YTÜ Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Açıldı

Yıldız Teknik Üniversitesi Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi; Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu'nun da katıldığı törenle açıldı.

Açılışa, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu'nun yanısıra; Gemi İnşa ve Tersaneler Genel Müdürü Yaşar Duran Aytaş, Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürü Burhan Külünk, Denizcilik Müsteşarlığı İstanbul Bölge Müdürü Cemalettin Şevli, İstanbul Liman Başkanı Mustafa Azman; İDO Genel Müdürü Ahmet Paksoy, Denizcilik Müsteşarlığı Deniz Ulaştırması Genel Müdürü Dr. Özkan Poyraz, Türk Loydu Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa İnsel, Yıldız Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Bahri ŞAHİN, Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, İTÜ Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nil Güler, İTÜ Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali İhsan ALDOĞAN, GESAD Başkanı Ziya Gökalp, DEFAMED Başkanı Selçuk Şenkal; GEMİMO Başkanı Feramuz Aşkın, Dünya Kılavuz Kaptanlar Birliği Başkan Yardımcısı Kaptan Cahit İstikbal,  akademisyenler ve sektör temsilcileri katıldı.

Açılış töreni, Beşiktaş'taki Yıldız Teknik Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Oditoryumunda yapıldı.

Açılışa, denizcilik sektöründen geniş bir davetli topluluğu da katıldı.

Şimdiye kadarMakine Fakültesi bünyesinde bulunan Gemi İnşaatı ve Gemi Makineleri Mühendisliği Bölümü ile Gemi Makineleri İşletme Mühendisliği Bölümleri birleştirilerek Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi haline getirildi.

Açılışta konuşan Fakülte dekanı Prof. Dr. Bahri Şahin; "Ülkemizin kalkınma planları ve gelişme stratejileri doğrultusunda hızla gelişen denizcilik sektörüne nitelikli mühendis hazırlama ve bu amaçla gerekli yenilikçi çalışmaları yapmaya yönelik olarak kurulan "Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi" stratejik hedeflere ulaşmada önemli bir katkı sağlıyacaktır" dedi.

Bakan Yıldırım; Denizcilikte Gelinen Aşamayı Anlattı

Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek'in konuşmasından sonra katılımcılara hitaben bir konuşma yapan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım; Ulaştırma  alanında son 7 senede yapılanları anlattı.

Ulaştırmanın doğumdan ölüme insan faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçası olduğunun altını çizen Yıldırım; "Doğum için ulaştırmaya ihtiyacımız olduğu gibi, öbür tarafa giderken de yine ulaştırmayla bu iş oluyor" dedi.

Yıldırım; denizcilikte de gelinen noktanın tarihçesini anlatarak son 7 yılda neler yapıldığı konusunda bilgiler verdi.

"Tersanelerde yarım kalan gemiler tamamlanacak"

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, tersanelerde yarım kalan gemilerin tamamlanmasını öngören kredi garanti fonunun devreye sokulacağı bir finans sistemi için karar alındığını ve uygulamasını da başlatacaklarını bildirdi.

Denizciliğin yaşanan küresel kriz nedeniyle bugün zor günler geçirdiğini, dünya ticaretini ayakta tutan deniz taşımacılığının krizden en fazla etkilenen sektör olduğunu belirten Yıldırım, ''O bakımdan denizciliğimizin içinde bulunduğu bu kriz, aslında bize her anlamda ciddi fırsatlar veriyor. Bizim gelecek 5, 10, 20'li yıllarda denizciliğimizin vizyonunu, hedeflerini belirlemek için önemli fırsatlar sağlıyor. Bu fırsatları değerlendirirsek denizciliğimiz başka ufuklara, başka denizlere yelken açabilir hale gelebilecektir'' dedi.

Yıldırım, geçmiş 7 yıl içinde Türkiye'nin deniz ülkesi kimliğini yeniden hatırladığını, denize yatırım yapmayı milli bir strateji olarak benimsediğini ve denizcilik eğitimini de ihmal etmediğini kaydetti.

