Denizde Taramayan Çapa Yaptılar

İki Türk mühendisinin geliştirdiği çapa, en kötü hava koşullarında ve en kötü zeminde demir tutuyor. Hiçbir reklam faaliyeti yapılmamasına rağmen çapanın ünü, dünyanın en azgın denizlerine, Avustralya’dan Amerika’ya, Güney Afrika’dan Şili’ye yayıldı

Üç mühendis, üçü de denizci... (Soldan sağa) Atila Rezak, Yılmaz Yücel ve Nejat Övütmen... Atila Rezak önerdi, diğerleri gerçekleştirdi. Kumda oynadılar (test yaptılar), taramayan çapa geliştirdiler.

Ne kadar usta denizci olursanız olun, öyle yerler vardır ki, deniz dibi yosun, kayalık ya da çakıldır. Attığınız çapa doğru dürüst tutmaz. Hele biraz hava eserse, uyku haramdır. “Ya demir tararsa, ya tekne kayalıklara doğru sürüklenirse” endişesiyle, tavşan gibi bir göz açık uyunur.

İşte tüm dünyadaki denizcilerin bu korkulu rüyasına çözüm, iki Türk mühendisten geldi. İki mühendisin geliştirdiği çapa, önce Türkiye’de denendi. Ardından da Avustralya’dan Amerika’ya, Güney Afrika’dan Şili’ye kadar, dünyanın en azgın denizlerinde aranır hale geldi.

Denizde taramayan çapa

Üç mühendis, üçü de denizci... (Soldan sağa) Atila Rezak, Yılmaz Yücel ve Nejat Övütmen... Atila Rezak önerdi, diğerleri gerçekleştirdi. Kumda oynadılar (test yaptılar), taramayan çapa geliştirdiler.

Kumda oynarken!...

Boyut Makine’nin kurucuları Yılmaz Yücel ve Nejat Övütmen, İTÜ’de öğrencilik yıllarından beri arkadaş olan iki mühendis. Aynı zamanda, sıkı birer amatör denizci... Yine bir denizci ve mühendis olan Atila Rezak’ın önerisiyle, bugüne kadar dünyanın dört bir yanında önemli markalar tarafından üretilen tüm demir çeşitlerini mercek altına aldılar. Kum havuzu, çakıl havuzu ve yosun havuzu kurup dünyada kullanılan belli başlı çapaların 340 gramlık örneklerini yaptılar. Hani kumda oyna diye bir deyim vardır ya... Kum havuzunda, her bir çapanın üstünlükleri ve zaaflarını test ettiler. Ardından farklı bir çapa tasarladılar.

Kartalın tuttuğunu koparan gagasından esinlenerek çapanın ucunu kartal gagası formunda yaptılar. Çapanın kolunu hafifletip ağırlık merkezini değiştirdiler ve döküm malzeme yerine tamamen paslanmaz çelikten krom kullandılar. Beş yıl süren çalışmalardan sonra 2005 yılında Ultra Çapa markasıyla üretime geçtiler. Çapa her şartta ve zeminde sağlam tutuyor ve asla demir taramıyordu. Hava sertleştikçe taramak bir yana, çapanın tutunma gücü artıyordu.

Türkiye’de patent alıp üretime başladılar ama pazarlama ve tanıtım olanakları olmadığı için, dünya denizcileri bu çapadan habersizdi. İlk çapa imalatı üzerinden dört yıl geçti. Bu süre içinde dünya turu yapan ve Türk sularına gelen yabancı kurt denizciler, çapanın görünümünü ve geometrisini hemen fark edip çapayı denediler. Sonuç mükemmeldi. Dünyayı dolaşan denizciler, her yerde gönüllü olarak bu çapanın tanıtımını yapmaya başladılar. Boyut makinenin Ultra Çapa markası kısa sürede dünya denizlerinde nam salmaya başladı.

Son olarak Avustralya Go Boating Dergisi, Ultra Çapa’yı test etti ve Luke Wylde imzalı beş sayfalık övgü dolu bir yazı yayımladı. 

Hem denizci hem de mühendis iki arkadaş, yeni tasarımlar üzerine çalışırken, şirketin pazarlama işlerini ortaklardan Yılmaz Yücel’in oğlu Erkutay Yücel’e bıraktılar. Şu anda üretimin yüzde 70’i dünya denizlerine ihraç ediliyor.

Editör: TE Bilişim