırasında Türk Kızılay’ının hemen yardım gönderdiğini hatırlatıyorlar ve minnettar olduklarını söylüyorlar.
“Turizmci Değil Gazeteciyiz”
Sorularımızla Gürcü yetkilileri sıkıştırmaya çalışıyoruz, masada Rizeli bir turizmci arkadaşımız var.”Gerek yok böyle ortama” diyerek bizi uyarıyor. Biz de turizmci değil gazeteci olduğumuzu hatırlatıyoruz arkadaşımıza!
Yemek sonrası 100 metre ilerideki Şadrevan(su dansı) gösterisine gidiyoruz. Sahilde yapılan yapay gölde müzik eşliğindeki ışık gösterisi göz kamaştırıcı bir seyir ortaya çıkarıyor. Sanıyorum yakın zamanda Trabzon Belediye Başkanı Gümrükçüoğlu da aynı sistemi Zağnos Vadisi’ne kuracak. Çok ilgi çeker.
Yarın: Batum’un Cazibesi Artıyor
Editör: TE Bilişim