Üniversitelerde denizcilik eğitimi verildiğini anımsatan Yıldırım, 2002'de 3 olan 4 yıllık eğitim veren denizcilik fakültesi sayısının, bugün 5'e çıktığını, meslek yüksekokulu sayısının 3'den 7'ye, denizcilik eğitimi veren özel eğitim kurumu sayısının 5'den 45'e, denizcilik lisesi sayısının da 24'ten 59'a yükseldiğini söyledi.

Yıldırım, Denizcilik Müşteşarlığında denizcilik kökenli personel oranı 2002'de yüzde 6 iken bugün bu oranının yüzde 27'ye çıktığını, ancak bunun da yetmeyeceğini ifade etti.

"Beyaz listeye geçtik"

Yıldırım, denizciliğin uluslararası unvanının da iyi olmadığını ve Türk bayraklı gemilerin kara listede yer almaları nedeniyle adeta limanlara hapsolmuş durumda bulunduğunu vurgulayarak, yapılan kararlı çalışmalar sonucu geçen 5 yılda gemileri kara listeden beyaz listeye geçirmeyi başardıklarını kaydetti.

Kara listede olan gemilerin oranını yüzde 25'lerden yüzde 4'lerin altına düşürdüklerini belirten Yıldırım, ''Böylece Türk bayraklı gemiler artık yabancı limanlarda yüksek risk gruplu gemilerden sayılmıyor. Prestijli, standartları uluslararası konvansiyonlara uygun gemiler olarak muamele görüyor. Bu sene de Türk bayraklı gemiler beyaz listenin üst sıralarına da yükselmiş durumdadır'' dedi.

Türkiye'de denizciliğin gelişmesine ilişkin de bilgi veren Yıldırım, 2003 yılına göre yakıtta ucuzlamayla birlikte kabotaj taşımacılığı, balıkçılık ve deniz turizminde ciddi bir sıçrama gerçekleştirdiğini belirtti.

"Denizciliğe doğrudan destek verdik"

Yıldırım, ''Bu anlamda 2004'ten 2009 yılı sonuna kadar sektöre 1 milyar 640 milyon TL civarında bir destek verdik. Bu sadece denizciliğe verilen destek. Başka sektörlere doğrudan bir destek olmamıştır. Bu nedenledir ki kabotaj taşımacılığında 2003'e göre 2009 yılı sonu itibarıyla yüzde 60 oranında artış sağlanmış görünüyoruz. 99 milyondan 159 milyona yükselen bir taşımacılık var. Taşınan araç sayısı 2003 yılında 6 milyon 220 bin iken yüzde 50 artışla 2009 sonunda 9 milyon 320 bine çıkmıştır'' diye konuştu.

Türkiye'nin 8 bin 484 kilometre sahil şeridine sahip olduğunu ve adeta çok şeritli doğal otoyol olan bu alanı yerli yerinde kullanamadıklarını dile getiren Yıldırım, yakıt teşvikiyle denizlerde hem yük, hem de yolcu sayısını artırdıklarını söyledi.

Limanlardaki yük miktarında 2002'ye göre yüzde 64 artış sağladığını, miktar olarak da 314 milyon tona çıktığını anlatan Yıldırım, konteyner miktarında da yüzde 130 artış gerçekleştirildiğini, tüm büyümeler üst üste yüzde 50 civarında seyrederken, taşımacılık ve ulaşımdaki büyümenin bunun kat kat üzerinde olduğunu ifade etti.

Yıldırım, kruvaziyer turizminde de Türkiye'nin son yıllarda ciddi gelişme kaydettiğini ve 2002 yılında yaklaşık 332 bin 702 yolcu Türk limanlarına gelirken, 2009 yılı sonunda 1 milyon 484 bin 194 turist ağırlandığını anlattı.

Türkiye'de sadece 2 liman kruvazör gemi kabul ederken bugün 11 limanın kruvazör operasyonu yapar hale geldiğini belirten Yıldırım, kruvazör limanlarındaki yolcu artışının da yüzde 350'yi bulduğunu bildirdi.

Geçen yıl yapılan düzenlemeyle özellikle fiyatlardaki düzenlemelerle Türk bayrağına geçişi özendirecek tedbirleri aldıklarını kaydeden Yıldırım, böylece bin 250 civanında yat ve teknenin Türk bayrağına geçtiğini bildirdi. Bakan Yıldırım, yeni bir düzenlemeyle hiç kaydı bulunmayan 6 metrenin altındaki teknelerin kayıtlarını yaptıklarını ve bunların sayısının da 50 bine yaklaştığını söyledi.

