DTO Meclisinde Kalkavan-Pekdemir atışması

Deniz Ticaret Odası Ocak ayı olağan meclis toplantısı 03.02.2011 tarihinde DTO Meclis salonun da gerçekleştirildi. Toplantıya Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan ile Türkiye Denizciler Sendikası Başkanı Dr. Hasan Pekdemir arasında geçen 'Türk 2. sicil gemilerinin ITF' li olması' gerginliği damga vurdu.

Türkiye Denizciler Sendikası Başkanı DR. Hasan Pekdemir, Sendika çalışmaları hakkında ve uluslar arası alanda sendikanın da içinde bulunduğu birtakım gelişmelerle ilgili bilgi verdi.

Yaşanan küresel krizden denizcilerin büyük oranda etkilendiğini söyleyen Pekdemir, bu krizin gemi adamlarını da vurduğunu, üstelik krizin yanında bir de özelleştirme vurgunu yediklerini ve haklarının ellerinden alındığını dile getirdi.

‘ITF’ in Türkiye Temsilcisi Olacağız’

Sendika başkanı olarak göreve başladığı süre zarfında sendikanın bir kriz durumu içerisinde olduğunu dile getiren DR. Hasan Pekdemir, gelecekten umutlu olduklarını özellikle gelecek yıllarda ITF’ in Türkiye temsilcisi olma yolunda hızla ilerlediklerini söyledi.

Sendikalı olma durumunun gemi adamı için çalışan ve işveren ilişkilerini geliştireceğini düşünen Pekdemir, gerek ulusal sicilde gerekse 2. sicilde bayrak dalgalandıran gemilerde çalışan bütün Türk gemi adamlarını Türkiye Denizciler Sendikası üyesi yapmak istediklerini vurguladı.

Öte yandan bu durumun Türk bayrağı taşıyan gemilerin dış limanda da itibar kazanmasına yardımcı olacağını ve sendika bilinci yerleşmiş ülke limanlarında sendikalı bir geminin daha iyi karşılanacağına değindi.

‘Bu IMO’ nun temel Politikası’

Günümüzde MLC (Maritime Labour Convention, 2006) deniz iş sözleşmesinin uluslar arası alanda resmen tanınacak bir belge olduğunu söyleyen Pekdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Bu belge bu gün ITF (International Transport Federation)  tarafından gemilere gönderilen tüm uluslar arası belgelerin toplamı gibi. MLC açısından süreç hızla ilerliyor. Deniz iş konvansiyonu olarak ifade edilen MLC’ nin içerdiği sendikalar ve toplu sözleşmeler varlığı temeline oturuyor. Sözleşmenin dünya ölçeğinde kabul görmesi için en az 30 ülkenin onaylaması gerekiyor. Söz konusu sözleşmeyi 2011 de AB üyesi ülkelerinin onaylaması bekleniyor. Türkiye’nin de bu belgeyi imzalaması kaçınılmaz görünüyor. İmzalanmazsa Türkiye Gemileri Avrupa limanlarında tutulacak. Bu süreç biz olalım olmayalım gerçekleşecek. Bu IMO’ nun temel Politikası.’

Sendikanın geçen yıllarda zayıflayan ITF ilişkilerini geliştirmek amacıyla çok önemli adımlar atıldığını dile getiren Türkiye Denizciler Sendikası Başkanı DR. Hasan Pekdemir, Türk Denizciler Sendikasını uluslar arası dayanışma iş örgütünden ayrı düşünülemeyeceğini ve yeni yönetim olarak ITF ile ilişkileri onarmak için karşılıklı görüşmeler ve toplantılar yaptıklarını söyledi.