Yıldırım, İzmir bölgesinde 25 bin, İstanbul bölgesinde de 70 binin üzerinde kayıtlı gemi adamı bulunduğunu, 130'dan fazla limanda ne kadar insan kaynağı varsa ölçebilir hale geldiklerini kaydetti.

"Gemi inşa 2013'ten itibaren toparlanır"

Gemi inşaat sektörünün 2002'de yıldızı parlayan sektör haline geldiğini, Tuzla dışında da tersane sayılarının artmaya devam ettiğini belirten Yıldırım, ''Bugün 110 civarında tersanemiz ya tam olarak, ya da yarım vaziyette faaliyetlerini sürdürmektedir'' dedi.

Yıldırım, 2002 yılında tersanelerdeki toplam inşa kapasitesi 550 bin dwton iken, 2009'da 3,5 milyon dwtona çıktığını belirterek, ''Yani 6 kat artış gerçekleştirmişiz. Yapılan gemilerin yüzde 80'i ihraç edilmiş. Bu ihracattan 2002 yılı sonunda 488 milyon dolar gelir elde etmişken, 2008 yılı sonunda 2 milyar 650 milyon dolarlık bir geliri ülkemize sağlamışız'' diye konuştu.

Bakan Yıldırım, 2009 yılında yaşanan ekonomik krizden gemi inşa sektörünün de ciddi anlamda olumsuz etkilediğini dile getirerek, şunları kaydetti:

''Kriz, iş gücü ve istihdam kaybına neden oldu ama bu bizi asla yıldırmadı. Sektör dayandı, mücadele etmeye devam etti ve son günlerde de uzun, yoğun bir çalışma sonucu sektörün bilhassa tersanelerde devam eden yarım kalmış gemilerin tamamlanmasını öngören kredi garanti fonunun da devreye sokulacağı bir finans sisteminin kararını aldım. Bunun uygulamasını da başlatıyoruz. Amacımız yüzde 50'ye yakın yarım kalmış gemilerin bir an önce tamamlanması, bu arada geçen krizin etkileriyle yeni siparişlerin tersanelerimize alınması, yarım kalan tersanelerimizin de tamamlanmasıdır. Öyle inanıyorum ki bu düzenlemeyle, kan kaybetmeye devam eden gemi inşa sektörümüz tekrar bir toparlanma sürecine girecektir.''

Yıldırım, gemi inşa sektöründe avantajlı ve zayıf alanlar ile tehdit ve fırsatları içeren Svap analizini kapsamlı bir şekilde yaparak sektörün bilgi ve kullanımına yakın zamanda sunacaklarını, bunun kendilerine ileriye dönük Türkiye'de hangi alana yoğunlaşmaları, hangi alanlara yatırım yapmaları, hangi alanlarda zaman kaybetmemeleri gibi konularda bilgi sunacağını kaydetti.

Dünyada olduğu gibi Türkiye'de gemi adamı açığı bulunduğunu, eğitim kurumlarının sayısını artırmalarına rağmen hem nitelik, hem nicelik olarak gemi adamında ciddi açık olduğunu vurgulayan Yıldırım, 2015 yılı tahminlerine göre dünyada gemi adamı açığı sayısı yüzde 5 ile 6 seviyelerine ulaşacağını söyledi.

Yıldırım, Türkiye'nin İMO sıralamasında eğitim alanında beyaz listede bulunsa da tedbirlerini erken almaması halinde ileride bu tehdide karşı savunmasız olacağının asla unutulmaması gerektiğini kaydetti.

Bütün bu zorluklarına rağmen çok önemli gelişmeler sarf edildiğini ve bunun da ülkedeki istikrar ve güvenden kaynaklandığını dile getiren Yıldırım, açılan fakültenin denizcilik camiasının parlayan bir yıldızı olacağını kaydetti.

Törende konuşmaların ardından Yıldız Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek tarafından Yıldırım'a anı plaketi sunuldu.

 

Editör: TE Bilişim