ITF’ in küreselleşmenin son yıllarda ülkelere özelleştirme uygulamalarına karşı değişik kampanyalar uygulamakta olduğunu, bu kampanyaların ITF’ in sendikal haklar ve yaptırımları konusunda da kararlılığını ortaya koyduğunu, bu yaptırımlardan birinin bazı ülkelerin 2. sicil uygulamalarına dönük olanının olduğunu söyleyen Pekdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Armatörlere kolaylıklar sağlayan 2. sicil uygulamaları mevcuttur. 2. sicile kayıtlı gemiler bayrak taşımamalarına rağmen sendikaların isteği üzerine FOC yani Flag of Convenience gemileri olarak değerlendirilmektedir. ITF, Hollanda ve Almanya 2. sicile karşı ister serbest bayrak ister uygun bayrak değiliz. Diğer FOC bayrak (Flag of Convenience) muamelesinde bulunuyorlar. Diğer herhangi serbest bayraktan farkı yoktur.

Milli bayrak tamamlayıcısı ITF olarak sendikanın talebiyle Türk 2. sicil FOC  ilan etme çalışmaları yapmakta olduğunu ve 2011 yılında da ilan edileceğini söyleyen Pekdemir, yapılacak iş sözleşmesinin ITF değerinde olacağını, sıkı denetimler yapılacağını, yurtdışı ile ilişkilerin sağlam tutulacağını, karışık gemi adamları çalışması durumunda tüm personel için artık ITF standartlarının geçerli olacağını sözlerine ekledi.

METİN KALKAVAN’DAN TÜRKİYE DENİZCİLER SENDİKASI BAŞKANI DR. HASAN PEKDEMİR’E SERT YANIT

DR. Hasan Pekdemir’ in Türkiye 2. sicil gemilerine ilişkin açıklamaların yanlış olduğunu düşünen Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Türkiye’deki 2. sicil gemilerin ITF standartlarının üstünde olduğunu söyledi.

"Sendika olarak dilinizde emekçi ve sermaye sözlerini tutacaksanız sizinle anlaşmamız söz konusu olamaz."

Kalkavan sözlerine şöyle devam etti: ‘

"2. sicile geçerek tüm denetimlerden kaçtık. Yok öyle bir şey. Sendika olarak dilinizde emekçi ve sermaye sözlerini tutacaksanız sizinle anlaşmamız söz konusu olamaz. Türk 2. sicilinin FOC (Flag of Convenience-Kolay Bayrak)  olarak adlandırıyorsunuz bu olmaz. Türk 2. siciline isteyen gelip katılamaz. FOC'ye isteyen gidip kayıt olabilir. Arada büyük fark var. Türk 2. siciline kayıt olabilmeniz için Türk firması olmak zorundasınız. Sizin dediğiniz Arkas, Cerrahoğlu tamamı 2. sicilde. Ne istiyorsunuz onlardan? Biz işvereniz, siz çalışansınız. En büyük emekçi biziz. Sadece sermaye değil. Sağlığımız, vücudumuz çalışanımız rahat etsin diye yıprandı. Bu kadar pozitif giden bir yerde, hep beraber bunu daha iyi yapabiliriz demelisiniz. Biz çok uzun zamandır sendikalı olan tersanelerden biriyiz. Ben sendikacılığın çok değiştiğini zannediyordum. Ama değişmemiş, eskide kalmış. Ben dilerdim ki sendika başkanımız biraz daha yapıcı anlamda politik olmasını beklerdim ama beklediğim gibi olmadı. "

"Biraz daha zorlayın bak bakalım neler oluyor"

Türk bayrağına yapılacak en büyük kötülüğün Türk 2. sicilini kolay bayrak (FOC)  kapsamına sokmak olduğunu dile getiren Kalkavan, Türkiye’nin bayrağının uygun bayrak ya da serbest bayrak olmadığını söyledi.

Türkiye’nin sağlamış olduğu avantajın ekiplenme olayı olduğuna önemle değinen Kalkavan, bunun rekabet edilebilirlik sağlamak adına yapıldığını söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Siz bunu serbest bayrak olarak adlandırıp reklam edersiniz. ITF’ de bunu da buraya uygularız yok öyle bir şey. Siz FOC yaptırın bizde başka bayrağa geçeriz. Biraz daha zorlayın bak bakalım neler oluyor. Bu olmaz.'


 

Editör: TE Bilişim